Ana Sayfa Blog Sayfa 4589

“Kutu kutu pense” müfredata girdi

4+4+4 sisteminde “uyum ve hazırlık çalışmaları” kapsamında, bazı çocuk oyunları müfredata girdi.

Öğretmen Kılavuz kitabında, ilkokul 1. sınıf öğrencileri için okulun ilk günlerinde onların kaygılarını azaltmak için yapılması gerekenler de sıralandı. Uyum haftası süresince öğrencilere, teneffüsün ders arası olduğunu, teneffüsün oynama, tuvalete gitme, burun silme, su içme, bir şeyler yeme gibi ihtiyaçları karşılamak için gerektiğini, zille başlayıp ve zille bittiğinin açıklanması önerildi.
Uyum haftasında öğrencilere boyama ve müzik etkinlikleri yaptırılacak, “Kutu Kutu Pense, Çömel Kurtul, Yuvarlanan Toptan Kaç, Salyangoz Oyunu” gibi oyunlar oynatılacak.

Yeşil Gazete

Ali topu atmayacak, Ayşe topu tutmayacak

Yeni eğitim yılında ders içerikleri değişiyor. 66 aylıklar 1. dönemde 2 harf öğrenecek. 5. sınıfta Kur’an dersini seçenler dua okuyacak. İlköğretim 1. sınıfların ders kitabında da artık “Ali topu at”, “Ayşe topu tut” olmayacak.
    

Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran 4+4+4 sistemiyle bu yıl okula başlayacak 66 ayını tamamlayan öğrencilere ilk 3,5 ay uygulanacak uyum ve hazırlık çalışmalarına ilişkin kitaplar hazırlandı.

Buna göre çocuklar ilkokul 1. sınıfa; boyama, çizgi birleştirme, eşleştirme, resimler arası farkları bulma gibi oyunlarla uyum sağlamaya çalışacak. Oyunlarda, çocuklardan; sesleri dinlemesi, algılaması, ayırt etmesi ve duyduğunu anlatabilmesi istenecek.

Sudoku müfredata giriyor

Çocuklara olay sıralama, hikaye oluşturma, günlük basit sorunlara çözüm bulma gibi mantık geliştirme egzersizleri yaptırılacak. Yeni müfredata göre 3,5 aylık süre boyunca çocuklara yalnızca “a” ve “e” harfleri ile 1’den 10’a kadar rakamlar öğretilecek. Çocukların zeka gelişimi için, sudoku, tangram ve mandala gibi oyunlar ders içi etkinlik kapsamına alınacak. Çocukların günlük hayatta karşılaşacakları basit bilgiler de çocuklara anlatılacak.

1. sınıf’ta, boyama ve müzikli oyunlar var

Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan öğrenci çalışma kitapları ve öğretmen kitabı, ilk 14 haftalık süreyi kapsıyor. Uyum ve hazırlık çalışmalarını içeren Öğretmen Kitabı’nın giriş bölümünde, öğretmenlere, ilkokul 1. sınıfa doğrudan okuma yazma çalışmalarıyla başlamak yerine, çocuklara keyif alacakları sınıf içi oyunlar düzenlenmeleri, boyama ve çizme etkinlikleri, kesme yapıştırma çalışmaları yaptırmaları ve müzikli oyunlar oynatmaları önerildi.

Hayat Bilgisi dersi kalıyor ve geliştiriliyor

Yeni müfredata göre Türkçe dersi, uyum ve hazırlık çalışmaları süresince “görsel okuma, dinleme, sesleri tanıma, ses benzerliği, iletişim kurma, görsel algının geliştirilmesi, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, ses farkındalığı ve yazı bilincinin oluşturulması, çizgi çalışmaları gibi becerilerin yapılandırılması”nı kapsayacak.

Hayat Bilgisi dersi kapsamında genel olarak sınıfına ve okuluna uyum; kendini, arkadaşlarını ve okulunu tanıma, sınıf ve okul kurallarını öğrenme, özbakım becerilerini edinme, değerleri tanıma, günlük yaşam becerilerinin yanı sıra, araştırma ve yeni şeyler öğrenme isteğinin kazandırılması gibi becerilerin edinimi sağlanacak.

