ManşetEmekSağlıkTürkiye

Hekimler bayramda Büyük G(ö)rev’de: Emeğimizin en değersiz hale getirildiği dönemdeyiz

0
Fotoğraf: TTB

Bugün 14 Mart Tıp Bayramı. Ancak bugün bayram kutlamalarıyla değil, hekimlerin g(ö)reviyle geçecek. Hekimler uzun zamandır, emeklerinin karşılığında insani çalışma koşulları için protestolar gerçekleştiriyor, g(ö)revler yapıyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu “Gidiyorlarsa gitsinler. Biz de üniversiteyi yeni bitiren doktorları buralarda istihdam ederiz” sözleri yankı uyandırmış, hekimler sosyal medya hesapları üzerinden açıklamaya tepkilerini göstermişlerdi. Özellikle Erdoğan’ın bu sözlerinin ardından hekimler çalışma koşullarına dikkat çekerek “Sıkıntılarımız maaşa indirgenemez” yönünde açıklamalarda bulunmuşlardı.

Bugün ise hekimler bayramlarını g(ö)revde geçirecekler. Türk Tabipler Birliği (TTB) tarafından yapılan açıklamada “Bugünü bayram tadında geçirmemiz gerekirken; ne yazık ki yine emeğimiz için, sağlığımız için alanlarda olmak, g(ö)rev’de olmak düştü bizlere… Hastanelerimize sahip çıkmak için, toplum sağlığına sahip çıkmak için, emeğimize sahip çıkmak için g(ö)rev’deyiz. Yani sizlerin, bizlerin, çocuklarımızın sağlığı için… Sağlıklı bir gelecek için” ifadeleri kullanıldı.

Fotoğraf: TTB

Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi tarafından yapılan açıklamada, “Salgında toplum bir kez daha gördü ki: Fedakârca çalışan hekimler, sağlık çalışanları olmasaydı bugün çok daha fazla insanımız hastalanacak, çok daha fazla insanımız kaybedilecekti. Bizlere “Giderlerse gitsinler” diyenler salgında hastalanan, yaşamını yitiren meslektaşlarımıza dahi saygı duymayanlardır” denildi. Açıklamada şu sözlere yer verildi:

“Bilinmelidir ki biz bunca emeği ve çabayı, birileri hastaneleri özelleştirsin, zenginleri daha da zengin etsin diye değil; topluma karşı sorumluluğumuz için gösterdik, gösteriyoruz. Ancak bu çabalarımızın karşılığı artık daha fazla; yoksulluk sınırının bile altında maaşlarla çalıştırılmak, şiddete uğramak, kötü eğitim, kötü çalışma koşulları, emeklilik ve gelecek kaygısı da olmamalı.”

‘Emeğimizin en değersiz hale getirildiği dönemdeyiz’

Gelinen noktada sağlık sisteminin artık tıkandığının herkes tarafından görüldüğünün belirtiltildiği açıklamada TTB “Toplumun sağlığı her geçen gün daha kötüye gitmekte, sağlığa ulaşım ise güçleşmektedir. Sağlık sistemi sürdürülemez durumdayken; bizler sağlıkta şiddet ve malpraktis tehdidi altında, düşük ücretlerle ve ağır iş yüküyle çalışmak zorunda kalmaktayız. Meslek onurumuzun ve emeğimizin en değersiz hale getirildiği dönemdeyiz” ifadelerine yer verdi.

Ekim 2021’den bu yana süren “Emek Bizim Söz Bizim” eylemleriyle çalışma koşullarını, ekonomik haklarını, sağlıkta şiddet ve toplumun sağlık hakkı için beyaz eylemler ve G(ö)REV’lerle sorunlarını dile getiren hekimler bugün ve yarın ’Büyük G(ö)rev’de olacaklar.

’Büyük G(ö)rev’e ilişkin TTB tarafından yapılan açıklamada “Bizleri duymazdan gelenlere sesimizi bir kez daha, çok daha güçlü duyuracağız denildi.

