Ana Sayfa Blog Sayfa 1902

İstanbul doluya teslim

İstanbul, Silivri ve Büyükçekmece ilçelerinde başlayan ve her iki yakaya da yayılan şiddetli yağmur ve doluya teslim oldu. Meteoroloji İstanbul’un Silivri, Büyükçekmece, Çatalca, Arnavutköy ilçeleri için sarı alarm vermişti ancak  şiddetli yağış Anadolu Yakası’nı da etkisini gösterdi.

Yağış nedeniyle Kadıköy’de bazı noktalarda yerler beyaza büründü.

Yukarı doğru yükselen sıcak ve kuru hava, donma derecesinde hava akımına girdiğinde meydana gelen ani soğutma dolu yağışlarına neden olabiliyor. MGM raporuna göre dolu afeti sayısında son 10 yıldır bir artış trendi yaşanıyor.  2019 yılı kayıt tutulan yıllar içerisinde en fazla dolu afetinin gözlendiği yıl oldu.

İklim değişikliği doluların doğrudan sebebi değil, ancak doluların sıklığındaki ve şiddetindeki artış, tıpkı diğer meteorolojik afetler gibi iklim değişikliğinden kaynaklanıyor.

Guardian/Vice poll finds most US 2020 voters strongly favor climate action

0

*This story originally appeared in The Guardian and is republished here as part of Covering Climate Now, a global journalism collaboration strengthening coverage of climate story.

The climate crisis is set to be a significant factor in a US presidential election for the first time, with new polling showing a clear majority of American voters want decisive action to deal with the threats posed by global heating.

Seven in 10 voters support government action to address climate change, with three-quarters wanting the US to generate all of its electricity from renewable sources such as solar and wind within 15 years.

Nearly two-thirds of respondents said they would be more likely to vote for a presidential candidate who supports the complete shift to clean energy, with a further seven in 10 voters supporting US involvement in the Paris climate agreement, which commits countries to tackling dangerous heating. Two-thirds of voters said climate should be a priority for whoever wins the election.

“There may be a divide on Capitol Hill but the large majority of us are worried about climate change and want to see leaders deal with it,” said Ed Maibach, director of George Mason University’s Center for Climate Change Communication. “This is the first election where climate change has featured heavily. It’s unlike anything we’ve seen in American politics before.”

Over the past decade, the crisis has become a sharply partisan political topic as Republicans embraced denial and obfuscation of the escalating crisis. Donald Trump called climate science a “hoax” and his administration set about dismantling every policy put in place by Barack Obama to reduce planet-heating emissions.

However, the new polling, on behalf of the Guardian, Vice Media Group and Covering Climate Now, by Climate Nexus, the Yale Program on Climate Change Communication, and the George Mason University Center for Climate Change Communication, shows that the political landscape among voters appears to be shifting.

“There may be a divide on Capitol Hill but the large majority of us are worried about climate change and want to see leaders deal with it,” said Ed Maibach, director of George Mason University’s Center for Climate Change Communication. “This is the first election where climate change has featured heavily. It’s unlike anything we’ve seen in American politics before.”

Over the past decade, the crisis has become a sharply partisan political topic as Republicans embraced denial and obfuscation of the escalating crisis. Donald Trump called climate science a “hoax” and his administration set about dismantling every policy put in place by Barack Obama to reduce planet-heating emissions.

However, the new polling, on behalf of the Guardian, Vice Media Group and Covering Climate Now, by Climate Nexus, the Yale Program on Climate Change Communication, and the George Mason University Center for Climate Change Communication, shows that the political landscape among voters appears to be shifting.

Democrats are becoming increasingly alarmed over the climate crisis, with 90% describing it as either a “very serious” or “somewhat serious” problem and more than eight in 10 supporting a Green New Deal, a vast government-led climate program, to combat it.

This concern is filtering through, to a lesser degree, to Republican voters. More than half say climate change is a very or somewhat serious problem, with 41% backing the Green New Deal, despite it being widely vilified by Republican party leaders. A further 51% of Republican voters support US involvement in the Paris climate accords.

The polling suggests Trump, who has triggered the US withdrawal from the agreement and routinely disparages climate science, will be the first US president to face a voter backlash over the climate crisis. His Democratic opponent, Joe Biden, meanwhile, has vowed to reduce US energy emissions to net zero by 2050 and promised a $2tn investment to create millions of new jobs in clean energy industries.

“Republican officeholders really do have to worry about this,” said Maibach. “Young Republicans are becoming less accepting of the party line that climate change isn’t real or isn’t a serious problem. They don’t want climate denial any more, moderate Republicans don’t want climate denial any more and women voters largely don’t want to support climate denialist candidates any more either.”

The surge in voter appetite for climate action follows a barrage of disasters that have hit the US recently, including huge wildfires that have scorched the west coast and powerful hurricanes that have pummeled the US south. Scientists say rising global temperatures, caused by humans burning fossil fuels, are aiding the spread of wildfires and making hurricanes more intense.

Trump’s first term in office has also seen a growing youth-led climate protest movement, with the Swedish teenager Greta Thunberg as its figurehead. Younger US voters see the climate crisis as a top-tier issue, polling has shown, while the latest opinion research shows broad support for a greater focus on the issue in the media.

More than six in 10 respondents said the media should explicitly outline the link between extreme weather events and the climate crisis, while nearly three-quarters want moderators to ask questions about the climate crisis during the three televised presidential debates, which start next week. In 2016, no questions were asked about climate during the debates between Trump and Hillary Clinton.

The Guardian is the lead partner in Covering Climate Now, a global journalism collaboration strengthening coverage of the climate story. This story is part of that partnership

Muğla Yatağan’da yerleşim yerlerini tehdit eden orman yangını

Muğla‘nın Yatağan ilçesine bağlı Gevenez mevkisindeki ormanlık alanda henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Alevler bölgede etkili olan kuvvetli rüzgarın da etkisiyle kısa sürede yayıldı.

Yakındaki yerleşim yerlerini de tehdit eden alevlere Muğla Orman Bölge Müdürlüğü bünyesindeki 5 yangın helikopteriyle havadan, çok sayıda arazöz ve orman işçisiyle karadan müdahale ediliyor.

Muğla Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri de söndürme çalışmalarına destek veriyor. Yangının yerleşim yerlerine ulaşmadan kontrol altına alınabilmesi için yoğun çaba gösteriliyor.

Karabağ için Rusya Türkiye’yi uyardı, ABD müzakere çağrısı yaptı

Azerbaycan ve Ermenistan arasında çıkan Dağlık Karabağ çatışmasına ilişkin konuşan Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, ‘Türkiye gibi ortak ülkeleri Dağlık Karabağ’da ateşkes sağlanması için her türlü çabayı sarf etmeye çağırdıklarını’ söyledi. Rus haber ajansı Sputnik‘in haberine göre, Peskov bölgede yükselen son kriz konusunda Ankara, Bakü ve Erivan‘la sürekli temas halinde olduklarını söyledi.

‘Askeri destek açıklamalarından vazgeçilmeli’

Basın toplantısında konuşan Peskov şunları söyledi:

“Cephe hattında yaşananlar hakkında tüm bilgileri topluyoruz. Kremlin, öncelikle ateşin ve askeri faaliyetlerin sonlandırılması gerektiğini düşünüyor. Azerbaycan veya Ermenistan’a yönelik her türlü askeri destek açıklaması, yangına körükle gitmek anlamına geliyor. Buna kesinlikle karşıyız ve sorunun bu şekilde ele alınmasını kabul etmiyoruz” 

Peskov, bu bağlamda Türkiye gibi partner ülkeleri çatışan tarafların ateşkese ikna edilmesi ve uzun süredir devam eden bu krizin diplomatik çözüm sürecine döndürülmesi için her türlü çabayı göstermeye çağırdıklarını vurguladı.

ABD’den ‘itidal’ çağrısı

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ise çatışan iki ülkeye itidal çağrısı yaptı. Her iki tarafın da şiddete son vermesi gerektiğini söyleyen ABD’li bakan, tarafların yeniden müzakerelere dönmesi gerektiğini belirtti.

