Manşetİfade ÖzgürlüğüTürkiye

Gezi Davası’nda Osman Kavala’ya yine tahliye çıkmadı: Bir sonraki duruşma 22 Nisan’da

0

Gezi Davası‘nda Savcılığın 4 Mart’ta Osman Kavala ile Ayşe Mücella Yapıcı için ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulunduğu mütalaanın ardından ilk duruşma görüldü. Tevsii tahkikat (soruşturmanın genişletilmesi) talebini reddeden mahkeme, sanık ve müdafiilere ‘son kez’ savunma süresi vererek duruşmayı 22 Nisan’a erteledi. Osman Kavala’nın tutukluluğuna devam kararı verildi.

Savcılık, Kavala ve Yapıcı için TCK’nin 312. maddesindeki “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemişti.

“Darbeye teşebbüse yardım” suçuyla  20 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay ve avukatları duruşmaya katıldı. Duruşma öncesi Taksim Dayanışması Çağlayan Adliyesi‘nin önünde basın açıklaması yaptı. Pek çok muhalefet partili milletvekili ve sivil toplum kuruluşu da davayı izledi. Üç duruşmadır davaya katılmayan Osman Kavala da tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile katıldı.

Bu hukuk değil, bu siyaset

Usul ile ilgili beyanda bulunan Can Atalay, şu ifadeleri kullandı:

” Biz ısrar etmeseydik heyetiniz bozmaya ilişkin beyanımızı bile almayacaktı. Bozmaya ilişkin beyanlarımızı ısrarla ‘savunma’ diyerek aldınız. Yargılama faaliyeti olarak ne yaptınız? Çarşı davasıyla ilgili kurduğunuz ara karar, adli tıpa yazdığınız yazı, bozmaya ilişkin beyanlarımızın alınması, Kavala’nın tutukluluk durumuna ilişkin olarak avukatların beyanı… Sadece bunları yaptınız.Biz bu yargılamayı uzatmıyoruz. Önceki duruşmada bize yurtdışına çıkış yasağının konulmamasını “ahlaksız teklif” olarak nitelemiştim. Bunun manası “Gidin, elimizi rahatlatın, hızlıca karara gidelim” demekti. Biz bunu elimizin tersiyle iteriz. İnsan utanacağı hiçbir şey yapmamalı. Biz çiğ yemedik, o yüzden karnımız ağrımıyor.”

‘Ortada delil yok, akla ziyan komplo teorileri var’

Can Atalay “İddianamenizde iddialar sıralanmış ama bunlarla ilgili usulü işlemler tamamlanmadan nasıl mütalaa aldınız, biz nasıl savunma vereceğiz?” şeklinde bir soru yöneltti ve ekledi:

“Biz Gezi’yi savunduk, savunmaya devam edeceğiz. 2014’te kulağımıza ulaştırılan duyumlara rağmen bu ülkeden gitmedik. Kovuşturma aşamasında da bizimle ilgili yurt dışı yasağı konulmamasına rağmen gitmedik.”

Atalay, “Bir düğmeye basıldı, Gezi davasının beraat kararı bozuldu. Bir düğmeye basıldı Çarşı davasının beraat kararı bozuldu. Yine bir anda düğmeye basıldı, esas hakkında mütalaa geldi” dedi. Can Atalay sözlerine şöyle devam etti:

“Mütalaanın 6. sayfasında bahsedilen beş DVD’yi kim gördü, kim inceledi? Bu görüntüleri kim kaydetmiş? Bu görüntüler hangi hukuki dayanak ile elde edilmiş de biz ona delil diyoruz? Bu dijital delillere sonradan müdahale olup olmadığına baktınız mı?”

Davanın hukukla değil siyasetle ilgili olduğunu belirten Can Atalay şu ifadeleri kullandı:

“Bakın bizimle ilgili 20 yıla kadar, Kavala ve Mücella ile ilgili ağırlaştırılmış müebbet diyorsanız. Bu hukuk değil, bu siyaset. Fethullahçı savcı başlatıyor soruşturmayı, imzasız rapora dayandırarak. Savcılık, deliller konusunda, üstleniyor. Nasıl üstlenirsiniz? Biz suç işlemedik dedik, her yerde. Nerede bunun beyanları?”