Matematik dersi, sıkıcı olmaktan çıkarılıyor

Matematik dersi kapsamında da öğrencilerin muhakeme yapma ve problem çözme becerilerini geliştirmek amacıyla sıraya koyma, kıyaslama, hatırlama, eşleştirme, günlük hayatta sayıları kullanma, basit ölçme çalışmaları yapma, nesneleri gruplama, örüntü tamamlama, görsel algıyı destekleme gibi çalışmalar yapılacak.

‘Zor gelebilir’ uyarısı

Etkinliklerin kolaydan zora, basitten karmaşığa, yakından uzağa öğrenme ilkelerine göre tasarlandığı ancak yine de bazılarının öğrencilere kolay, bazılarının ise zorlayıcı gelebileceği belirtilen kılavuz kitapta, bu durumda öğretmenlerin etkinlikleri öğrencilerin gelişim özelliklerine, okul veya sınıfın olanaklarına göre değiştirebileceği belirtiliyor. Kitaba göre, matematik etkinlikleri, hem matematiğin doğal yapısı hem de çocukların gelişim düzeylerine uygun  olarak “oyun” teması dikkate alınarak tasarlandı.

Yalnızca ‘a’ ve ‘e’

Öğrenciler için hazırlanan kitaplar ile çocukların boyama, çizgi birleştirme, eşleştirme, resimler arası farkları bulma gibi oyunlarla, ilkokula uyum sağlaması amaçlanacak.

Oyunlarda çocuklardan sesleri dinlemesi, algılaması, ayırt etmesi ve duyduğunu anlatabilmesi istenecek. Bunun yanı sıra çocuklara olay sıralama, hikaye oluşturma, günlük basit sorunlara çözüm bulma gibi mantık geliştirme egzersizleri yaptırılacak. Yeni müfredata göre 3,5 aylık süre boyunca çocuklara yalnızca “a” ve “e“ harfleri ile 1’den 10’a kadar rakamlar öğretilecek.

Uzakdoğu oyunları müfredatta

Kitapta çocukların sayılarla oynanan zeka oyunu “sudoku”; taş, kemik, plastik veya tahtadan yapılmış olan geometrik biçimlerdeki yedi adet parçayı bir araya getirerek çeşitli formlar oluşturma esasına dayalı “tangram” ve Hindistan kökenli; şekilleri belli bir düzene göre boyama esasına dayanan “mandala” etkinliklerine de yer verilecek. Çocuklara günlük hayatta karşılarına çıkabilecek bazı basit bilgiler de yine 1. sınıfta aktarılacak. Örneğin, tavuğun nasıl yumurtladığı, denizden balığın nasıl tutulduğu çocuklara kes-yapıştır yöntemiyle öğretilecek.

‘Ali gel’ ve ‘Ayşe git’ tarih oldu

Eskiden okuma fişlerinde sıklıkla kullanılan Ali, Ayşe gibi geleneksel isimler de, hazırlanan yeni ders kitapları ile birlikte tarih oldu. Çalışma kitabında yer alan etkinlikler, “Bilge” adlı karakter üzerinden düzenlendi. Kitaplarda geçen diğer isimler de günümüzde yaygın kullanılan isimlerden seçildi. “Emel, Efe, Arda, Ege, Ela” gibi isimlerdeki karakterler de kitapta yer aldı.

Ayşegül Kahvecioğlu / Milliyet

Şiddet, Kahramanmaraş’ta!

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde askeri aracın geçişi sırasında meydana gelen patlamada 1 asker yaralandı.

Kaymakam Mustafa Sarıkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Pazarcık-Gölbaşı karayolunun Ulubahçe köyü yakınında jandarmaya ait askeri aracın geçişi sırasında patlama meydana geldiğini belirtti.

Sarıkaya, uzaktan kumandalı tuzaklı mayının patlatılması sonucu ilk belirlemelere göre 1 askerin başından yaralandığını bildirdi. Sarıkaya, yaralı askerin 112 Acil Servis ekiplerince Necip Fazıl Şehir Hastanesi’ne kaldırıldığını söyledi.

