ODTÜ’de Güneş Enerjisi konferansı: Pratik öneriler ve Politik enerji politikası

SolarTR konferanslarının üçüncüsü “Türk Güneş Elektriği Konferans ve Sergisi” ,ODTÜ Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulamaları Merkezi (GÜNAM)’ın organizasyonu ile  27-29 Nisan tarihleri arasında ODTÜ Kültür ve Kongre Salonu’nda gerçekleşiyor.

21

 

Konferans programında yer alan “Türk Fotovoltaik Pazarının Bugünü, Yarını ve Yasal Mevzuat” oturumunda Pazartesi günü konuşan Solarbaba Platformu Kurucusu Ateş Uğurel’in sunumunda, güneş elektriği hakkında pratikte karşılaşılan sorunları ve çözüm önerileri tartışıldı. Güneş enerjisine desteğin siyasi partilere oy olarak geri döndüğünü de belirten Ateş Uğurel, muhalefetin de iktidarın da güneş enerjisine yönlendirilmesi gerektiğini söyledi.

22

Başvuru sürecinin zorluğunun yatırımcıların geri çekilmesine neden olduğunu dile getiren Uğurel, tek bir noktadan başvuru yapılmasının süreci kolaylaştıracağın söyledi.  Uğurel sözlerini şöyle sürdürdü, “Yenilenebilir enerjinin desteklendiği bir mevzuat mümkün. Kentsel dönüşüm yapılan 7 milyon bina için azami 2 kw enerji üretimi zorunlu kılınabilir ve bu sayede 14 GW kapasite olabilirdi. Her öz tüketim, bir enerji verimliliğidir. Dokuz uluslararası şirket şu anda teşvik istemeden yatırım yapmak istiyor. Henüz bu şirketlere cevap verilmedi. Türkiye’de 19-20 şirket var, 1 1.5 GW enerji üretebilir durumdalar. Firmalar birleşip tek bir firma olabilir, yerel şirketler de dışarıdan alıp burada montajını yapıyor. Yerlilik oranında da en yüksek olanı, güneş enerjisi olan Türkiye’nin hükümet politikası olarak revize etmesi gerekiyor. Güneş enerjisi söz konusu olduğunda, herkesin sermayesi oranında potansiyel güneş enerjisi müşterisi olabilir, dünyada bu pazar böyle büyümüş. Toplumsal bilinçlenme çok önemli, Antalya Güneş Evi açtık. Burada öğrenciler, iş adamları geldi. Bilgi sahibi oldular, bir iki yıl içinde kendileri güneş enerjisi için başvuruda bulundular. 81 ilde güneş evi kurma düşüncemiz var, bu domino etkisi yaratır. Hükümet politikasına yönelik eleştirilerinde de vergi indirimine vurgu yapan Uğurel, pirincin de rüzgar tribününün kdvleri sıfırlanırken, güneş enerjisinde neden olmasın, diyor. Akıllı finans yöntemi olarak da, okuyucuların ortak olduğu kooperatif ile ‘Sosyal GES’ kurmayı planladıklarını aktarıyor.

Ateş Uğurel’in sunumunda aktardığı, Türkiye Güneş Elektriği Pazarını Büyütmek İçin gerekli olan 10 adım;

1. Tek Bir Başvuru Noktası

2. Öztüketimin Desteklenmesi

3. Lisanslı ve Lisanssız Ayrımının Kaldırılması

4. Büyük GES’ler İçin Serbest Piyasa Koşulları

5. Elektrik Depolama

6. Yerli Üretim

7. Toplumsal Bilinçlenme

8. Akıllı Finans

9. KDV ve KKDF İndirimi

10. Siyasi İktidar ve Güneş Enerjisi Arasında Sonsuz Bir Aşk Mümkün mü?

Seçim Bildirgelerinde ‘Yenilenebilir Enerji’ 

Siyasi iktidarlar ve güneş enerjisi arasındaki aşka baktığımızda, seçim bildirgelerinde güneş enerjisinden bahseden bulunmazken yenilebilir enerjiden söz eden iki parti bulunuyor: HDP ve CHP.

23AKP açıkladığı Yeni Türkiye Sözleşmesi’nde, enerji konusunda Türkiye’nin stratejik konumuna vurgu yapıyor ve bu konumun avantajının değerlendirileceği belirtilirken nasıl yapılacağına ilişkin olarak ekonomik karşılıklı bağımlılık öne çıkarılıyor.  Çevrenin korunması ve bilinçten söz edilen maddede ülkenin havası, suyu, toprağı, güneşi, ırmakları, dağları, ormanları ve ovaları vatandaşların mekan bilincine ve devletimizin sorumluluk alanına emanet olduğu türden bir yaklaşım ortaya konuyor.

CHP, yerli ve yenilenebilir kaynakların elektrik üretimindeki paylarının yükseltilmesini önceliyor. Tüketiciler için elektrik ve gaz faturalarının ödenebilir seviyeye çekilmesi söz konusu iken üreticiler için teşvik politikaları uygulanacağını belirtiyor. Sektör için ise ekipmanın yerli üretiminde köklü bir AR-GE ve teşvik politikası uygulanacağı bildirgede yer alıyor.

HDP ise, ekolojik yıkım yaratan uygulamalara son verileceğini vurguluyor. Partinin enerji konusundaki tutumunda ise enerjinin yerel halkın ihtiyacı için, yerinde üretilmesine odaklanıyor ve yenilenebilir enerji önceleniyor.

MHP’nin seçim bildirgesi hazırlıklarında ise enerjiye dair herhangi bir ibare bulunmuyor.

 

Haber: Büşra Akman

(Yeşil Gazete)

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

‘Yurttaş İnisiyatifi’, ekokırımın suç sayılması için açılan davaya destek bekliyor

Ekokırımın suç olarak yasalaşması için Ankara 4. İdare Mahkemesi'nde yurttaşların açtığı davanın duruşması 5 Aralık'ta, saat 11.00'da görülecek.

İspanya’dan aşırı hava olaylarına karşı işçilere dört günlük ‘iklim izni’

Yeni yasaya göre, olası bir iklim veya meteorolojik tehdit durumunda insanlardan evde kalmaları istenirse, işçiler dört gün ücretli izin alabilecek.

Exxon lobicisine, çevrecileri hacklediği ve e-postalarını sızdırdığı gerekçesiyle soruşturma

Petrol devi Exxon Mobil'e danışmanlık yapan bir kişi hakkındaki soruşturmada şirketin bilgisayar korsanları kiralayarak çevre aktivistleri ve hukukçuların e-posta hesaplarına eriştiği belirtiliyor.

Cengiz Holding’i protesto edenlere ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten soruşturma

Eti Bakır A.Ş.'nin Eskişehir-Alpagut'ta açmak istediği siyanürlü altın madenini protesto edenlere açılan soruşturmada aktivistler 'halkı galeyena getirmek'le suçlanıyor.

Plastik Anlaşması Zirvesi’ne fosil yakıt ve kimya lobicisi yağdı

Busan'daki BM görüşmelerinde en büyük grubu oluşturan plastik lobisi, üretimin kısıtlanmaması ve atık yönetimine odaklanılması için bastırıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR