Cumhuriyet yazarı Nuray Mert’in evrim teorisinin müfredattan çıkarılmasına ilişkin yazısında “Ben de evrim teorisinin bilim yerine konmasına karşıyım” diyerek, evrimin ‘bilim’ olmadığını öne sürdü. İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Psikoterapist Dr. Murat Paker, sosyal medya hesabından Nuray Mert’e yanıt vererek, “Teoriyse o zaman kanıtlanmamıştır, yani bilimsel gerçek olmamıştır’ zannı büyük bir cehalet ürünüdür” ifadesini kullandı.
Cumhuriyet yazarı Nuray Mert’in evrim teorisiyle ilgili tartışma yaratan ve sosyal medyada alay konusu olan görüşlerinin ardından, Psikoterapist Murat Paker, kişisel sosyal medya hesabından 5 maddelik bir açıklama yayımlayarak Mert’e yanıt verdi.
Paker, Nuray Mert’e yanıtında, “Teoriyse o zaman kanıtlanmamıştır, yani bilimsel gerçek olmamıştır’ zannı büyük bir cehalet ürünüdür.” derken, bilimde mutlak doğru olmadığını belirterek, “Mutlak doğru arayışının yeri bilim değildir” ifadesini kullandı.
Paker’in Nuray Mert’e yanıtı şöyle:
“Evrim teorisi sonuçta bir teoridir, bilimin yerine konması doğru değildir” lafı üzerine bir kaç düzeltme yapmak gerekir:
1. Bütün bilimsel disiplinler (doğa, insan, sosyal bilimler dahil), zaten “teorilerle” ilerler. “Teoriyse o zaman kanıtlanmamıştır, yani bilimsel gerçek olmamıştır” zannı büyük bir cehalet ürünüdür.
2. Bilimde esas olan yöntemdir, hiç bir şekilde dinde olduğu gibi “mutlak doğru” yoktur. Bilimsel teoriler belli bir paradigma içinde kanıtlanabilirler. Bu durum, onların ileride yanlışlanamayacağı ve başka bilimsel teoriler tarafından yerlerinden edilemeyeceği anlamına gelmez. “Mutlak doğru” arayışının yeri bilim değildir.
3. Evrim teorisi de biyoloji disiplininin kurucu bilimsel teorisidir. Binlerce kez kanıtlanmıştır. Teorinin kendisi Darwin zamanından beri çok ciddi bir evrim geçirmiştir. Canlı, dinamik, yeni bulgularla sürekli yenilenen ve sürekli kendini sınayan bir bilimsel teoridir.
4. Biyolojide evrim teorisinin şimdilik bilim-içi bir rakibi yoktur. “Yaradılış teorisi” gibi hikayeler, isminde teori lafı geçse bile bilimsel yöntemler kullanmayan, dolayısıyla bilimle bir ilgisi olmayan, kurmaca hikayelerdir, daha çok mitolojinin alanına girebilir.
5. Dolayısıyla temel bir bilim olan biyolojinin temeli konumundaki evrim teorisini müfredattan çıkarmak, çocuklarımızın bilimsel düşünceyle ilgilerini kesmek anlamına gelmektedir ve bunun sonuçları vahimdir.
(Yeşil Gazete)