Güvenlik güçlerinin bölgede arama ve tarama çalışmalarına devam ettiği belirtildi.

“Telefonunu açtı, ‘nefes alamıyorum’ dedi”

Orhanlı’daki Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi’nde içinde ağırlıklı olarak gıda maddelerinin bulunduğu depoda çıkan yangın büyüyerek deponun üst katlarına da sıçradı.

Yangına 70 araç ve 220 personelle müdahale eden itfaiye ekipleri, yangın sırasında meydana gelen patlamalar nedeniyle yangına güçlükle müdahale ediyor.

Tek cepheden müdahale edilebilen yangını söndürme çalışmalarında, itfaiye aracından kumanda edilen söndürme kuleleri de kullanılıyor.

Depo çevresinde güvenlik önlemi alan polis ekipleri, patlamalar nedeniyle olay yerindeki basın mensuplarını bölgeden uzaklaştırdı.

”Arkadaşımız içeride kaldı”

Bu arada, gazetecilere açıklama yapan depo çalışanı Fırat Ümit, yangın çıktığında kendilerinin bulunduğu bölümün tahliye edildiğini belirtti.

Birlikte çalıştıkları sürücü arkadaşı Ümit Saraç’ın depoda mahsur kaldığını iddia eden Ümit, şunları söyledi:
”Arkadaşımız telefonunu açtı. Telefonda, ‘içerideyim, çıkamıyorum, nefes alamıyorum’ dedi. Sonra telefonu kapandı. 3 arkadaşımızı hastaneye götürdüler. Onların durumu hafif. Burası sadece soğuk hava deposu, üretim yapılan bir yer değil. Deponun dış duvarında strafor yalıtımı var. Bu straforlar yangını büyüttü. Patlayan da onlar.

AA

Türkiye’de bir ilk: Saman ithal ediyoruz!

Türkiye tarihinde ilk kez yurtdışından sap, saman ve ot ithal edecek.

Nisan ayında yağış az olunca Türkiye’nin hayvan yemi olarak kullanılan ot ve saman üretimi düşük çıktı. Fiyatlar 4 kat artınca Bakanlar Kurulu ithalata izin veren kararnameyi imzalayıp Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sundu.

Türkiye her alanda her tür ithal malı görmeye alıştı, ama bu kez işin ucu sap, saman ve kuru ota kadar dayandı. Nisan ayında Orta ve Doğu Anadolu’da yağışlar düşük kalınca bitkiler yeterince gelişemedi ve hayvan yemi üretimi düştü. Bu da fiyatların yüzde 400’lere varan oranda yükselmesine neden oldu. Bunun üzerine harekete geçen Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ilk etapta yem hammaddesi olarak kullanılmak üzere 100 bin ton arpayı piyasaya sundu. Küspe ve kepek gibi yem hammaddelerinin gümrük verilerini de indiren bakanlık, ot, sap ve saman ithalatına da kapıyı araladı.

Balkanlardan ithalat yapılabilecek Üretici ve üretici birliklerinin istedikleri takdirde sap, saman ve ot ithal etmelerine izin veren kararname aynı zamanda tarihimizde bir ilk. Bakanlar Kurulu’nun imzalayarak Cumhurbaşkanı Gül’e sunduğu kararname, buradan çıkacak onayla yürürlüğe girecek. Ot, sap ve saman ithalatı hastalık olmayan ülkelerden yapılacak. Bu ülkelerin listesini çıkaran Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın tahminlerine göre özellikle Balkan ülkelerinden ithalat yapılabilecek. Hayvan yemi fiyatlarındaki yükselişin hemen olmasa da et ve süt ürünleri fiyatlarında yükselişe neden olmasından endişe ediliyor.

