İstanbul’un orta yeri Beşiktaş’ta 425 farklı bitki türü

Fotoğraf: Burcu Y. Kabaalioğlu Beşiktaş'ın doğal türlerinden Ranunculus constantinapolitanus (DC)d'Urv. İstanbul Düğünçiçeği. Yer: Yıldız Parkı
Fotoğraf: Burcu Y. Kabaalioğlu
Beşiktaş’ın doğal türlerinden Ranunculus constantinapolitanus (DC)d’Urv. İstanbul Düğünçiçeği. Yer: Yıldız Parkı

İstanbul’un orta yeri Beşiktaş’ta 425 farklı bitki türü olduğunu düşünür müydünüz? Hem de bunların 274 tanesi tanesi doğal tür yani kendiliğinden yüzyıllardır, insan müdahalesi olmadan gelmiş, yetişmiş, yayılmış.

Beşiktaş, İstanbul’un en küçük semtlerinden biri olmasına rağmen, kent içindeki hareketin merkez noktalarından biri. Semt,  İstanbul’un hem önemli ulaşım yolları üstünde, hem de gün içi nüfusunu yaratan iş merkezlerini, üniversiteleri kapsıyor. Dolayısıyla Beşiktaş’ın, turisti, çalışanı, öğrencisi, günlük işleri için gelen-gideniyle günde ortalama 1 buçuk milyon kişiyi ağırladığı tahmin ediliyor.

Genç bilim insanı ve doğa korumacı Burcu Yağmur Kabaalioğlu, yüksek lisans tezi kapsamında bu kalabalık kentsel merkezin florası ile ilgili bir çalışma yaptı ve Beşiktaş’ta toplamda 425 tür bitki olduğunu belirledi. Bunların 274’ü doğal türlerden yani insan müdahalesi olmadan kendiliğinden o ortamda yetişen bitkilerden, 151’i de egzotik yani kendi doğal yaşam alanı dışında bu yere taşınmış türlerden oluşuyor. Beşiktaş gibi bir yerde bu kadar türün bulunuyor olması Kabaalioğlu’na göre iyiye işaret. Yine de bugün İstanbul’un en ‘yeşil’ ilçelerden biri olan Beşiktaş’ın ekolojik geçmişine bakıldığında bir takım kayıplar yaşandığını düşünüyor ve ekliyor:MS 2-3 yy’a ait ulaşabildiğimiz en eski kayıtlarda Beşiktaş için sık ormanlarla kaplı olduğu, Roma döneminde Ihlamur Deresi’nin oldukça geniş bir akarsu olduğu yazıyor.”

Burcu Yağmur Kabaalioğlu, 2010'da Hacettepe Üni. Biyoloji'den lisans, 2013'te Marmara Üni. Biyoloji'den Y.Lisans derecesini aldı. Doğasına, sakinliğine hayran olduğu Ankara'dan sonra İstanbul'a dönüp onun doğasıyla ilgili yüksek lisans yapmak istemiş.
Burcu Yağmur Kabaalioğlu, 2010’da Hacettepe Üni. Biyoloji’den lisans, 2013’te Marmara Üni. Biyoloji’den Y.Lisans derecesini aldı. Doğasına, sakinliğine hayran olduğu Ankara’dan sonra İstanbul’a dönüp onun doğasıyla ilgili yüksek lisans yapmak istemiş.

İlçe sınırları içindeki tüm alanı yıl boyunca düzenli olarak ziyaret ederek çiçeklenme mevsimine göre uygun bitki türlerinden örnek alıp herbaryum* yöntemiyle bitkileri bilimsel çalışma yapılacak hale getirerek tür teşhisini yaptığı çalışmasında Kabaalioğlu, tüm ilçeyi adım adım dolaşmasına rağmen insan eli değmemiş tek bir kamuya açık alan bulamadığını söylerken özellikle doğal bitki örtüsü açısından İstanbul’daki saklı cennetlerin korular, kasırlar, parklar, mezarlıklar olduğunu da ekledi; “Yıldız Parkı özellikle haftaiçi İstanbul’un kalabalığını unutturacak güzellikte. Konumu gereği çok kolay ulaşım sağlanabilen,  her mevsim ziyaret edilebilecek bir alan. Ihlamur Kasrı, Maçka Parkı, Abbasağa Parkı, Kuruçeşme Mezarlığı diğer alanlara göre daha çok doğal bitki türünü barındırıyor. Bunların dışında Robert Koleji arazisi, Boğaziçi Üniversitesi güney kampusu, özel korular büyük peyzaj düzenlemeleri yapılmadığı için doğal bitki türlerine kolaylıkla rastlanabilen alanlar”

