Emisyon skandalında Alman hükümetine suçlama

Alman hükümeti, Volkswagen şirketinin emisyon standartlarına uydurmak için dizel motorlu otomobillerin egzoz değerlerini manipüle ettiğinden haberi olmadığını iddia etti. Çevre örgütleri ise aksi görüşte.

52

Deutsche Welle’den Andreas Becker’in haberine göre Almanya Ulaştırma Bakanlığı sözcüsü hafta başında yaptığı açıklamada emisyon skandalını bir hafta önce öğrendiklerini söyledi. Alman Çevre Yardım Derneği ise bu iddianın doğru olmadığını kanıtlayan belgelere ulaştığını duyurdu.

Alman Çevre Yardım Derneği, salı günü “Alman hükümetinin otomobil holdingleri önünde diz çöküşünün kronolojisi” adlı bir rapor yayınladı. Alman çevre koruma kuruluşu, Eylül 2007’de normal seyir halinde egzozdan çıkan zararlı gazların emisyon normu testlerinin yapıldığı laboratuvar değerlerinin çok üzerinde olduğuna dikkat çekmişti. Dernek, otomobil şirketlerinin egzoz değerlerini özel ayarla manipüle ettiğini ve bunun ‘tüketiciyi sistematik şekilde kandırmak’ olduğunu iddia etmişti.

Almanya Çevre Yardım Derneği Başkanı Jürgen Resch
Almanya Çevre Yardım Derneği Başkanı Jürgen Resch

Çevreci kuruluşlar, aynı yıl federal hükümetten deneme raporlarının açıklanmasını ve egzoz değerlerinin daha sıkı kontrol edilmesini talep etti. Çevre Yardım Derneği 2007 yılından sonra da federal hükümetin dikkatini emisyon problemine çekmeye çalışmış ve resmi makamlardan duruma müdahale edilmesini istedi. Çevre Yardım Derneği Başkanı Jürgen Resch uyarılarının duymazdan gelindiğini söyledi.

Resch, uyarılarının dikkate alınmadığını ifade ederek, “Defalarca Ulaştırma Bakanlığı’na başvurduk. Dört yıl önce, şimdi şirketin belini kıran Passat modeli Volkswagen’in Euro 6 emisyon standardının çok üzerinde azot oksit çıkardığını saptadık. Resmi makamlardan ses bile çıkmadı.” şeklinde konuştu

Skandalın ortaya çıkarılmasının ardından Almanya Ulaştırma Bakanı Aleksander Dobrindt’in emisyon değerlerinin gerçekçi bir şekilde ölçülmesi için bağımsız eksperlere direktif verdiğini açıkladı.

Jürgen Resch Bakanlığın geç kaldığını belirterek “Skandalın ABD’deki araştırmalar sonucunda ortaya çıkarılmasından sonra, sekiz yıldır ısrarla istediğimiz şeyler yapılmaya başlandı. Gerçek sürüş şartlarındaki emisyon kontrollerini kastediyorum. Ulaştırma bakanları sekiz yıldır bize bu testlerin mümkün olmadığını söylüyorlardı. Birkaç günde pekala yapılabileceği ortaya çıktı. Ölçümlere keşke yedi yıl önce başlansaydı” dedi.

(Deutsche Welle Türkçe)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR