İklim KriziManşet

‘İklim krizi sarayda farklı kulübede farklı yaşanıyor’

0

İzmir’de düzenlenen İklim Değişikliği Kent ve Sağlık Sempozyumu’nda, iklim krizinin yaşamımıza ve sağlığa etkileri ile yerel yönetimler tarafından uygulanabilecek adımlar masaya yatırıldı. Konak Belediyesi ve TMMOB Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İzmir Şubesi tarafından düzenlenen sempozyumda konusunda uzman bilim insanları ve uzmanlar tarafından sunumlar yapıldı.

ETHA’nın aktardığı habere göre Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi’nden iklim ve doğa bilimci Prof. Dr. Levent Kurnaz, iklim değişikliğinin kıyı kentleri üzerindeki etkilerine ilişkin sunum yaptı. Yüzyılın sonunda Şubat ayının 30 derece olacağını söyleyen Kurnaz, son yıllarda yaşanan afetlere dikkat çekti.

Kurnaz: İzmir’de deniz 80 metre yükselecek

“Buzulların erimesiyle Hollanda, Danimarka ve Venedik olmayacak, İzmir’de deniz seviyesi 80 metre yükselecek” diyen Kurnaz, her fırtına ile deniz seviyesinin 2 parmak yükseleceğini ve İzmir’in yavaş yavaş sular altında kalacağını sözlerine ekledi. Venedik örneğini veren Kurnaz, alınacak önlemlere dikkat çekerek, “Şimdiden bunun için yatırım yapılmalı, yoksa bu yüzyılın sonunda deniz seviyesindeki yükseliş İzmir’i bitirir” dedi.

Fotoğraf: Konak Belediyesi

Balta: İklim krizi sarayda farklı kulübede farklı

Yerküre Yerel Çalışmalar Kooperatifi’nden sosyolog ve siyaset bilimci Dr. Ecehan Balta da sunumunda, iklim krizinin insanlar ve hükümetler için kaçınılmaz bir noktaya geldiğini belirtti. Ekoloji mücadelesinin tarihini aktaran Balta şunları söyledi:

İklim değişikliğine iklim adaleti açısından bakmazsak iklim sorununu bir bütün olarak insanlığın faydası açısından çözemeyiz. Ekonomik kriz gibi iklim krizi de sarayda farklı kulübede farklı yaşanıyor. Küresel ısınmaya bağlı olarak tarım sezonu azaldı ve bu yoksulları etkiliyor. Sıcak hava sorununda da en çok yaşlılar, çocuklar ve kadınlar ölüyor. Seller ise yoksulları zenginlere göre 3.5 kat daha fazla etkiliyor.

Soysal: Ülkeler arası eşitsizlikler derinleşiyor

Küresel iklim krizinin temelinde kapitalist üretim ve tüketim ilişkilerin yattığına dikkat çeken İzmir Tabip Odası Çevre Komisyonu Başkanı Dr. Ahmet Soysal ise sistem tartışılmadan iklim krizinin sorununun çözülemeyeceğini vurguladı.Soysal, krizin faturasının emisyon artışındahiçbir suçu olmayan ülkelerin ödemesinin ülkeler arasındaki eşitsizliği arttıracağını söyledi.

‘Hastalıklar artacak’

Küresel iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerinde doğrudan ve dolaylı etkilerine dikkat çeken Soysal, seragazı artışlarının göçler, bölgesel karışıklıklar ve mental sorunlar gibi çevresel çöküşleri getirdiğine; yiyecek ve su kıtlığı ile birlikte beslenme bozuklukları ve ishalli hastalıklar ortaya çıkacağına dikkat çekti.

Deniz seviyesinin yükselmesi ile birlikte de su kalitesindeki düşüşün kolera gibi hastalıklar ile alerjenlerde artışın solunum yolu hastalıkları doğuracağını sözlerine ekleyen Soysal, çocuklar, yaşlılar, hamileler ve engellilerin; kötü ev, iş ve çevre koşullarında bulunanların; açık ortamlarda çalışanların; depresyon, kardiyovasküler ve serebrovasküler gibi hastalıkları olanların risk altında olduğuna dikkat çekti.

Hükümetin yeterli adımları atmadığını ve yeni kömür santrali projelerine imza attığını söyleyen belirten Soysal “Özellikle meslek örgütlerinin, sivil toplum örgütlerinin, akademinin bu konuda toplumla bütünleşmesi ve hükümet üzerinde siyasi baskı oluşturması kaçınılmaz” dedi.

 

More in İklim Krizi

You may also like

Comments

Comments are closed.