Fotoğraf: Euronews / EBU
İspanya‘nın batık köyü Sant Romà de Sau‘daki bir kilise, gölet sularının çekilmesi sonrası yeniden ortaya çıktı.
60 yıl önce Barselona şehrine su sağlayan Sau göletini oluşturmak için sular altında kalan kilisenin üç katlı kulesinin sadece üst kısmı genellikle su yüzeyine çıkıyordu.
Euronews‘in aktardığına göre, 11. yüzyıldan kalma bina, kuru topraklarda sağlam bir şekilde duruyor ve ‘kuraklık turistlerinin’ ilgisini çekmeye başladı.
Göleti sık sık ziyaret eden Sergio Iberico, “Su seviyesinin bu kadar düşmüş olması inanılmaz. Burada kürek çektiğimi ve su seviyesinin kilise kulesinin penceresinde olduğunu hatırlıyorum” diyor.
Sau göletindeki mevcut su seviyeleri kapasitenin sadece yüzde 6’sında. Geçen yıl bu zamanlarda ise su seviyesi yüzde 19 civarındaydı ve Ocak ayı ortalaması genellikle yüzde 90’ın üzerindeydi.
Göletin yakınında yaşayan Antonio Rodriguez, düşen su seviyelerinin kendisi ve ailesinin endişelenmesine neden olduğunu ifade etti ve ekledi:
Su tükeniyor. Su kullanımımı zaten kısıtlıyorum, sadece gerekli olanı kullanıyorum ama suyumuz tükeniyor.”
Sant Romà de Sau’daki kilise, ülkenin karşı karşıya olduğu daha büyük bir kuraklık acil durumunun sadece bir işareti.
İspanya’nın uzun süreli kuraklıktan en çok etkilenen bölgeleri, her ikisi de önemli tarım ve gıda üretim alanları olan Endülüs ve Katalonya.
Katalonya’da kuraklık üç yıldır devam ediyor ve bölgenin su kaynaklarının sadece yüzde 17’si kalmış durumda. Bu rakamın yüzde 16’ya düşmesi halinde Katalonya hükümetinin olağanüstü hal ilan etmesi ve hanelerin su kullanımına daha sıkı kısıtlamalar getirmesi gerekecek.
Su faturaları şimdiden arttı ve tarım için su kullanımı kısıtlandı. Parklar artık sulanmıyor, fıskiyeler kurudu ve özel yüzme havuzlarının doldurulmasına izin verilmiyor.
Bölgedeki bazı spor salonları yüzme havuzlarını kullanmak için ek ücret talep etmeye başladı, bazıları ise tamamen kapattı.
Kuraklığın etkisi ülke genelinde meyve, sebze ve zeytinyağı fiyatlarındaki artışa da yansıyor. Özellikle zeytinyağının fiyatı geçen yıla kıyasla yüzde 50’den fazla artarak rekor seviyeye ulaştı. Birçok İspanyol mağazası şişelere güvenlik etiketi koymaya başladı.
Barselona aynı zamanda yakındaki Akdeniz‘den tatlı su üreten Avrupa‘nın en büyük tuzdan arındırma tesisine de ev sahipliği yapıyor.
Tesisin sözcüsü Laia Hernandez Lloret, tesis olmasaydı bölgede en az altı ay önce sıkı su kısıtlamaları ve olağanüstü hal uygulanıyor olacağını vurgularken, milyonlarca turist ve Barselona sakininin yeterli suya sahip olamayacağını ifade ediyor.
Şu anda tam kapasiteyle çalıştıklarını ve daha fazla suyu tuzdan arındıramayacaklarını belirten Llobregat tesisinin müdürü Carlos Miguel şu açıklamada bulundu:
100 litre tuzlu sudan 45 litre tatlı su elde ediyoruz. Şu anda bu tuzdan arındırma tesisi Barselona’nın ihtiyacı olan tatlı suyun yaklaşık yüzde 20’sini üretiyor.”
Deniz suyunu tatlı suya dönüştürmenin tek başına İspanya’nın kuraklık sorununu çözmesi pek mümkün değil.
Çok yavaş, pahalı ve çok fazla enerji tüketiyor. Bu enerji yenilenebilir kaynaklardan gelmediği sürece, tuzdan arındırmanın neden olduğu kirlilik de su kıtlığına katkıda bulunan iklim değişikliğini hızlandıracak.
Yine de sorun devam ederken İspanya, en çok etkilenen Endülüs ve Katalonya bölgelerinde iki yeni tuzdan arındırma tesisi planlıyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…