Bartınlılar bir kez daha kazandı

Bartın'da termik santral projesine karşı bugüne kadar 13 dava açıldı, şirket beş kez ÇED başvurusu yaptı. En son plan değişikliğine karşı açılan davayı da kazanan halk 'Bartın'ı artık kendi haline bırakın' diyor.

Kömür madenine ve kömürlü termik santraline karşı yaklaşık 15 yıldır uzun soluklu bir mücadele yürütülen Amasra’da Bartın Platformu tarafından açılan bir dava daha Bartınlıların lehine sonuçlandı. 

Hattat Holding’in yapmak istediği termik santralin önünü açmak için yapılan 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı değişikliği kararı Danıştay 6’ncı Dairesi tarafından bozuldu. Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Bartın Platformu Yürütme Kurulu üyesi Erdoğan Atmış Yeşil Gazete’ye yaptığı açıklamada bu zamana kadar projeye karşı 13 dava açtıklarını, şirketin ise beş kez ÇED raporu sunduğunu anlattı Atmış “Yürütmenin durdurma kararı oldukça olumlu ancak biz projenin tamamen iptalini istiyoruz” dedi.

ÇED sonrası gelen plan değişikliği

Söz konusu dava ile ilgili bilgi paylaşan Atmış, dava konusu plan değişikliğinin projenin 2016 yılında onaylanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunun ardından yapıldığını belirtti.

Planda ormanlık alan olarak belirtilen bölgenin ÇED Olumlu kararına atıf yapılarak termik santral alanı olarak değiştirildiğini söyleyen Atmış, Bartın Platformu’nun değişikliğe karşı “ÇED raporlarının plan değişikliğinin sebebi olamayacağını” söyleyerek dava açtığını anlattı.

Açılan davada, termik santralin tarihi ve turistik, aynı zamanda dünya doğal ve kültürel miras listesine alınmış Amasra ilçesine olumsuz etkilerinin olacağının altı çizilmişti.

Beşinci kez ÇED başvurusu

Erdoğan Atmış, şirketin tekrar ÇED raporu için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurduğunu söyledi. Bu başvuru, daha öncesinde bakanlık kararıyla ve mahkeme kararlarıyla ÇED raporu defalarca iptal edilen şirketin beşinci başvurusu olacak. Atmış, bakanlığın bu başvuruyu reddetmesi gerektiğini belirtti.

13’üncü dava açıldı

Bartın Platformu olarak 10 yıla yakın bir süredir bu mücadeleyi yürüttüklerini belirten Atmış, yapılmak istenen projelere karşı 13’üncü davalarını açtıklarını anlattı.

Geçtiğimiz hafta dilekçesi teslim edilen davanın konusu ise Mahalli Çevre Kurulu tarafından santralin orataya çıkardığı külün depolanması için ayrılan alan. Alınan kararda depolama alanının yüzde 100 ormanlık bir saha üstüne kurulması öngörülüyor.

‘Bartında yaşayanlardan ret, yaşamayanlardan onay’

Atmış’ın aktardığına göre bu kararda ilginç olan taraf ise karara kimin onay verip kimin reddettiği. Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın ve Bartın Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Halil Balık karar için ret oyu kullanıyor. 

Aralarında Devlet Su İşleri, Orman Müdürlüğü ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün bulunduğu devlet kurumları da “Sorunlar vardır ama şirket bunları çözmeli” diye bir cevapla onay veriyor.

Bu kararı değerlendiren Atmış “Baktığınız zaman karşı oy verenler burada yaşayanlar, lehte daha doğrusu yuvarlak ifadelerle görüş verenler de burada yaşamayan insanlar. Asıl çelişki burada. Biz de platform ve burada yaşayan insanlar olarak bu kararı dava ediyoruz” dedi.

‘Bartın’ı kendi haline bırakın’

Şirketin pek çok hukuksuz uygulaması olduğunu belirten Atmış, “Şirket üretim lisansını geçen yıl doldurdu. Sahada kömür çıkartmak için Taş Kömür Kurumu’ndan yer kiralamıştı. Bunun için hazırlık süresi doldu.  15 yıl önce yapılan sözleşmeye göre sekiz yıl önce çıkarmaları gerekiyordu. Devlete ödemesi gereken tazminatı da ödemiyor” ifadelerini kullandı.

Şirketin ve hükümetin Bartınlıları yıllardır oyaladığını söyleyen Atmış “Biz diyoruz ki bu kadar mahkemelerde dava görülüyor ve Bartınlıların yüzde 99’u karşı. Artık Bartın’ın kendi haline bırakın. Turizmiyle, deniziyle ormanıyla yaşasın. Biz kendi çözümlerimizi bulalım” dedi. 

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

[Bir şarkının hikayesi] San Francisco/ Scott McKenzie

Scott McKenzie’nin Hippi kültürünü konu alan 'San Francisco (Saçınıza Çiçek Taktığınızdan Emin Olun)' şarkısı, Beatles’ın 'All You Need is Love'ı ile beraber, 'Summer of Love'ın belirleyici şarkılarından biri olarak kabul edilir.

Yandı Çukurova yandı

Türkiye’de tarımın geldiği yer içler acısı. Ülkenin dört bir yanındaki çiftçiler isyan halinde. Diğer taraftan en fazla artış gıda fiyatlarında. Dikkate alınması gereken ciddi bir dengesizlik var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

EN ÇOK OKUNANLAR