Güzelbağ eski Belediye Başkanı MHP’li Mehmet Kula, Milli Parklar görevlisi Kamil Bayır ile nesli tükenmekte olan kızıl geyiği öldürdükten sonra sosyal medya hesabından “Devlete bir kuruş borcu olmayan bütün avcı dostlarıma rastgele diyorum” diye paylaştı.
Antalya Isparta Burdur Denizli Kaş Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz, ANKA’ya yaptığı değerlendirmede, “Milli Parkların görevi yaban yaşamı korumak mı, av vahşetine hizmet etmek midir? Mehmet Kula, Milli Parkların uluslararası sözleşme hükümlerine göre korumakla yükümlü olduğu ve Türkiye’nin bu yükümlülüğünü yerine getirmek için oluşturduğu yerlerden biri olan Kütahya Türkmenbaba Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda av turizmi kotasından nesli tehlike altındaki bir kızıl geyiği vurmuştur” dedi.
‘Kırmızı listede yer alıyor’
Gündüz, kızıl geyiğin nesli tehlike altında olduğu için Dünya Doğa Koruma Birliği’nin (IUCN) yayınladığı nesli tükenme tehlikesi altında olan türlerin kırmızı listesinde yer aldığının altını çizerek, şunları söyledi:
Kırmızı liste, en tehlikeli kategori demektir. Bu nedenle yaşam alanlarından biri olan ülkemiz, bu sözleşmeye imza koyarak bütün dünyaya korumayı taahhüt etmiştir. Taahhütlerini yerine getirmek üzere de bakanlık en önemli yaşam alanlarını korumaya almış ve adına ‘Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’ olarak adlandırarak buralarda avlanmayı ve diğer nesillerini tehlikeye atacak her türlü işlemleri yasaklamıştır.
Ancak sözleşme hükmüne aykırı olarak Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün ‘av turizmi’ adı altında bu türlerin öldürülmesinden para kazanmaya başladığını belirten Gündüz “Halen Mahkemesi devam eden av turizmi ihalesi ile belediye başkanlığında bile bulunmuş kişilere nesli tehlike altındaki türler katledilmektedir” ifadelerini kullandı.
Gündüz konuşmasının devamında “Av cinayettir, av vahşettir, bu vahşete ortak olmayacağız, seyirci kalmayacağız. Bizler bir an önce bu vahşetin durdurulmasına talep ediyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü bu ihaleyi toptan iptal etmeli ve uluslar arası sözleşmeleri ihlal suçu işlememelidir. Uluslar arası ihlaller sonrasında ülkeler prestij kaybetmekte ve cezai durumlar olmaktadır” dedi.