‘Sağlık mücadelesinde yan yanayız’

14 ve 15 Mart günlerinde, her g(ö)rev etkinliğinde olduğu gibi, acil hastalar, diyaliz hastaları, acil gebeler, yoğun bakım hastaları ve kanser hastalarının bakımının aksatılmayacağını da duyuran TTB, aynı zamanda COVID-19 veya COVID-19 şüphesiyle sağlık kurum ve kuruluşlarına yapılacak başvuruların geri çevrilmeyeceğini, poliklinik ve klinik tedavilerine devam edileceğini bildirdi. Açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi:

“Biliyoruz ki toplumun sağlığı; ancak bizim sağlığımız ile mümkün olabilecektir. Bu yüzden 14 Mart Tıp Bayramı’nda ve 15 Mart tarihinde belirttiğimiz hususlar dışında sağlık kurum ve kuruluşlarına lütfen başvurmayın. Sağlık hakkı mücadelemizde bizleri yalnız bırakmayın. Taleplerimiz sizin için, bizim için, hepimiz için… Sağlık mücadelesinde yan yanayız.”

Fotoğraf: TTB

Sağlık Bakanı Koca’dan hekimlere mektup

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 14 Mart Tıp Bayramı öncesinde hekimlere ve sağlık hizmeti çatısı altında birleşen 39 meslek grubundaki çalışanlara yazdığı mektupta, “Devletimizin sizler için en iyisini yapma kararlılığından emin olun” demişti.

Pandemi sürecine değinen Sağlık Bakanı Koca, “Zor zamanlarda hekimlik yapan ve bir taraftan mesleğinin gereklerini yerine getirmeye çalışırken öte yandan hekimlik hizmetinin daha iyi şartlarda yapılabilmesi için düşünen bütün arkadaşlarıma içten selam ve saygılarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı ve ekledi:

“Bu dönemde, meslek grubu olarak, en ağır fedakarlıkları gösteren, toplumların da hayranlığını ve saygısını kazanan kesim bizler olduk. Pandemi, hekimlerin, tüm sağlık çalışanlarının ölümle hayat arasındaki o sınır çizgisinde, insandan yana eşsiz bir çaba sarf ettiğini gözle görünür kıldı. Bizleri ve eşsiz tıp mesleğini yücelten performansı sağlık çalışanları olarak hep birlikte gösterdik.”

“Bugün hekimliğin saygınlık kaybına uğradığını hocalarımızdan tıbbiye öğrencilerine kadar çoğu kişi ifade ediyor” diyen Koca, mektuba şöyle devam etti:

“Fakat unutulmamalı: Tarihi insanlık kadar eski olan tıp ve toplumun halen nadide insanı olan hekim, temelde değer kaybına uğramış olmadığı için bu saygınlık kaybı geçicidir. Hayatla ölüm, hastalıkla sağlık arasında sıkışan bir insan, hekimine ve tıp bilimine gerekli saygıyı gösterecektir.”

Fotoğraf: TTB

‘Devletimizin sizler için en iyisini yapma kararlılığından emin olun’

“Hekimlik bize, sadece tahsil yoluyla toplum içinde statü sağlayan mesleklerden biridir. Biridir diyorum ama bir ikincisini bilmediğimi de itiraf etmeliyim. Bu statü bizleri bazı teamüllerle sınırlar. Örneğin, haklarımız, taleplerimiz konusunda geliştireceğimiz dilin, tutumdaki üslubun mesleğin doğasıyla örtüşmesi gerekir” ifadelerini kaleme aldığı mektupta Fahrettin Koca, şunları aktardı:

“İhmal edilen hastanın, tarafları kimler olursa olsun, çözüm aranan sorun sebebiyle nesneleştirilmiş ve üzerinden mesaj verilen kişi konumuna düşürüldüğünü herkes bilir. Hasta da bilir. Biz, hekimler olarak, hastanın bu şekilde aracı kılınmasından kaçınmalıyız. Bir meslektaşınız olarak görüşüm budur.”

