2023 KAHRAMANMARAŞ DEPREMİManşetTürkiye

Kırsaldaki hasar büyük: Ahırlar yıkıldı, hayvanlara verecek yem yok

0
Fotoğraf: Osman Türkman

6 Şubat’ta Kahramanmaraş‘ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Şanlıurfa, Gaziantep, Hatay, Diyarbakır, Kilis, Osmaniye ve Adana illerinde ağır can kaybına yol açarken, kent yaşamına büyük darbeler indirdi.

Ancak deprem, kentlerde olduğu kadar kırsalda da yıkıma yol açtı. Köylerde yaşayan vatandaşlar depremlerin yıkıcı etkileriyle boğuşurken, hem kendi hayatlarını, hem de hayvanlarının hayatlarını göz önünde bulunduruyor.

BirGün‘den Havva Gümüşkaya‘nın aktardığına göre, depremler bölge kırsalında da büyük tahribata yol açtı. 10 il üzerinde ciddi etkilere yol açan depremler 13 milyon kişinin hayatını etkiledi. Geç ulaşılan köylerde ise yurttaşlar kendilerini ve hayvanlarını kısıtlı olanaklarıyla enkaz altından çıkardı.

Ancak üreticiler, sağ kalan hayvanlarını yaşatmakta zorluk yaşıyor. Hatay, Maraş, Adıyaman ve Antep’in köylerindeki hasar çok daha büyük. Öte yandan bitkisel üretimin de yoğun olduğu afet bölgesinde gıda üretiminde ciddi bir krizden endişe ediliyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2022 yılı verilerine göre bölgede 2 milyon 49 bin büyükbaş, 9 milyon 105 bin civarı da küçükbaş hayvan bulunuyor. Toplamda 11 milyon 153 bin büyükbaş ve küçükbaş hayvan bulunuyor. Bu rakam ülkedeki toplam hayvan varlığının yüzde 15’ine denk geliyor.

Fotoğraf: Osman Türkman

Antep Damızlık Koyun Keçi Birliği Başkanı Osman Türkman, bölgede hem yurttaş için hem de hayvanlar için çadır ihtiyacı olduğunu söyledi. Antep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerine bağlı köylerde hasarın çok büyük olduğunu belirten Türkman, köylerdeki üreticileri ziyaret ettiğini belirtti.

“İlk gün insanlar can derdindeydi” diyen Türkman, ilk gün sahada kurtarma ekibinin olmadığını söyledi. İkinci günden sonra müdahale edilmeye başlandığını belirten Türkman şöyle konuştu:

Köylerde genelde tek katlı iki katlı evler olduğu için insanlar ölülerini çıkardı. Hemen hemen her köyde yıkım çok büyük. Can kayıpları çok fazla. Ama yavaş yavaş mevcut şartlara alışmaya başladılar.

Yıkılan bazı enkazlara dokunulamadığını anlatan Türkman, “330 hayvanın bulunduğu enkaza müdahale edilemiyordu. Hayvanların sesi geliyordu ama yıkıntı kaldırılamıyordu” dedi.

“Özellikle hem insanlar için hem de hayvanlar için yaşam alanı çadırlar lazım” diyen Türkman, hayvanlar için yem ihtiyacının hat safhada olduğunu belirtti: “Tarım İl Müdürlüğü çalışmalara başladı. Bazı bölgelere hayvan yemi gelmesi noktasında organizasyonlar başladı. Alan çok geniş olduğu için bir günde çözülmüyor.”

Küçük işletmeler sütü değerlendiremedi

Bölgedeki bir diğer soruna dikkat çeken Türkman, küçük işletmelerin sütleri değerlendirilemediğini belirterek “Yoğurt ve peyniri satacak hem market yok hem de tüketici yok. İmkânı olanlar gitti” dedi.

Köylerde hayvanı olanların terk edemediğini vurgulayan Türkman, ”Vatandaş hayvanını satılığa çıkarmış. Bir taraftan evi yıkılmış bir tarafta ahırı yıkılmış hayvana verecek yemi yok. İnsanlar hayvanlarını dahi satmaya düşünüyor. Hayvan yük oluyor. Zaten bir travma yaşıyor” şeklinde konuştu.

‘Terk etmemek için hayvanlarımız yaşamalı’

Hatay Antakya’da küçük aile çiftçiliği yapan Serbay Mansuroğlu, kentteki büyük yıkımın esas nedenlerinin yıllardır uygulanan politikalar olduğunu belirtti.

Mansuroğlu depremlerin ardından ilk gün yakınlarını kurtarmaya çalıştıklarını söyledi. Gelir kaynaklarının çiftçilik olduğunu söyleyen Mansuroğlu, söyle konuştu:

Gelirimiz kalabilmesi için, bu şehri terk etmemek için hayvanlarımızın hayatta kalması gerekiyor. Tarım Bakanlığı’nı, il müdürlüklerini arıyoruz ulaşmıyoruz. Çözeceğiz diyorlar. Bir hafta geçti plan yok ortada. Yem bekliyoruz. Küçük üreticiler yem bulmakta zorlanıyor. Yem depoları çökmüş durumda. Biz Bakanlığın peşinden koşuyoruz, ne yapacağımızı soruyoruz. Burayı terk mi edelim? Yoksa burada kalıp üreticiliğe devam mı edelim. Yem sorunu çözülürse sütü ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bu konuda dayanışma bekliyoruz.

Afetlerde zarar gören çiftçilere yapılacak yardımlar ‘Tabii Afetlerden Zarar Gören Çiftçilere Yapılacak Yardımlar Hakkında Kanun’u ile belirleniyor.

2090 sayılı kanun kapsamında zarar gören çiftçilere devlet tarafından kredi açılabileceği gibi karşılıksız mal veya para verilmesi, teknik yardım yapılması ya da tesislerinin onarım veya yenilenmesi projelerine projenin yüzde 70’ini aşmayacak tutarda destek verilmesi söz konusu olabilir.

You may also like

Comments

Comments are closed.