Yunanistan ziyaretinde konuşan Pompeo, Doğu Akdeniz‘deki krizi de değerlendirdi. ABD’nin Türkiye ile Yunanistan arasında diyaloğu güçlü bir biçimde desteklediğini söyleyen Pompeo,  Rusya’nın Doğu Akdeniz’de istikrarı bozan bir etkisi olduğunu da belirtti.
 

Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü ilk kez bu yıl kutlanıyor

Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü, ilk kez bugün çevrimiçi olarak düzenlenecek uluslararası etkinlikle kutlanacak.

Dünya üzerinde milyonlarca insan açlıktan hayatını kaybederken, bir yandan da tonlarca gıda çöpe atılıyor. Özellikle pandemi sürecinde gıdaya olan arzın atması ve küresel anlamda ekonomideki gerileme, ilerleyen süreçte gıda daralmasına da neden olabilecek.

Konunun uluslararası boyutunun önemi doğrultusunda BM Genel Kurulu’nda kabul edilen kararla 29 Eylül, “Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü” olarak ilan edildi.

‘İnsanlık için, gezegenimiz için’

İlk Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü, BM Genel Kurulu’nun 75. oturumunda “Gıda kaybı ve israfına dur diyelim! İnsanlık için, Gezegenimiz için” teması altında bugün BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), BM Çevre Programı ve ortaklarının organizasyonuyla kutlanacak.

Etkinlikte, yükselen küresel açlık ve iklim değişikliği, COVID-19 salgınının milyonlarca insanın gıda ve beslenme güvenliği üzerinde devam eden tehdidi ve salgından kaynaklanan hareket ve ulaşım kısıtlamalarıyla artış gösteren gıda kaybı ve israfı kapsamında ele alınacak.

İki panel oturumu

Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü etkinliği, FAO Genel Merkezi’nin organizasyonu altında Türkiye saati ile 17:00-20.30 arasındaki bir dizi oturum, çevrimiçi olarak ve İngilizce gerçekleştirilecek.

BM Genel Sekreteri António Guterres’in mesajları ile başlayacak toplantıya, FAO Genel Direktörü QU Dongyu, Arjantin Tarım Bakanı Luis Basterra, San Marino Dışişleri Bakanı Luca Beccari, Andorra Dışişleri Bakanı Maria Ubach Font, IFAD Başkanı Gilbert F. Houngbo, Danimarka Çevre Bakanı Tejs Binderup, Dünya Gıda Komitesi İcra Direktörü David Beasley ve birçok ülke yöneticisi katılacak.

Açılış konuşmalarından sonra gıda kaybı ve israfı ve sürdürülebilirlik ile inovasyon üzerine iki panel oturumu gerçekleşecek.

Silahlı: Sürdürülebilir kalkınmayı sağlayacak

Fazla Gıda kurucu ortağı Olcay Silahlı, konuyla ilgili “Birleşmiş Milletler’in gıdaların ziyanını azaltacak ve bu sayede sürdürülebilir kalkınmaya da katkı sağlayacak Uluslararası Gıda Kaybı ve Gıda İsrafı Farkındalık Günü’nü uygulamaya başlaması mutluluk verici. Birleşmiş Milletlerin bu harika inisiyatifi sayesinde bizim de yıllardır tüketicide oluşturmaya çalıştığımız “Gıda İsrafı” farkındalığı hızla etki çemberini büyütecek” dedi.

Silahlı konuşmasının devamında “Biz de Fazla Gıda takımı olarak bu özel günü destekliyor ve fazlayı faydaya çevirmek için çalışıyoruz. Bu çalışmalarımıza iş dünyasının yakından tanıdığı Fazla Gıda markasını tüketici ile de buluşturacak yenilerini ekliyoruz. Bu sayede günün temsil ettiği anlamı ve önemi çok daha geniş kitlelere ulaştırma hedefi içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

 

Bakan Albayrak: Döviz kuru önemli değil, ekonomi toparlanacak

Üç yıllık ekonomik yol haritasını içeren Yeni Ekonomik Programı açıklayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, toplantı sonrası döviz kurlarındaki durumu soran gazetecilere, “Kur benim için hiç önemli değil, oraya bakmıyorum yanıtını verdi. 

NTV yayınında programı değerlendiren Dünya Gazetesi yazarı ve yönetim kurulu başkanı Hakan Güldağ, Albayrak’a toplantı çıkışında döviz kurlarındaki durumu sorduğunu aktardı.

Güldağ, Albayrak’ın”Kur benim için hiç önemli değil, hiç oraya bakmıyorum. Sanayimiz güçlü. Oraya hiç bakmıyorum. Kur artık bizim elimizde dediğini aktardı. 

Yeni Ekonomik Programı’nın açıklamasından kısa süre önce dolar ve euroda yeni tarihi zirveler gelmişti. Dolar 7.8542 TL’ye kadar yükselirken, euro ise 9.1677 TL seviyesine çıktı. Çift hanelere gelen sterlin 10.1059 TL ile zirve yaptı.

Dolar şu dakikalarda 7.78 TL, euro 9.09 TL, sterlin ise 10.10 TL’nin üzerinde seyrediyor. 

Yeni Ekonomi Programı: Büyüme 2020’de binde 3, 2021’de yüzde 5.8 olacak 

Berat Albayrak şöyle devam etti:

“Normalleşme adımları önümüzdeki haftalarda da devam edecek. Stratejik reformları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Enflasyon ve cari dengedeki kırılganlıkları azaltacak rekabet, teknoloji ve verimlilik odaklı reformlara öncelik vereceğiz. 2020 yılına güçlü büyüme performansıyla başlamıştık. Büyüme hedeflerine ulaşmak için ihracat, katma değerli üretim ve istihdama yoğunlaşacağız. Yılın tamamında büyümenin pozitif olmasını ve yüzde 0,3 oranında gerçekleşmesini öngörüyoruz.”

Enflasyon beklentisi yüzde 10.5, işsizlik 13.8

YEP kapsamındaki üç yıllık makroekonomik göstergelerdeki hedefler şöyle: 

Büyüme: 2020 büyüme tahmini yüzde 0,3, 2021 büyüme tahmini yüzde 5,8, 2022 büyüme tahmini yüzde 5, 2023 büyüme tahmini yüzde 5. 

Enflasyon:  Enflasyonu 2020 sonunda yüzde 10.5, 2021’de yüzde 8, 2022’de yüzde 6, 2023’te yüzde 4.9 olarak bekliyoruz. 

İşsizlik: 2020’de işsizlik tahmini yüzde 13.8, 2021 tahmini yüzde 12,9, 2022 tahmini yüzde 11,8, 2023 tahmini yüzde 10,9 olarak bekliyoruz. 

Cari açık: Cari açık beklentimiz bu altın ithalatı ve turizmin etkisiyle yıl sonu için yüzde -3.5 olacak. Cari açık 2021’de yüzde -1,9, 2022’de tahmini yüzde -0,7, 2023’te tahmini yüzde 0,1 olarak bekliyoruz. 

Bütçe dengesi: 2020’de bütçe dengesinin milli gelire oranı yüzde 4,9,  2021’de tahmini yüzde 4,3, 2022’de tahmini yüzde 3,9, 2023’te tahmini yüzde 3,5 olarak bekliyoruz. 

Milli gelir: 2020’de Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) tahmini 702 milyar dolar, 2021’de tahmini 735 miyar dolar, 2022’de tahmini 801 milyar dolar, 2023 tahmini 875 milyar dolar olarak hedefliyoruz. 

Analiz: Beş soruda Çin’in 2060 yılında karbon nötr olma hedefi

*Climate Home News’ten Isabelle Gerretsen tarafından kaleme alınan makale Yeşil Gazete tarafından Türkçeleştirildi.

Çin’in 2060 yılından önce karbon nötr olma taahhüdünde bulunması geçtiğimiz beş yıl içerisindeki küresel iklim politikaları çerçevesindeki en önemli dönüm noktalarından biri olarak karşılandı.

Eğer Çin hedefine ulaşırsa, küresel ısınmayı tek başına 0.2 ile 0.3 derece arasında azaltma potansiyeline sahip olacak. Bu da Climate Action Tracker’a göre ülkeler Paris Anlaşması’nı imzaladığından bu yana ölçümlenen en büyük düşüş anlamına geliyor.