Hekimlerin çalışma koşullarının zorluğuna da değinen Fahrettin Koca, son olarak şu ifadeleri kullandı:

“Mevcut koşullarda ülkemizde hekimlik yapmanın zor tarafları olduğunu biliyorum. Sorunların, aşılması zor değil, aşılması kolay sorunlar olduğuna, gerekli emeğin sarf edildiğine inanmanızı istiyorum. Temel amaçlarımız, ekonomik açıdan adil bir düzenleme, malpraktis davalarının hekimlere tehdit olmaktan çıkarılması, artan şiddet olaylarına karşı caydırıcılığı daha yüksek bir yasal çerçeve ve emeklilikte hekimlerin yargı mensuplarına benzer haklara sahip olabilmeleridir. Devletimizin sizler için en iyisini yapma kararlılığından emin olun.”

Hekimler Kadıköy’de eylem yaptı

Hekimler dün de TTB öncülüğünde Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Kadıköy’deki Beşiktaş İskelesi’ne yürüyerek “Büyük Beyaz Buluşma” eylemi düzenledi. Eylemde “Hiçbir yere gitmiyoruz, hakkımız olanı alacağız” denildi.

Hekimler ne talep ediyor?

Hekimlerin 14 Mart Tıp Bayramı’ndan önce açıkladığı 10 acil talep şöyleydi:

  1. TTB’nin önerdiği “Sağlıkta Şiddet Yasası” acilen yasalaşmalı; cezalar tutuksuz yargılanma ve “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” düzenlemelerinin uygulandığı sınırların üzerine çıkarılmalıdır.
  2. Kamu hastanelerinde göreve yeni başlayan pratisyen ve asistan hekimler için temel ücret (maaş+sabit ek ödeme) yoksulluk sınırının en az iki katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının en az iki buçuk katı olmalı; sabit ek ödemeler genel bütçeden karşılanmalıdır.
  3. Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerin sosyal güvenlik primleri “prim ödeme tavanı” üzerinden çalıştıkları kurumlar tarafından ödenmeli; ücretleri en az yoksulluk sınırının iki buçuk katı olmalıdır.
  4. Aile hekimi maaşları en az yoksulluk sınırının iki katına yükseltilmeli; tüm ASM binaları kamu tarafından inşa edilmeli, aynı standartlarda donanımı kamu tarafından sağlanmalı, bütün giderleri Sağlık Bakanlığı’nca karşılanmalı; Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği geri çekilmelidir.
  5. OSGB‘lerde çalışan işyeri hekimlerinin ücretleri Türk Tabipleri Birliği’nin belirlediği asgari ücret üzerinden ödenmelidir.
  6. Emekli SandığıSSK, BAĞ-KUR farkı gözetilmeksizin bütün emekli hekim maaşları (25 yılda emeklilik baz alınarak) pratisyen hekimler için asgari 15 bin TL, uzman hekimler için asgari 18 bin TL’ye çıkarılmalıdır.
  7. Çalışma ortamlarımız ve koşullarımız iyileştirilmeli, başta asistanlar olmak üzere bütün hekimlere nöbet ücreti kesilmeden nöbet ertesi izin hakkı tanınmalı, intörn hekim ücretleri en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.
  8. COVID-19 “illiyet bağı” aranmaksızın meslek hastalığı sayılmalı, pandemide çalışılan her yıl için 120 gün yıpranma payı uygulanmalı, hekimler için ek gösterge 7 bin 200 olmalıdır.
  9. Sağlık sistemi ve kurumsal sorunlar kaynaklı malpraktis davaları ile hekimleri ödeyemeyecekleri tazminatlara mahkûm eden uygulamaların önlenmesi için yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
  10. Hekimleri de hastaları da mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, hasta randevuları her hastaya en az 20 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir.

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.