Eczacılık Fakültesi sayısı 50’yi buldu, eczacılar tepkili: Hem meslek hem halk sağlığı tehlikede

Türk Eczacıları Birliği, 2001’de sekiz olan Eczacılık Fakültesi sayısının son Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle 50’ye çıktığını bildirerek, “Bu artış akıl almazdır” dedi. Birlik YÖK’e de seslenerek, acilen eğitim planlaması yapmasını istedi.

Eczacılar bir açıklamayla fakülte sayısının 50’ye yükseltilmesine tepki gösterdi. 25 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nin resmen kurulduğunu belirten Türk Eczacıları Birliği “Böylece Türkiye7de bulunan eczacılık fakültesi sayısı 50’ye yükselmiş oldu. 2001 yılında bu sayı yalnızca sekiz idi. Bu artış akıl almazdır” dedi.

Birlikten yapılan açıklamada bu olağandışı artışın nedenleri şöyle açıklandı:

  • Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 2018 yılı verilerine göre eczane açılabilecek yer sayısı
  • Her yıl 2 bine yakın öğrenci eczacılık fakültelerinden mezun oluyor.
  • YÖK’ün 2019-2020 yılı eczacılık fakülteleri için belirlediği kontenjan 3 bin 524.
  • Sağlık Bakanlığı Sağlıkta İnsan Kaynakları 2023 Vizyonu’na göre 2023 yılında eczacı ihtiyacı 32 bin 900.
  • Hâlihazırda eczacı sayısı 37 bin 761.

Bu sayısal verilerin durumun vahametini gözler önüne serdiği, eczacılık mesleği ve halk sağlığının tehlikede olduğunu gösterdiği belirtilen açıklamada, YÖK’ün de eğitim planlaması yapmadığını, ülkenin kaynakları ve istihdam olanaklarının düşünülmeksizin adımlar attığını ortaya koyduğu kaydedildi.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Eczacı akademisyeni bulunmayan, öğretim elemanları eksik, altyapısı yetersiz, fiziki ve sosyal imkânları kısıtlı, bilimsel çalışma yapmaya uygun ortamı olmayan eczacılık fakülteleri ağır bir gerçeklik olarak karşımızda dururken yeni eczacılık fakültelerinin açılması ne derece gereklidir? Ondokuz Mayıs Üniversitesi, köklü ve nitelikli bir üniversitedir. Bütün üniversitelerimizin öyle olması gerekir. Ama sağlık insan gücünün planlanmasına da ihtiyacımız yok mudur? Daha önce sorduğumuz ve maalesef yanıt alamadığımız pek çok soru ile birlikte bunun cevabını da YÖK’ten bekliyoruz.”

‘Yenisi açılmamalı, kontenjanlar düşürülmeli’

Konuya ilişkin kaygılarının yanı sıra çözüm önerilerini de defalarca dile getirdiklerini ancak görmezlikten gelindiklerini belirten eczacıların önerileri şöyle

–  Devlet, vakıf fark etmeksizin yeni eczacılık fakülteleri açılmamalıdır.

– Öğretim elemanı eksik, altyapısı bilimsel çalışma yapmaya uygun olmadığı halde açılmış olan eczacılık fakülteleri, bünyesinde bulundukları üniversite ve sanayi iş birliği ile Ar-Ge merkezlerine dönüştürülmelidir. Böyle bir imkan bulunmaması halinde kapatılmalıdır.

– Eczacılık fakültesi kontenjanları belirlenirken ülkenin kaynakları, sektörün iş gücü ihtiyaçları göz önüne alınmalıdır.

– Kontenjanlar acilen azaltılmalıdır.

– Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda eczacılık alanına başarı sırası şartı getirilmeli ve ilk 60 bine giren öğrenciler eczacılık fakültelerine yerleştirilmelidir.

“Her dört gençten birinin işsiz olduğu, diplomanın işsizlik belgesi yerine geçtiği, istihdamın sağlanamadığı, gençlerimizin yarınlarından umutsuz olduğu bir ülke kaderimiz değildir, olmamalıdır” denilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Bizler, mesleğimizin ve ülkemizin geleceği adına endişeliyiz. Yapılan yanlışlardan dönülmediği takdirde eczacıların ciddi bir istihdam sorunu ile karşı karşıya kalacağı ortada. Gelecekte eczacılık alanında işsizlik baş gösterdiğinde, plansızca açılan eczacılık fakültelerinden mezun olacak genç arkadaşlarımız hepimizin sorumluluğunda.” Açıklamada, konuyla ilgili tüm tarafların öneri ve görüşlerinin dikkate alınmasıyla oluşturulacak bir yol haritasının önemine vurgu yapıldı.