Saman fiyatları protesto edildi

Bu arada CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, ithal edilen hayvanların Türkiye’ye getirilmesini ve yem fiyatlarının yüksekliğini protesto etti. Partililerle birlikte Ardahan’daki hayvan pazarına giden Öğüt, burada besicilerle sohbet etti ve sorularını dinledi. Hükümetin kesinlikle et ithalini durdurması gerektiğini söyleyen Öğüt, özürlü hayvanın kurban edilmesinin caiz olmadığını belirtti. Öğüt, şöyle konuştu: “Bunlar burulmuş hayvan getirip kurban yapıyor. Bunlar Müslüman mahallesinde salyangoz satıyor. Bölge insanı perişan oldu. Daha da perişan olacak. Şu anda acil olarak saman ihtiyacı var. Mademki et ithal ediliyor. Saman da ithal edilsin. Vatandaşa ucuz saman alsın. Bu çok önemli. Ancak bunu yaparken saman ithalatı Ardahan sınır kapılarından yapılsın ki köylü samanı daha ucuza alsın. Şimdi hayvancılık merkezi burası. Sen samanı tutup Artvin Sarp Sınır Kapısı’ndan getiriyorsun. Eğer Türkgözü Sınır Kapısı’ndan samanı getirirsen 90 kuruş olan saman burada 40 kuruşa mal olur. Vatandaş samanı daha da ucuza mal eder.”

Konuşmasının ardından yetiştiriciler ve pazara getirilen hayvanlarla birlikte Ardahan-Kars-Erzurum illerini birbirine bağlayan çevre yoluna çıkan Ensar Öğüt, trafiğin bir süre durmasına neden oldu. Kısa süreli eylem ardından Öğüt ve beraberindekiler daha sonra dağıldı

Mahmutpaşa, AVM’lere karşı!

Mahmutpaşa Tüccar ve Esnafları Koruma Çarşıları Güzelleştirme Derneği tarafından düzenlenen “İndirim Günleri” festivali başladı

Festivalin açılışında konuşan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Mahmutpaşa’nın yüzyıllardır bir alışveriş merkezi konumunu koruduğunu söyledi.

Çarşının potansiyelinin korunması ve geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Demir, Mahmutpaşa için hazırlanan projenin onaylandığını, festivalin ardından hemen uygulamayı düşündüklerini belirtti.

Dernek Başkanı Yusuf Yetişgin de festivale 200 civarında esnafın katıldığını, açılış dolayısıyla gerçekleştirilen defilede de Mahmutpaşa esnafından 12’sinin yer aldığını söyledi.
Fatih Belediyesi’nin de desteğiyle Mahmutpaşa’nın çok güzel bir yer olacağını dile getiren Yetişgin, “Mahmutpaşa bir alışveriş merkezidir, 550 yıllık bir çarşıdır. Gerçek değerini ve hakkını şimdi yeni alacak” dedi.

Yetişkin, festivalde indirimli satışların yanı sıra konser, imza günleri gibi çeşitli etkinliklerin yapılacağını dile getirerek, gelecek aylarda haber kanallarına, siyasetçilere ve sanatçılara ödül sunulacak bir “Mahmutpaşa Ödül Töreni” yapmayı planladıkları kaydetti.
Mahmutpaşa’nın bilinen bir yer olduğunu belirten Yetişgin, “Sadece biraz unutuldu yeni nesil tarafından. Bunu değiştirmek istiyoruz. Bu yüzden Türk halkını buraya davet ediyoruz. Çok uygun fiyata, çok kaliteli ürünler alınabiliyor buradan. Mahmutpaşa’nın hakkı bu” diye konuştu.

Festival 1 ay sürecek
Mahmutpaşa’da esnafı, Mahmutpaşa’nın her zaman hareketli olduğunu, ancak festivalin çarşıyı daha da canlandıracağını belirtti.
Vatandaşlar da Mahmutpaşa’da her türlü alışveriş ihtiyaçlarını karşılayabildiklerini, festivaldeki indirimleri takip edeceklerini söyledi.
Festivalin açılışında yapılan defileyi, Mahmutpaşa’ya alışveriş ve festival dolayısıyla gelen vatandaşların yanı sıra turistler de ilgiyle izledi. Açılışta Fatih Belediyesi Ahırkapı Roman Orkestrası ile mehter takımı gösteri sundu. Ayrıca vatandaşlara şerbet ikram edildi.
Fatih Sultan Mehmet’in sadrazamlarından Mahmut Paşa tarafından 1462 yılında yaptırılan Tarihi Mahmutpaşa Çarşısı’nı, eski neslin yanında yeni neslin de tanımasını sağlamak, babadan-oğula, oğuldan-toruna ailelerin giyim merkezi olgusunu yaygınlaştırmak amacıyla gerçekleştirilen festival süresince, çarşıdaki dükkanlar 1 ay boyunca yüzde 70’e varan indirimler sunacak.

Ormanlar, ne Türk’tür, ne Kürt’tür!

Tunceli merkez ile Hozat, Ovacık, Pülümür ve Nazimiye ilçeleri kırsalında 3 gün önce TSK ve PKK arasında çıkan çatışmalar sonrası başlayan orman yangınları büyüyerek devam ediyor.

Orman yangınlarına genelde bölgenin arazi yapısı, güvenlik durumu ve müdahalede kullanılacak araç gereç yetersizliği nedeniyle müdahale edilemediği belirtildi.Tunceli merkez Çiçekli köyü, Hozat, Ovacık, Pülümür ile Nazimiye ilçeleri karsalında devam eden operasyonlar ve yaşanan çatışmalardan sonra çıkan orman yangınları sürüyor. Dün akşam saatlerinde Tunceli merkeze bağlı Çicekli köyü Jandarma karakoluna yapılan saldırı sonrası güvenlik güçleri ile PKK’lılar arasında yaşanan çatışma sonrası bölgede orman yangını çıktı. Geniş bir alanda yetişkin meşe ağaçlarının bulunduğu bölgede kuru otların da tutuşması ile yangının rüzgar etkisiyle yayıldığı ve yangına müdahalede bulunulamadığı için yangının sürdüğü belirtildi. Hozat ilçesi Yenibaş ve Karaoğlan bölgesi ile Yüceldi köyleri kırsal alanında başlayan orman yangınları 3 gündür devam ederken, bölgede zaman zaman yaşanan çatışmalar nedeniyle orman yangınlarına müdahale edilemediği öğrenildi. Ovacık ilçesi Aşağıtorunobo köyü yakınları, Çambulak, Sultandağı etekleri ile Pülümür Kırdım ormanları, Kırmızıköprü ormanları ve Nazimiye ilçesine bağı iki ayrı noktada çıkan orman yangınlarına da ekiplerin arazi yapısı, güvenlik gerekçesi ve araç gereç yetersizliğinden müdahale edemediği belirtildi.

Bölgede şiddetli rüzgar ile birlikte orman yangınları geniş alana yayılırken, Tunceli Orman İşletme Müdürlüğü yangın söndürme ekiplerinde sadece 1 adet arazöz bulunduğu ve bu nedenle yangınlara müdahalede yetersiz kalındığı belirtildi.

DHA

Özgür Suriye Ordusu’nun merkezi Hatay

Özgür Suriye Ordusu’nun internet sitesinde ordunun “ana üssü” Hatay olarak belirtilirken, Türkiye hatlı bir telefon numarası ve e-postadan oluşan açık iletişim bilgileri yer alıyor.

Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) İngilizce sayfasının açılışında, geçtiğimiz yıl Türkiye ’ye sığınan ve ordunun liderliğini yapan Riyad el Esad’ın bir mesajı ver alıyor.

Esad mesajında, “Şu anki durum, Suriye ’deki suçlu rejimin güç kullanmadan durdurulamayacağına yönelik inancımız ve taraf değiştiren asker ve subayların sayısındaki fazlalık” nedeniyle 27 Temmuz 2011’de Özgür Suriye Ordusu’nu kurduk” dedikten sonra ÖSO’nun amaçlarını anlatıyor.

Sitede ordunun başkomutanı, başkomutan yardımcısı ve genelkurmay başkanının kimlikleri resimleriyle birlikte yer alıyor. Ayrıca ÖSO hakkında basında çıkmış haberlere, ÖSO’nun yaptığı basın açıklamaları, çeşitli görseller vb. yer alıyor.