İstinaf kararı gerekleri yerine getirilmeden nasıl hükme gidiyorsunuz? ” diye soran Atalay “Cumhurbaşkanı Erdoğan dokuz yıldır ne zaman canı sıkılsa Gezi diyor, Gezi’deki dava diyor. Bu dosyadan ceza çıkmak durumunda. Geçtiğimiz hafta çıkan haberlerde Beştepe‘de bu davayla ilgili toplantı yapıldığı Adalet Bakanı Gül‘ün fikri kabul edilmediği için istifa ettiğini biliyoruz. Bunu tekzip edemediler. İçişleri Bakanı açıklama yaptı. Heyetiniz, Soylu hakkında suç duyurusunda bulunacak mı? Yargılamayı etkilemenin daha bariz bir örneği yok. Eğer bu talebimi reddederseniz karar tümüyle politik olacaktır” dedi.

Doğrudan karara gitmeye çalışıyorsunuz

Osman Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar ise şunları söyledi:

“Sanık ifadelerini tekrar ettirdiniz, başka hiçbir şey yapmadınız, işin esasına girmediniz. Doğrudan karara gitme amacındasınız. Müvekkilim usul hükümleri karşısında yalpalan bir mahkeme karşısında dört yıldan fazladır tutuklu. Hiçbir davada olmayan bir şeyle karşı karşıyayız. Savcılık olmasına rağmen bakanlar bu davaya müdahil oluyor. 700 kişi ‘müştekiyiz’ diyor, bunların biri dahi mahkemeye getirilmiyor. Durum buyken karara gitmek doğru değil.”

Ali Hakan Altınay‘ın avukatı Tora Pekin, “Dosyaya getirilen ve tartışılan hiçbir delil yok, delillerin toplanması taleplerini reddetiniz. Bir tek delilin konuşulmadığı dosyada karara gidilmesi hakkında ne düşünürsünüz?” diye sorarak AİHM‘in Türkiye‘ye dosyanın kapsamlı olması gerekçesiyle savunma için toplamda altı ay süre verdiğini hatırlattı ve esas hakkında savunma için süre talep etti.

C.Atalay, M.Yapıcı, T.Kahraman‘ın avukatı Evren İşler “Hem iddianamenin hem de esas hakkında mütalaanın dayanağı olan tapelerle ilgili sorunlar var. Kesintiler olan tapelerin kararları ve ses kayıtları yok. Bunlar olmadan işlem yapılması mümkün değil. Ne yaparsanız yapın, nasıl kıymetlendirirseniz kıymetlendirin bu kararlar hukuka uygun hale gelmeyecek. Kararların ve ses kayıtlarının dosyaya getirilmesini istiyoruz” dedi.

İşler, “Yine ses kayıtlarının tümünün dosyaya konulmasını talep ediyoruz. Yine başbakanlıktaki toplantıya katılan Bülent Arınç da dahil bütün isimlerin tanık olarak dinlenmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Ben avukatı olarak bilmiyorum siz nereden anladınız?’

Çiğdem Mater‘in avukatı Hürrem Sönmez “Mütalaada ‘anlaşılmıştır’ ile biten cümleler var. Müvekkilim ile ilgili ‘Gezi kalkışmasının başarısız olması sonucu belgeselin yarım kaldığı anlaşılmıştır’ denilmiş. Ben avukatı olarak neden çekmediğini bilmiyorum. Siz nereden anladınız?” diye sordu.

Ses kayıtlarının eksik olduğunu söyleyen avukat Aslı Kazan, bu yolla çarpıtma yapıldığını belirtti. Kazan ses kaydını dinletmek istedi, mahkeme başkanı kabul etmedi.

‘Üç hakim Fethullahçı yapıya mensup’

Yiğit Aksakoğlu‘nun avukatı Aslı Kazan, soruşturma dosyasında imzası bulunan üç hakimin Fethullahçı yapıya mensup olduğunu hatırlattı.

Kavala: Suçlama tamamen hukuk dışı

Osman Kavala ise Gezi davasından beraat ettikten sonra iki suçlamadan yargılandığına değinerek “Özellikle ‘casusluk’ suçlamasına dair ne ortada temin edilmiş bir bilgi var, ne de iddia makamı bu bilginin ne olduğunun araştırılmasına dair bir çaba. Casusluk suçundan tutuklanmış olduğumun hukuksuz olduğu aleni hale gelmiştir. Henry Jack Barkey, ile görüşmelerle ilgili herhangi bir somut bilgi ve belge de konmadı dosyaya. Bu görüşmeler sadece birbirine yakın baz istasyonundan gelen sinyale dayanıyordu. Casusluk suçlamasının kurucu unsurunun var olmadığını, bu husus var olmadan böyle bir suçlama yapılması tamamen hukuk dışıdır” dedi.