New Climate Ensititüsü’nden Profesör Niklas Höhne çarşamba günü yaptığı açıklamada “Bu, dünyadaki sera gazı emisyonlarının dörtte birinden sorumlu olan Çin’in yüzyıl ortalarına gelindiğinde herhangi bir geleneksel kömür, petrol ve gaz kullanımını ortadan kaldıracağı anlamına geliyor. Bunu birkaç yıl önce düşünemezdik bile” değerlendirmesinde bulundu.

Başkan Xi Jinping’in duyurusunda çok fazla detay yoktu. Bu sebeple de ülkenin bu hedefi nasıl gerçekleştireceğine dair birçok soruyu gündeme getirdi.

1-Hedef tüm sera gazı emisyonları için geçerli mi?

Çin’in hedefi, ineklerden gelen metan, gübre kaynaklı azot oksit veya soğutucu olarak kullanılan florlu gazlar gibi diğer sera gazlarını değil, yalnızca karbondioksit emisyonlarını kapsıyor gibi görünüyor.

Almanya Uluslararası ve Güvenlik İşleri Enstitüsü’nden bilim insanı Oliver Geden, Climate Home’a verdiği demeçte, Çin’in “iklim nötrlüğü” yerine “karbon nötrlüğü” sözü verdiğini söyledi.

Geden “İklim nötrlüğüne ulaşmak, karbon nötrlüğüne göre genelde 10-20 yıl daha uzun sürüyor” dedi. Bunun nedeni, CO2 olmayan bazı emisyonların ortadan kaldırılmasının zorluğu.

2- Çin kömürden çıkmayı planlıyor mu?

2060 yılına kadar karbon nötrlüğünü elde etmek için Çin’in kömür yakmayı bırakması gerekecek. Bu, dünyanın kömür gücü kapasitesinin yarısına ev sahipliği yapan bir ülke için büyük bir talep.

Temmuz 2020 itibariyle, yapım aşamasında olan bir 100GW ve planlama aşamasında olan 150GW daha kömür santrali bulunuyor.

Veri danışmanlığı şirketi Refinitiv Carbon‘da kıdemli karbon analisti olan Yuan Lin, Çin’in taahhüdünün kömür konusundaki tartışmaya “yeni bir ivme kazandırabileceğini” söyledi. Yuan, “Çin’de artan iklim hırsıyla birlikte kömürden çıkış sürecinin hızlanmasını bekliyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Climate Analytics CEO’su Bill Hare ise Çin’in mevcut kömür yatırımları sebebiyle karbon nötrlüğü hedefine kuşkuyla yaklaştığını belirtti. Ancak verilen yeni sözün fosil yakıtı aşamalı olarak durdurmayı sağlayabileceğini belirten Hare, “Çin ulaşacağına emin olmadığı hedefler hakkında çok nadir duyuru yapar” dedi.

3- Çin emisyonlarını ne kadar erken zirveye çıkarabilir?

Başkan Xi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı açıklamada, Çin’in emisyonlarını “2030’dan önce” zirveye çıkaracağını söyledi.  Bu daha önce belirtilen “2030 civarında” zirveye ulaştırma konusundaki mevcut taahhüdünden çok daha güçlü bir ifade.

Climate Action Tracker’a göre, Çin zaten bu hedefe ulaşma yolunda ve ulusal iklim hedefini güncellemek için güçlü bir konumda. Çin, 2020 karbon emisyonu hedefini geride bırakarak hedefine planlanandan üç yıl önce ulaştı.

Pekin merkezli Greenpeace Enerji ve İklim sorumlusu Li Shuo, yaptığı açıklamada, Çin’in emisyonları 2030’dan önce zirveye çıkarabileceğini söyledi. Shuo, “Çin bunu 2025 yılından geç olmayacak şekilde mümkün olan en kısa sürede yapmalı” dedi.

4- Hedef, Çin’in “Bir Kuşak, Bir Yol” projesinin yatırımları için geçerli mi?

