Sivil Toplum

Greenpeace kırkını devirdi

0

Uluslararası çevre örgütü Greenpeace dünyanın her tarafındaki Greenpeace ofislerinin web sayfalarında organizasyonun kırkıncı kuruluş yılını kutluyor.

1971 yılında ABD’nin nükleer denemelerini pasifist bir ruhla protesto etmek ve durdurmak için Kanada’nın Vancouver kentinden yelken açan bir gurup ekolojist ve barış aktivisti tarafından tohumları atılan organizasyonun şu anda dünyanın 41 ülke ve bölgesinde yerel ve bölgesel ofisleri bulunuyor. Greenpeace diğer uluslarası çevre STKları gibi raporlar hazırlamak ve lobi faaliyetlerinin yanı sıra şiddetsiz doğrudan eylemler yaparak ekolojik yıkım ve kaynaklarına dikkat çekiyor ve kamuoyu vicdanını harekete geçirmeye çalışıyor.

Türkiye’de ilk şiddetsiz doğrudan eylemini 1993 senesinde gerçekleştiren Greenpeace, faaliyetlerini Türkiye, Lübnan ve İsrail’i kapsayan Greenpeace Akdeniz olarak yürütüyor. Ulusalcı çevrelerce uluslarası bir örgütün parçası olduğu için sık sık hücuma uğrayan Greenpeace, dünya çapında 3 milyona yakın destekçisinin olduğu gibi, Türkiye’de de 25 bin civarında bireysel destekçisinin maddi desteğiyle bağımsızlığını koruyor ve şu anda iklim değişikliği, enerji ve denizlerin geleceği konularında kampanyalar yürütüyor. Ekolojistler arasından başka sesler ise organizasyonu bütüncül bir ajanda sunmamanın yanı sıra aşırı profesyoelleşme ve ana hat medyanın dikkatini kaçırmama kaygısıyla ana hat değerlere teslim olmakla suçluyor, ancak organizasyonun profesyonel çalışma usulü, kabul görecek çözüm sunar dil arayışı ve geniş erişiminin sağladığı faydayı taktir edenler de yadsınmayacak kadar çok.

Greenpeace Uluslarası’nın genel direktörü Kumi Naidoo 40. kuruluş yıldönümü için hazırladığı mesajda artık gezegen olarak başta iklim değişikliği olmak üzere ekolojik, ekonomik ve demokratik krizlerle bir mükemmel fırtına ile karşı karşıya olduğumuzu söyledi ve bunun siyasetçilerin çözüm için cesaret göstermesini vatandaşların da onları sorumlu tutmasını gerektirdiğini vurguladı. Naidoo’nun mesajında bir diğer vurgu ise sivil toplumun işbirliği içinde, koalisyon halinde bir çözüme yönelik çalışması üzerine, ve organizasyon mesajın tonuyla geleceğe dair karamsar değil umutlu bir tablo çizmek istiyor. Kırkıncı yıl kutlamalarında dikkati çeken diğer bir nokta ise şiddetsizlik ve bağımsızlık vurgusunun yanında yaratıcılık vurgusunun da öne çıkarılmış olması.

(Yeşil Gazete)

More in Sivil Toplum

You may also like

Comments

Comments are closed.