Yargılananlardan Mine Özerden ise “Tevsii tahkikat talebimiz var. Daha önce yazılı olarak da bildirdik ama reddettiniz. Bu kararınızdan dönmenizi talep ediyorum. 61. hükümetin mağdur olarak belirtilen üyelerinin tanık olarak dinlenmesini istiyorum” şeklinde konuştu.

‘Kavala kanunları’

Kavala’nın avukatı Deniz Tolga Aytöre ise “Siz neye devam istiyorsunuz, hiç yer vermediğiniz 328’den tutuklanmasını mı istiyorsunuz? İddia makamı ne istiyor, hala anlamış değilim. 328. maddenin tüm usurlarının oluştuğunu söylüyorsunuz. Biz iki yıldır yargılanıyoruz bundan. Şimdi 328 yok, nereye gitti…” dedi. Aytöre şu ifadeleri kullandı:

“Kavala kanunlarında gelinen son nokta. Bu suçlama hiçbir suçun unsuru olamaz. Bu yargılama siyasi baskı altında yapıldığı için güvenmiyoruz. Siyasi bir coşkuyla yazılmış bir mütalaa bu. Bu iddianame ve mütalaanın ayak izlerine basmayın, aldatılıyoruz. Bu çok uzun sürmez, hukuktan uzaklaşanların çok da uzağa gidemediğini gördük. Karar, takdir heyetinizin.”

‘Bir insanı casuslukla suçlayarak vatan haini ilan ettiniz’

Osman Kavala’nın diğer avukatı İlkan Koyuncu ise şunları söyledi:

“Bir insanı casuslukla suçlayarak vatan haini ilan ettiniz. Mütalaada bu suçlama başka bir suçun unsuru haline getirildi. Yargıtay kararına uydunuz mu, direndiniz mi anlamadık. Sorgusu yapılan tanıkların tekrar sorgusunu yaptınız, bunu neden yaptınız? Osman Kavala ile tahliye ve beraatı yan yana yazmaktan korkuyorlar. Bizim dosya ilk geldiğinde bir tanık vardı, onu hiç dinlemediniz.”

Avukat Köksal Bayraktar ise Osman Kavala’nın 4,5 yıldır tutuklu olduğunu hatırlattı, “Her defasında ‘ölçülü’ deniyor. Nedir ölçü” diye sordu, Osman Kavala’nın tahliyesini talep etti.

Tutukluluğun devamı kararı

Verilen 15 dakikalık aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 22 Nisan saat 10.00’da görülecek.

Ahmet Şık: Yurttaş olma hakkı yargılanıyor

Duruşma sonrasında Taksim Platformu yeniden açıklamalarda bulundu. Duruşma sonrası Adliye önünde konuşan TİP Partisi İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, “Hukuk saikiyle açıklama yapacağımız bir şey değil bugünkü yargılama ve bugüne kadar uzanan süreçte son on beş yıllık yargılamalar için de bu tespiti yapmak mümkün. Çünkü saraydan adalet çıkmayacak ya da bir diktatör özlemiyle saray kurup kendine bağımlı bir yargı yaratarak onların hepsini saray diye dikilen bu yerlerden ve anlayıştan bir adalet çıkmayacak” dedi.

‘Bu mafya saltanatını sürdürmek istiyor’

“Bugün burada yurttaş olma hakkı yargılanıyor” ifadelerini kullanan Şık hükümete seslendi:

“‘Bugün burada temel hak ve özgürlüklüklerinizi çiğneneye devam edeceğim’ diyen bir anlayışın tezahürünü görüyoruz. Bu mafya saltanatını sürdürmek istiyor ve suç düzenine devam etmek istiyor. Yargılanması gerekenler Recep Tayyip Erdoğan’dan başlayarak bu suç düzeninin içerisinde olmuş, bu mafyanın suçlarına karışmış herkestir ve biliyoruz ki korkuyorlar. Korkmakta haklılar çünkü biz varız. Biz var olduğumuz sürece korkmaya devam etsinler. Çünkü haklı olanlar her zaman kazanır”

Ahmet Şık adliyeye gelerek destek vermeyenlere 22 Nisan’daki duruşmaya destek olmaya gelmemeleri durumunda mafya saltanatının sürmesine devam etmesinin nedenlerinden biri olacaklarını vurgulayarak Gezi Direnişi’nde sokağa çıkan binleri gelecek duruşmaya çağırdı.

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.