Editörün SeçtikleriKültür-SanatManşet

Şahin Tekgündüz’ün Yeşil Gazete yazıları kitap oldu: Yaşadım Diyebilmek…

0

Türk reklamcılık sektörünün önde gelen isimlerinden Şahin Tekgündüz’ün Yeşil Gazete’de “Yaşadım Diyebilmek” başlıklı yazıları genişletilerek aynı isimle Tekgündüz’ün yaşamına ışık tutan bir kitaba dönüştürüldü.

Tekgündüz’ün anılar kitabı Anadolu’nun çeşitli coğrafyalarındaki hayatlara da ışık tutuyor. Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan ‘Yaşadım Diyebilmekkitabını yoğuran hayat oldukça büyük bir evrene açılıyor.

Tekgündüz’ün Yeşil Gazete’de kaleme aldığı anıları: Yaşadım Diyebilmek

Yeşil Gazete’ye konuşan Şahin Tekgündüz, Yaşadım Diyebilmek kitabını oluşturan anılarının çocukluk, gençlik ve yetişkinlik dönemlerini kapsadığını, anılarını kaleme döktükçe geçmişe dair izlerin daha çok ortaya çıktığını söylüyor. Tekgündüz, geçmişe dair en dürüst anı aracının ise fotoğraflar olduğunu belirtiyor.

İlk kayıt: Abla fotoğrafı

Tekgündüz daha ilkokulda verilen fizik dersinde öğretmenin ayakkabı kutusuyla yapmış olduğu ışık deneyinin kendisi üzerinde oldukça derin bir etkisi olduğunu söylüyor. Ardından hayatından kayda aldığı ilk fotoğraf ortaya çıkıyor. 

Şahin Tekgündüz

İlkokulda yapılan bir deneyin insan üzerinde bıraktığı ihtişamlı etkiyle mahallenin gazozcusundan ayakkabıcısına bir araya getirilen malzemelerle ve son aşamada fotoğrafçıdan alınan karanlık oda baskı bilgileriyle Tekgündüz’ün marifetiyle bir fotoğrafa kazınan anıya kadar uzuyor.

12 yaşındaki Tekgündüz’ün mahallede bağırılan, babasının gururunu okşayan ve tamamen amatör çabalarla nesnelerin bir araya getirilerek ortaya koyduğu fotoğrafında ablası yer alıyor.

Kitaba teşvik…

“Karar verip de hadi ben anılarımı yazayım diyerek yola çıktığım bir süreç olmadı” diyor Tekgündüz anılarının kitaplaştırılma süreci için.

Hayatına birçok deneyimi sığdırmış olan Şahin Tekgündüz’ü anılarını kaleme alması ve kitaplaştırması için yakın çevresi teşvik ediyor. Bu süreçte Tekgündüz yazılarını Mah-zen isimli blogunda kaleme alıyor. Ardınan Yeşil Gazete’de ‘Yaşadım Diyebilmek’ adıyla yazılar kaleme alıyor.

Yapı Kredi Yayınları tarafından yayınlanma sürecinde ise söz konusu anılar genişletiliyor. Kitap Eylül 2022’de yayınlanıyor.

Tekgündüz’ün Niğde’deki evi. İlgili yazısı: [Yaşadım Diyebilmek] Küçük Ali şehit oluyor ama geziye gidemiyor

‘Yazılar beni iyice harekete geçirdi’

“Özellikle de çocukluğum ve ilk gençliğim çok hareketli geçti. Epey güçlü bir belleğim var o yılllarla ilgili. Zaman zaman bu küçük anılarımı anekdotlar halinde anlatıyordum bazı arkadaşlarıma, yakınlarıma; bazılarını da birkaç satır notla yazıyordum. Israrla beni teşvik ettiler.”

Kitaplaştırmayla ilgili teşviklerin başta anlamsız olduğunu düşündüğünü söyleyen Şahin Tekgündüz, “Bir kısmını Yeşil Gazete’de yayımladığım yazılar beni iyice harekete geçirdi. Bütün belleğimdekileri kağıda ve ekrana dökmeye başladım” diyor. Tekgündüz anı türünde  bir yazın ortaya koymanın yazar üzerindeki etkilerini ise kendi deneyiminden yola çıkarak şöyle aktarıyor:

“Biliyor musunuz çok garip bir şey anı yazmak. Siz yazdıkça tabandan filizleniyor daha aklınıza getirmedikleriniz. ‘Filanca da var, onu da başka yazıda ele alalım’ diyorsun. Hala da var. Yüzden fazla anı yayımlandı belki de kitapta. Hala ‘ben filancayı neden yazmadım, ne garip bir olaydı ve ben de içindeydim’ diye beni dürten bir yığın daha yaşanmışlıklar var. Anı çok sorumluluk isteyen bir daldır. Çünkü her şeyi söyleyebilirsiniz. Kendinizi övmeye kalkarsınız. Başkalarını kötülemek isteyebilirsiniz. Onun için de en inandırıcı, en dürüst anı aracının fotoğraf olduğuna inanırım. Ama saklayamadım hiçbirini.”

Hareketli bir yaşamdan kalan anılar…

Hayata en dürüst tanıklığın fotoğrafla sağlanabildiğine inandığını aktaran Tekgündüz, fotoğraflarını saklayamamasının sebebini ise şöyle açıklıyor:

“Ben çok hareketli bi hayat yaşadığım için hiçbir şeyimi koruyamadım. İşyerim değişti, evim değişti, çevrem değişti. Hayatımda en değerli belgelerim, bilgilerim ve ses kayıtlarını baskın yapılacak diye babanın korkusuyla imha edildi. Şimdi onlar olsa birkaç kitap daha yazarım.”

Şahin Tekgündüz’ün Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan anı kitabı içerisinde şöyle bir hayata tanıklık sağlıyor:

“Artık pek az örneği kalmış taş evler, cin çıkaran hocalar, eldeki imkânlarla yürütülen ve daha sonra gelişerek Türkiye’de bazı ilklere imza atan fotoğrafçılık, sinemacılık, tiyatroculuk ve gazetecilik faaliyetleri, resim dersi alırken yaşanan dramlar, yutarcasına okunan kitaplar, hayatın öğütüp yıllar sonra insanın karşısına çıkardığı haylaz arkadaşlar, ciltçilik, üniversite yıllarında şekillenen siyasi görüşler, Menderes döneminin son yıllarının ve 27 Mayıs darbesinin çalkantılı günleri, eğlenceli ve maceralı bir Yugoslavya seyahati, ABD Türkiye Büyükçelçisi Komer’in ODTÜ’de yakılan arabası, Nurhak Dağlarında öldürülen öğrenci lideri Sinan Cemgil ve arkadaşlarıyla yakın dostluk, ünlü şair Hasan Hüseyin Korkmazgil’in eserlerinin oluşum hikâyesi ve sakladığı bazı sırlar, Ankara ve İstanbul’da reklamcılık sektöründe pek çok ilke atılan imzalar, Türk kültür hayatına büyük eserler kazandıran bir yayınevi ve daha neler neler.”

You may also like

Comments

Comments are closed.