Nükleer karşıtları Polonya’da buluştu

Almanya menşeili International Education Exchange (IBB) adlı sivil toplum kuruluşu tarafından her yıl gerçekleştirilen bu yıl ise  22-26 Ekim arasında buluşmanın sağlandığı Avrupa Aksiyon Haftası konferansına Belarus, Ukrayna, Türkiye, Almanya, Polonya, Fransa, İngiltere, İrlanda İtalya, Hollanda, Japonya, Rusya, Kazakistan ve İspanya olmak üzere toplam 14 ülkeden 200 temsilci davet edildi. Etkinliğin organizatörü olan IBB çalışanlarının katılımcılara tanıştırılmasıyla başlayan konferansta sunumlar İngilizce, Almanca ve Fransızcaya çevirilerle gerçekleştirildi.

23 Internationales_Tschernobyl-Netzwerk_Kreisau_0533_w...
Uluslararası Nükleer Karşıtı Aksiyon haftasına katılanlar toplu halde

Açılış kısmındaki konuşmacılar arasında Uluslararası Nükleer Karşıtı Hekimler Birliği ( IPPNW ) dünya örgütlenmesinde Başkan Yardımcısı DrAngelika Claussen ve Eşi Dr Alper Öktem ile beraber kendilerinin girişimleriyle Yeşil Düşünce Derneği’ nin davetlisi olarak ilk defa ülkemize gelip Fukuşima Nükleer santal faciasının gerçeklerini İstanbul, Sinop ve İzmir’de organize edilen panellerde anlatan Fukuşima Tanığı adıyla bildiğimiz Toshiya  Morita da vardı.Yeşil Düşünce Derneği üyeleri olarak Cenk Levi ve ben konferansa davet edilenler arasındaydık.

Nükleersiz Türkiye için Kürekle Karadeniz’i Polonya’da anlattık

Konferansın açılış kısmında IBB tarafından 2014 Mart ayından bugüne planlanıp gerçekleştirilmiş aktiviteler kapsamında Japonya-Türkiye bağlantısı, yapılan ortak çalışmalar ve projelere de değinildi. Fukuşima Tanığı’nın Ağustos 2014 yılında da Sinop /Gerze Belediye Başkanı tarafından ülkemize davet edilmiş olması takdir toplamıştı. Çernobil Ağının üyesi olarak faaliyetlerimiz ilgi çektiği için bir sunum yapma fırsatı yakalamış olarakNükleersiz Türkiye için Kürekle Karadeniz projesinden biraz bahsedebildik. Projenin ilgi gördüğünü memnuniyetle söyleyebilirim .

Açılış kısmındaki diğer bir konuşmacı da Japonya’dan Toshiya Morita ile birlikte Ağustos ayında Sinop’a gelen Japonya Yeryüzü Dostu Derneği (FOE) Temsilcisi Akiko Yoshida oldu. Kendisi de kısa bir sunum yaparak Japonya’da başlattıkları diğer ülkelere de yayabilecekleri Nükleersiz Belediyeler adlı projeyi anlattı.

Açılış ve tanışma gecesini izleyen ilk günde biz katılımcılara Kryzowa şehri tanıtıldı ikinci gün ise katılımcıların ilgi alanlarına göre münazaralar gerçekleştirildi .

Türkiye, Uluslararası Çernobil  Ağı (ICN)’ de

İkinci gün sunumlarımızın yarattığı olumlu etki ile Türkiye ve Japonya olarak Avrupa Çernobil Ağı ile işbirliği yapma olasılıklarını konuşmak üzere kahvaltılı bir toplantıya davet edildik . Böylece 9 ülkenin katılımından oluşan Avrupa Çernobil Ağı grubu tarafından yapılan davette 30 kişi arasında gerçekleşen kahvaltılı toplantıda Japonya’dan Akiko Yoshida  ve Yeşil Düşünce Derneği olarak  çalışmanın temsilcileri halinde  kısa birer konuşma yaptık . 1986 yılındaki facianın mağdurlarına somut yardım yapan bir taban insiyatifi ve örgüt radyasyon mağduru çocukları tatile götüren Çernobil bölgesindeki hastanelere ekipman bağışında bulunan gruplardan oluşuyor. Kahvaltılı toplantı neticesinde Avrupa Çernobil Ağının adı Japonya’nın da gruba katılımına istinaden Uluslararası Çernobil  Ağı olarak değiştirildi.

Kahvaltıyı izleyen ilk oturumda dünyaca tanınan   Enerji Danışmanı Nükleer Enerji Analisti Mycle Schneider kendi  çalışması olan Dünya Nükleer Raporu adlı  sunumunun detayarını paylaştı. Mycle Schneider konuşmasında nükleer santrallerin yenilenebilir enerjinin yükselen trendi karşısında yenilmeye mahkum olduğunu, yüksek maliyetli , kurulması planlanan süreleri aşan, yüksek riskli bu teknolojilerin yakın zamanda tarihten silineceğini anlattı. Schneider’a göre nükleer santral asla ekonomik kalkınmanın bir aracı gösterilemez ve kuruluyorsa mutlaka farklı bir motivasyon kaynağı vardır. Kendisiyle Yeşil Gazete okurları için yaptığım röportajı da önümüzdeki günlerde yayınlamayı umuyoruz. Aynı şekilde Yeni dönem IPPNW Dünya Başkan Yardımcısı ve Avrupa Başkanı seçilen Dr Angelika Klaussen ile bu toplantıyı fırsat bilerek gerçekleştirdiğimiz sohbeti de sizlerle paylaşacağız.

Öğleden sonra ise “workshop” olarak tabir edilen çalışma grupları üzerinden münazaralar yapıldı. Bu sunumda Avrupa, Kazakistan ve Japonya’ yı ilgilendiren nükleer silahların yarattığı tehlikenin toplum tarafından bilinip bilinmediğini irdeleyen sunumlar yapıldı. Bu sunumunda Toshiya Morita Japonya’daki nükleer karşıtı hareketlerin başarısındaki püf noktasını, kadının bir “anne” olarak ataerkil toplum içerisinde kazandığı yeni rolüne değindi ve nükleer santrallerin açılmamasında annelerin payının büyüklüğüne dikkat çekti. Çalışma grubu içerisinde Kazakistan’dan bu konferans için davet edilen devlet görevlileri de bulunuyordu Açıkçası Sovyet Rusya döneminde yapılan nükleer testlerin mirasını devralan Kazak devlet görevlilerine ülkelerinde test mağduru olan çok kişi varken kendi meselemizi anlatmak kolay olmadı.

Workshopların sonuçlarının değerlendirildiği ertesi gün ise Türkiye ve Japonya’nın da gruba dahil olmasıyla Avrupa ÇernobilAğı’nın yeni adının Uluslararası Çernobil Ağı olarak değiştiği bir kez daha ilan edildi.

Polonya’nın Kryzowa kentinde gerçekleştirilen bu konferansa sivil toplum örgütlerinin haricinde çok sayıda gazeteci, yazar ve bilim insanı da iştirak etti. Bu vesileyle çeşitli ülkelerin nükleer santrallere bakış ve politikaları hakkında bilgi alışverişinde bulunulmuş oldu. 14 ülkeden temsilciler için Babil’in kulesinde gerçekleşen bir deneyim olarak hafızalardaki yeni dostluklar ve bağlantılar olarak da adres listeleriyle fotoğraflar içerisindeki yerini alan konferans sonuçları itibariyle de Türkiye’nin Uluslararası Çernobil Ağı(ICN) ’ye  katılmasını sağladığı için yeni iş birliklerini işaret ediyor.

Özellikle ülkemizde 2010 yılından başlayarak yeniden görülmeye başlanan nükleer rüyanın paralelinde üstelik bir de Akkuyu için ÇED kararı çıkmışken nükleer kapitalizmin karşısındaki direnişin güçlenmesi, geleceğimiz adına fevkalade önemli.

 

Haber: Pınar Demircan

 (Yeşil Gazete)

Pınar Demircan
Pınar Demircan
Lisansını iktisat ,yüksek lisansını ingilizce işletme, doktorasını sosyoloji alanında tamamlamış olan Bağımsız Araştırmacı Pınar Demircan iş yaşamına Japonca bilmesi vesilesiyle Japon şirketlerinin insan kaynakları ve kalite yönetimi alanında çalışarak başladı. Profesyonel iş yaşamı devam ederken Türkiye'de bir nükleer santral kurulmasının yeniden gündeme gelmesinin ardından Fukuşima Nükleer Felaketi üzerinden nükleer santrallerin gerçeklerinin öğrenilmesi için Japonya'daki sivil toplum örgütleri ve ağlarıyla bağlantıya geçti. 2014 yılında Yeşil Gazete yazarları arasına katılarak nükleer santraller ve enerji konusuna yazılarıyla katkı yapan Demircan nukleersiz. org koordinatörlüğünü de bu tarihten itibaren yürütüyor. Çok sayıda sivil toplum örgütüyle çalışmalar yürüten Demircan'ın yurt içi ve dışında katıldığı konferans, etkinlik ve atölyelerde iklim, enerji, çevre ve ekoloji konularında özellikle nükleer bağlamında paylaşımları bulunuyor. Çalışmalarını akademik alanda da sürdürmek için başladığı sosyoloji alanındaki doktorasını 2023 yılında tamamlayan Demircan'ın disiplinlerarası alanda çeşitli çeviri ve makaleleri bulunuyor. İletişim: [email protected]

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

[İklim Masası] COP29 kararları zayıf: “Jeopolitik gelişmeler iklim eylemini yavaşlatıyor”

Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen İklim Zirvesi’nde (tam adıyla 29....

EN ÇOK OKUNANLAR