Çin’in iklim üzerindeki etkisi ülke sınırlarıyla sınırlı değil. Bir Kuşak, Bir Yol projesini hayata geçirmek isteyen Çin, diğer ülkelerdeki kömürlü santrallerin de dörtte birini finanse ediyor.

Yani eğer ülke içerisindeki sert hedefler, ülkeyi dış kaynak kullanımına açarsa o zaman iklim faydaları baltalanacak. Çin ancak diğer ülkeleri de net sıfır kulübüne katılmaya teşvik ederse bu hedefin bir anlamı olacak.

Söz konusu taahhüdün Bir Kuşak, Bir Yol projesinin geçtiği ülkelerde de karbon yakalama, depolama ve temiz enerji yatırımı konusunda teşvik edeceği konusunda iyimserliğini dile getiren Yuan, “Çin’in yeni iklim hırsı; temiz enerji yatırımları ve azaltma teknolojileri açısından dünya düzenini değiştirecek” dedi.

Geden ise Çin’den gelen adımın diğer ülkeleri de iklim nötrlüğüne ulaşma konusunda açıklama yapma baskısına sokacağını belirtti.

5- Çin’deki şehirler ve şirketler net sıfır hedefi benimseyecek mi?

Ulusal düzeyde bir net sıfır politikası, şirketler ve şehirler için önemli bir katalizör görevi görebilir ve onları kendi net sıfır hedeflerini ilan etmeye teşvik edebilir.

Singapur’daki Yale-NUS kolejinde çevre araştırmalarında yardımcı doçent olan Angel Hsu, “Çin’in duyurusunu ve bu çabayı takiben kesinlikle daha fazla şehrin ve şirketin net sıfır hedefleri koyacağını göreceğiz” dedi.

Hsu, bu yılın başlarında birçok Çinli enerji ve sanayi şirketinin, hükümete karbon nötrlük hedefini benimseme konusunda güven veren bir “Sıfır Karbon Çin” girişimi başlattığını söyledi.

Hsu, “Daha önce, Avrupalı emsallerine kıyasla net sıfır taahhüdünde bulunan birkaç Çinli belediye ve şirket gördük. Ancak, bu tam olarak iç ortamdaki iklim politikası tartışmalarının eksikliğinden kaynaklanıyordu. Çin’in 2060 hedefi ile karbon nötrlüğü yerel yönetimler ve şirketler için gündemde üst sıralarda yer alacak” dedi.

 

Bilirkişi raporu düşüş sırasında Duygu Delen’in bilincinin kapalı olabileceğini gösteriyor

Duygu Delen‘in 13 Ağustos’ta Gaziantep‘te Mehmet Kaplan‘a ait dördüncü kattaki evin penceresinde şüpheli bir şekilde düşerek ölmesine ilişkin dava sürecinde elde edilen delillere yenisi eklendi. Hürriyet‘ten Abdulkadir Selvi, Prof. Dr. Hakan Kar‘ın hazırladığı bilirkişi raporundaki detayları köşesinde haberleştirdi.

Raporda Delen’in düşme anında bilincinin kapalı ancak canlı halde olduğu tespitine yer verildi. Olay yerindeki, “kemer”in varlığına dikkat çekildi. Ayrıca Delen’in vücudunda sert bir cisimle vurma sonucu olabilecek “ray tipi ekimoz” tespit edildi.

Darp edildiğine işaret

Raporda bu izler şöyle ifade edildi:

1- Sağ kol üst bölgesinde ray tipi ekimoze görünüm.

2- Sağ dirsek dış yüzde V tipi ekimoze ile bunun devamında ray tipi ekimoze görünüm.

3- Sol bacak alt yüzün tamamında ray tipi görünümlü ekimoz.

Delen’in vücudunda oluşan yaraların olay yerindeki kemerle ya da saptanamayan başkaca sert, künt, silindirik veya köşeli sopa benzeri bir cisimle darp sonucu darp sonucu oluşmuş olabileceği gibi, ancak kişinin yüksekten düz beton zemine düşmesi sonucu oluşmasının adli tıbbi açıdan beklenmediği kanaatine yer verildi.