Fotoğraf: Burcu Y. Kabaalioğlu Bellis perennis L.
Fotoğraf: Burcu Y. Kabaalioğlu Bellis perennis L. üzerinde yalancı beyazmelek (Pieris pseudorapae) Beşiktaş’ta doğal floranın üçte biri Asteraceae (papatyagiller), Poaceae (buğdaygiller), Fabaceae’dan (baklagiller) oluşuyor

Yüksek lisans tezi, Beşiktaş İlçesi’nin bitki türlerinin envanterinin çıkarılması yanında ilçenin ekolojik yapısı, bölgenin iklimi, ekonomik yapısı, tarihsel gelişimi, nüfus, turizm, sanayi potansiyeli, çevre sorunları vb konulara dair verileri da kapsıyor. Kentsel nüfusun hızla artması, kentsel alanların hızla ve sorumsuzca yayılması belediyelere yeni sorumluluklar veriyor, Kabaalioğlu’nun belirttiği gibi “Kentler hem doğal yaşam ortamlarını korumalı ve sürdürmeli, hem de kentliye yaşanabilir çevreler sunarken dinlenip zevk alabileceği ortamlar oluşturmalı. Bu da ancak kentsel ekolojinin ilkelerinin planlamaya girmesiyle mümkün”

(Özlem Katısöz/ Yeşil Gazete)

*Herbaryum yöntemi: Bitkilerin çiçeklenme zamanları türden türe değişebilir. Teşhis aşamasında dikkat edilen unsurlar kimi bitkide çiçek detayları iken bir diğerinde meyve olabilir. Dolayısıyla uygun koşullarda toplanan örneklerin kağıtlar arasında kurutulup (günlük olarak nemlenen kağıtlar değiştirilir ki örnek bozulmasın) daha sonra herbaryumda saklanabilmesi için kartonlara yapıştırılıp teşhisini gerçekleştirmek gerekir. 

 

Özlem Katısöz
Özlem Katısöz

ODTÜ’de şehir planlama okudu. Üzerine bölge planlamada yüksek lisansa başlamıştı ki bu işlerin yurt dışında daha kolay olacağına karar verip İngiltere’ye gitti ve Yerel Kalkınma ile ilgili çalıştı. Bu sırada aldığı Sürdürülebilirlik dersi hayatının geri kalanı için ilham kaynağı oldu ve doğa koruma, çevre ile ilgili işlerde çalışmaya karar verdi. 2013’ten beri Yeşil Gazete için gönüllü çevirmenlik ve gönüllü muhabirlik yapıyor. Kalkınma, kentleşme, kurumsal sosyal sorumluluk, kadın meselesi, doğa koruma konularında okumayı, yazmayı seviyor

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

AB için ‘küresel net sıfır’ yarışında Çin ve ABD hakimiyeti uyarısı

Uzmanlar, AB ülkeleri 2023'te net sıfır yatırımlarını artırsa da Çin ve ABD rekabetine yenilmemesi için Temiz Sanayi Anlaşması'nın önemine vurgu yapıyor.

Ümraniye barınağında vahşet: Görüntü alan gönüllülere bıçak çekildi

Hekimbaşı Barınağı'na giden hak savunucuları çok sayıda ölü kedi, hasta ve dışkısı içinde yaşayan hayvan buldu. Bir kişi gönüllülere bıçak çekti, barınak 'izinsiz görüntü alanlara yasal işlem başlatacağız' dedi.

BİFED’de büyük ödül yerlilerin mücadelesini anlatan Twice Colonized’ın

11. Bozcaada Ekolojik Belgesel Festivali'nde ödüller sahiplerini buldu. İlk kez mansiyon ve müzik ödülleri verilen festivalde Açık Radyo ve Gebze'de katledilen hayvanlar unutulmadı.

‘İklim krizi Helena ve Milton kasırgalarında hasarı büyüttü, etkisi yıllarca sürecek’

Araştırmacılar, Florida'daki kasırgalar dolayısıyla ortaya çıkan ekonomik kayıplara iklim değişikliğinin katkısını tahmin etti; eylemsizliğin yıkıcı maliyetini ortaya koydu. 

‘Erkeklikle’ zehirlenmiş erkeklere bir arınma kılavuzu- Kürşat Kızıltuğ

Justin Baldoni, 'Erkeklikle Zehirlenmiş Erkekler'de 'yeterince erkek olma' endişesinin biçimlendirdiği kendi erkeklik krizini reddetme ve dönüşüm sürecini anlatıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR