ManşetTürkiye

Çavuşoğlu’ndan AİHM kararlarını hatırlatan Baerbock’a: Foncu, iki yüzlü

0
Basın toplantısında Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

  • NATO’da iki müttefik ülkeyiz. Almanya Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı. 2021’de ticaret hacmimiz 41 milyar doları yakaladı. Bu yıl 45, 2023’te 50 milyar dolar ticaret hacmine ulaşabiliriz.
  • Terörle mücadeleye ilişkin bugün kaygılarımızı kendilerine aktardık. Son dönemlerde listelerini verdim. Almanya’da PKK faaliyetlerinde artış görüyoruz.
  • Savunma sanayide kısıtlama devam ediyor. Müttefiklik anlayışına uygun olmadığını ilettik. İkili meseleleri ve bölgesel konuları mekanizmalarla birlikte ele alabilmeliyiz.

AB siyasi engelleri kaldırmalı

  • Türkiye AB ilişkileri de masada. Türkiye olarak siyasi engellerin kaldırılmasını istiyoruz. AB’nin somut adımlar atması gerekiyor. Vize serbestisinin hayata geçmesi bizim haklı taleplerimizdir.
  • Bölgesel konular içinde Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Suriye var. Tahran‘daki toplantı hakkında da bilgi verdim. Doğu Akdeniz ve Ege konusunda dengeli tutum istiyoruz. Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi propagandasına alet olmaması gerekir. Son zamanlarda dengenin kaybolduğunu görüyoruz. İki tarafı dinlemek gerekiyor.
  • AB üyesi diye bir tarafı doğru kabul edip diğer tarafın söylediğini yanlış kabul etmek yakışmaz. Türkiye her türlü konuşmaktan yana. Avrupa’da ırkçılık ve İslam karşılığının artmasından endişe duyuyoruz. Bu konuda Almanya’yla işbirliğine hazırız. Avrupa’da ırkçılık ve İslam karşılığının artmasından endişe duyuyoruz.

Baerbock’tan Paris Anlaşması vurgusu

Bakan Çavuşoğlu’nun açıklamalarının ardından söz alan Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock ise, şunları kaydetti:

  • Farklı görüşlere sahip olsak bile nezaketten ibaret olmayan sözler sorumlu bir politika yürüttüğümüzü gösteriyor. İki ülke ilişkileri özel öneme sahip. Yeni ortaklıklar çok önemli. Enerji ihtiyacı çok büyük. Paris İklim Anlaşması‘nın onaylanması bizim için çok önemli.
  • Suriyeli mültecilerle bir araya geleceğim. Türkiye’ye teşekkür borçluyuz. Bu kadar çok insanı kabul etmeniz çok etkileyici. 4 milyon mültecinin güvenle yaşamaları önemli. Biz de finansal olarak desteği sürdürmek istiyoruz. Yeni bir askeri çatışma insanlara acı yaratacaktır. İstikrarsızlık DAEŞ gibi örgütlere yarayacaktır.
  • Türk halkı kendi güvenliğini sağlama hakkında sahip. Terör tehdidi olduğunu biliyoruz. AB ve Almanya PKK‘yı terör örgütü olarak listeledi. Bazı münferit olaylara değinildi. Hangi sebep olursa olsun kundaklama örneğin cezalandırılır. Her hukuk devleti gibi Almanya da takip eder.

Doğu Akdeniz’de gerilim

  • Bizim iç sınırlarımız yok, ortak dış sınırlarımız var. AB’nin bu sınırları önemli. Doğu Akdeniz konusundaki hususları tırmandırarak çözemeyiz. Müttefikler olarak sınırlarımıza saygı duymamız gerek.
  • Siyasi olarak ayrılmamalıyız. Ortak temel, Avrupa Konseyi’ne sahibiz. Her din için geçerli, yeni Alman hükümeti anti İslamizm ve ırkçılık konusunda güvenlik konusunda emniyet memurları gibi ayrımcılıkla mücadele sorumluları gibi yeni yapılar oluşturduk. Hiçbir hükümet hatasız değil. Fakat haksızlığa uğrayan hakkını arayabilmeli.

AİHM kararları uygulanmalı

  • Avrupa Konseyi’nde 70 yıl önce temel oluşturuldu. Devlet tarafından haksızlığa uğrayanlar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi‘ne başvurabilmeli. Benim sorumluluğum, AİHM’in kararlarının uygulanmasını sağlamak. Osman Kavala‘nın tahliye edilmesi kararı da buna dahil. Bu konuları ifade etmek kolay değil. Birbirimizi dinlememiz lazım. Dostluk yüzeysel sözler söylemek değil dürüst olmak önemli. Saygı önemli.

Çavuşoğlu: Kavala’yı fonluyorsunuz

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, şu cümleleri sarf etti:

“Suriye’de Türkiye olarak tüm terör örgütlerine karşı şehitler verdik, bugün tehdit oluşturuyorlar. Müttefiklerimizden beklentimiz, ‘terör kaygılarını anlıyoruz’ derken, sadece sözle değil katkı vermelerini bekleriz. DAEŞ’le mücadele etmek istiyorsanız sahaya inersiniz. YPG, DAEŞ’le mücadele etmiyor. Yunanistan’ın geri itmelerini ölüme terk etmeleri AB sınırlarını korumak anlamına gelmez. Göz yummak insani değil. AİHM, Avrupa Konseyi ortak değerleri var. Ama sorunsuz bir ülke yok.