İç kanamaya bağlı şok olabilir

Kar’ın hazırladığı bilirkişi raporunda, düşme anının görüntülerinin incelenmesi ve tanık ifadelerinin değerlendirilmesi sonucunda Duygu Delen’in düşme sırasında “bilincinin kapalı olduğu” kanaati belirtildi:

  1. Duygu Delen’in düşerken herhangi bir tepki, refleks ya da kaçınma gibi bir hareket göstermemesi ancak düşmesinden sonra 39 kalp atımı tespit edilmesi, kişinin düşme anında bilincinin kapalı ancak canlı halde bulunduğu kabulünün gerektiği;

  2. Duygu Delen’in kan ve idrar örneklerinde alkol ve uyuşturucu tespit edilmediği, vücudunda “ray şeklinde ekimozlar” tespit edilmiş olmasıyla birlikte değerlendirildiğinde Duygu Delen’in bilincinin kapalı olmasının, darp edilme sonucu meydana gelmiş olabileceği kanaatine varıldı.

  3. Duygu Delen’in düşmesi sırasında bisikleti ile geçen çocuğun ve bina görevlisinin herhangi bir bağrışma, ağlama, çığlık ya da gürültü duymamış olması da düşme adında bilincinin kapalı olduğu değerlendirmesine yol açtı.

Raporda bulguların maktulün şüpheli tarafından atılmış olma ihtimalini kuvvetlendiren bulgular olduğu ifade edildi. Raporda ayrıca Delen’in kalp atımının 39 olmasının, kendisinin yoğun iç kanamaya bağlı şok tablosu içinde olabileceğini gösterdiği ifade edildi. 

Azerbaycanlı barış aktivisti Giyas İbrahimov gözaltına alındı

Azerbaycanlı anarşist aktivist Giyas İbrahimov, internet üzerinden Ermenistan ile girilen çatışma hakkında savaş karşıtı açıklamalarda bulunduğu iddiasıyla Azerbaycan güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındı.

Meydan gazetesinin paylaştığına göre Azerbaycanlı aktivistin sosyal medya hesabından paylaştığı görüntülerde, güvenlik güçlerinin Bakü’deki dairesine girip İbrahimov’a gözaltına alınma gerekçesini söylemeyi reddettiği görülüyor.

Sebep savaş karşıtı açıklamalar

İbrahimov ise videoda tutuklanma nedeninin sosyal medyadaki savaş karşıtı paylaşımları hakkında ‘birkaç kişinin’ şikayetleri olduğu gerekçesiyle olduğunu düşündüğünü söylüyor.

İbrahimov bundan önce Mayıs 2016’da, eski cumhurbaşkanı ve ülkenin şimdiki cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in babası Haydar Aliyev’in bir heykeline grafiti yaptıktan sonra aktivist arkadaşı Bayram Memmedov ile birlikte tutuklandı.

Dersim’de eylem ve etkinlikler 15 gün süreyle yasaklandı

Dersim kent genelinde eylem ve etkinlikler, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını gerekçe gösterilerek 15 gün süreyle yasaklandı.

Tunceli Valiliği tarafından duyurulan karara göre yasak 29 Eylül, saat 00.01’de başlayacak ve 13 Ekim, saat 23.59’a kadar sürecek. Yasaklanan eylem ve etkinlikler ise şu şekilde bildirildi:

Her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü, miting, açık hava toplantısı, protesto eylemi, oturma eylemi, açlık grevi, stant açmak, imza kampanyası, konser, şenlik, el ilanı bildiri, broşür dağıtmak, afiş poster açmak, meşale yakma ve taşıma, konferans vb. tüm etkinlikler.

Resmi etkinlikler dahil değil

Valilik ve kaymakamlık makamlarının uygun göreceği etkinlikler ile kamu kurum ve kuruluşlarının düzenleyeceği etkinlikler ise yasak kapsamına alınmadı.

Bu durumda valilik ve kaymakamlığın onayladığı veya düzenleyeceği resmi programlar, resmi bayram, resmi anma günleri, resmi tören ve kutlamalar ile bu kurumların gelenek ve göreneklere göre yapacakları programlar ile spor faaliyetlerinin söz konusu yasağın dışında tutulacak.