ÖSO’YA ULAŞMAK ÇOK KOLAY
Sitenin en altında bulunan “Bize ulaşın” kısmı ise dikkat çekiyor. Zira bu kısımda ordunun ana üssü “Hatay, Turkey” olarak geçerken, Türkiye kodlu bir telefon numarası ve 1freesyriaarmy kullanıcı adlı e-posta adresi bulunuyor.

Telefon numarası arandığında uzun uzun çaldıktan sonra meşgule düşüyor.

ÖSO’nun bu iletişim bilgileri kamuoyunda büyük tartışmaya da neden oldu. Başta Twitter olmak üzere sosyal medya kanallarında kullanıcılar özellikle “ana üs” tabirine tepki gösterdi.

Hürriyet

Diyarbakırspor için 89. dakika…

Bir zamanlar Süper Lig’in istikrarlı takımlarından olan Diyarbakırspor, tarih oluyor.

Toplamda 20 milyon TL’lik borç kulübü iflasın eşiğine getirdi. SGK ve Maliye’nin haciz işlemi başlattığı yeşil kırmızılılarda birçok futbolcu alacakları nedeniyle antremanlara çıkmazken, teknik kadro da takımın başından ayrıldı. Şayet ligler başlayana kadar borçlar ödenip kulüp kurtarılamazsa Diyarbakırspor’un kapatılması dahi söz konusu. 2 hafta önce görevinden istifa eden Diyarbakırspor eski Başkanı Nurullah Edemen, konuyla ilgili STAR’ın sorularını yanıtladı. Edemen, Diyarbakırspor’un tarihinin en kötü dönemini yaşadığını belirterek “Kulübün bu duruma gelmesinde en büyük neden eski yönetimde yapılan yolsuzluklar. Mahkemeye intikal etmiş bir durum için benim konuşmam doğru olmaz, ancak bu yolsuzlukları tüm Diyarbakır kamuoyu biliyor. Belki de bu yüzden kulübü kapattırmak istiyorlar” dedi. Bugüne kadar kulübün başın gelen tüm yöneticiler bu koltuğu çıkarları için kullanmış” diye konuştu.
 
1.3 milyon TL’yi hibe ettim
 
Kulüpten alacağı 1.3 milyon TL’lik parayı hibe ettiğini söyleyen Edemen “1 yıllık bir yönetim olmamıza rağmen kulübün çıkarları doğrultusunda elimizden gelen herşeyi yaptık. Bu kulüp 1. ligde iken başkan olmak için yarışan insanlar, şimdi ortada yoklar.  O konuşanlara söylüyorum. Madem bu kadar seviyorsunuz Diyarbakırspor’u, ozaman alacaklarınızdan vazgeçin benim gibi. İşte ozaman kulübün kurtarılması için çaba harcandığını görürüz ve bizde destek oluruz ” dedi.

Star

İspanya’da domates savaşı

0

İspanya’nın doğusundaki Valencia bölgesinin Bunol kasabasında geleneksel olarak yapılan domates savaşına 35 bine yakın kişi katıldı.

1945 yılında Bunol’daki gençler arasında başlayan ve daha sonra turizm amaçlı festival haline dönüştürülen domates festivalinde geçen yıl olduğu gibi 120 ton domates kullanıldı.

Trafiğe kapatılan iki caddeye 5 kamyonla getirilen domatesler, çoğunluğu gençlerden oluşan kalabalık tarafından yaklaşık bir saat süreyle birbirlerine atıldı. Domates savaşındaki başlıca kurallar, katılımcıların domatesi fırlatmadan önce ellerinde hafifçe ezip yumuşatmaları ve çok yakın mesafedeki birine atmamaları şeklinde sıralandı. Festival kapsamında, 250’ye yakın güvenlik ve sivil koruma görevlisinin çalıştığı bildirildi.

Bölgenin turist çekmesinde etkili olan domates savaşının Bunol’a yaptığı ekonomik katkının 300 bin avro civarında olduğu belirtildi. Bunol belediyesi yetkilileri, ekonomik krize rağmen festivali ayakta tutmak için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.