Kavala yorumları kendi yorumudur. Yunanistan’dan geldi sayın Bakan. 14 yıldır uygulanmayan kararları anlatsa saygı duyardım. Türk azınlıkların hakları uygulanmıyor. Fransa‘da 11 yıldır uygulanmayan haklar var. Norveç, çocuk haklarıyla ilgili AİHM kararları uygulanmıyor. Almanya’da AİHM kararı var. Hapishanede işkenceyle ilgili. 6 yıl önce alındı. ‘Benim ülkemde uygulanmıyor’ dese saygı duyarım.

AİHM’in aldığı serbest bırakma kararı uygulanmıştır. Farklı suçlamalardan ceza almıştır. İç hukuk içinde mahkemelere başvurabilir. AİHM, Türkiye’de iç hukuk yolu tükenmeden karar alıyorsa, bu siyasi bir karar olur. Bu kadar karar uygulanmazken, niye Kavala konusunu gündeme getiriyorsunuz, çünkü Kavala’yı fonluyorsunuz, destekliyorsunuz. Oylamalar olurken, ülkeleri arayıp, bazı ülkeleri tehdit ettiğini söylüyorsunuz. Niye Türkiye’nin atılması isteniyor? İki yüzlülük yapmadan oturup konuşulması gerektiğini konuşmaya hazırız.”

Adaların silahlandırılması

İhtilaflı konularda taraf tutmanın doğru olmadığını söyleyen Dışişleri Bakanı, “Almanya’dan beklentimiz bu değil. Bizim Yunanistan ile ihtilaflarımız var. Barışçıl çözülmesi için görüşmeleri başlattık. BM’ye yazdığımız mektup açık. Adalar Yunanistan’a verildi. Bazı adalar için şart konuldu. Ama Yunanistan bu maddeleri ihlal ediyor, silahlandırıyor. AB üyesi diye yanlışa rağmen sahip çıkmak doğru değil. Yunanistan’ın verdiği cevap hukuki değil.

Haksızsa ‘Haksızsınız’ diyemiyorsunuz, bunu diyemiyorsunuz. AB üyesi olmak her hakka sahip olmak. ‘AB olarak çözümde neler yapabiliriz’ diye Merkel bunu yapıyordu. Kusura bakmayın söylüyorum. 3.taraflara ‘tarafsız olun’ diyoruz. Almanya’nın tarafsız tutumunun devam etmesini istiyoruz.”

Yunanistan ziyareti:  Adaların egemenliği sorgulanamaz

Annalena Baerbock, Türkiye’den önce ziyaret ettiği Atina‘da yaptığı açıklamada NATO müttefikleri arasındaki sorunların diyalogla çözülmesi gerektiğini vurguladı, egemenlik iddiaları karşısında Yunanistan‘ın yanında olduklarını söyledi.

Yunanlı Bakan, Türkiye’nin Yunanistan’ın egemenliğini kabul etmediğini, bunun başka bir AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti için de geçerli olduğunu, Türkiye’nin Kıbrıs topraklarına hukuk dışı bir şekilde el koyduğunu savundu, ayrıca Türkiye’nin kadın hakları ve basın özgürlüğünü de ayaklar altına aldığını söyledi.

Türkiye ile yapıcı diyaloğa hazır olduklarını, ancak bunun uluslararası hukuk temelinde gerçekleşmesi gerektiğini belirten Dendias’tan  sonra konuşan Baerbock ise NATO müttefikleri arasındaki sorunların diyalogla çözülmesi gerektiğine vurgu yaptı, “İttifak saflarında kavga, tam da Rusya Devlet Başkanı Putin’in  istediği bir şey. Bu nedenle bugün İstanbul’da da vereceğim mesaj aynı olacak: Müttefiklik karşılıklı olarak egemenliğe saygı duyulmasını gerektirir” dedi.

Devletler hukukunda pek çok konunun tartışmalı olduğunu belirten Baerbock, “Ama bazıları çok basit. Yunan adaları; Midilli, Sakız, Rodos ve çok sayıdaki diğerleri Yunan toprağıdır ve hiç kimsenin bunu sorgulama hakkı yoktur” diye konuştu. Baerbock, Alman hükümetinin bu konuda Avrupa ailesi içinde Yunanistan ile dayanışma göstereceğine kuşku bulunmaması gerektiğini söyledi.

Bayraktar SİHA’larına gönderme

Açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baerbock,  Türkiye, Yunanistan ve Almanya’nın NATO müttefiki olduğuna işaret ettii;  Türkiye’nin NATO müttefiki olarak SİHA’larla Ukrayna savaşında önemli askeri katkı sağladığına da işaret etti.

Dendias ise “Yeni Alman hükümetinin Yunanistan’ın pozisyonunu daha iyi anladığı görülüyor. Bu yeterli mi?” sorusuna sitemle yanıt verdi: “Söyleyebileceğim ve söylemem gereken şey şu: Eski Alman hükümeti döneminde AB Dışişleri Bakanları Konseyi’nde Türkiye konusunda yardım ve destek istediğimde, Almanya dahil, çok sık yalnız bırakıldım. Bunu söylemeliyim.

Dendias Türkiye konusunda Almanya’dan arabuluculuk istemediğini kaydetti.

 

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.