Akbelen DirenişiDoğa MücadelesiEkolojiManşetVideo

Barolar, hukuksuzluğa dur demek için Akbelen Ormanı’nda: Zannetmeyin ki yalnızsınız

0
Akbelen

Muğla Milas’ta Limak Holding ve IC Holding ortak iştiraki YK Enerji‘nin kömür maden sahasının genişletmek için Akbelen Ormanı’nın Anayasa’ya aykırı bir şekilde yok edilmesine karşı direnen İkizköylüler ve ekoloji aktivistlerine destek olmak üzere birçok hukukçu bugün nöbet alanına geldi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Erinç Sağkan, Türkiye Barolar Birliği Kent Çevre Komisyonu Yürütme Kurulu Üyesi ve Avdan Platformu Sözcüsü Av. Ozan Orpak‘ın yanı sıra Ankara Barosu, İzmir Barosu, Bursa Barosu ve Denizli Barosu temsilcileri Akbelen Ormanı’ndaki hukuksuzluğa karşı çıktı.

‘Nöbet alanı, taziye çadırı oldu’

İkizköy Çevre Komitesi ve Kardok Derneği Başkanı Nejla Işık, nöbet alanında yaptığı konuşmada baro avukatlarına seslendi. Işık, avukatlardan Akbelen Ormanı’na sahip çıkacaklarına dair söz vermelerini istedi.

“Nöbet alanı” denilen yerin artık binlerce ağacın katledilmesi nedeniyle bir “taziye çadırı”na dönüştüğünü aktardı.

Sağkan: Gereken neyse yapmaktan bir adım geri durmayacağız

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, “Türkiye‘deki tüm avukatların ve baroların verdiğimiz mücadeleye duydukları saygıyı iletmek için buradayım. Emin olun bu ülkedeki 81 baro ve 180 bin avukat bizler için verdiğiniz mücadelenin farkında” dedi.

Av. Sağkan, şunları ekledi:

“Havasını, suyunu yaşatmak için mücadele verenler kazanacaklar. Sonunda biz kazanacağız. Bunu hep birlikte göreceğiz. Ve sizlerden aldığımız güçle bunu yapacağız. Ben buraya geldiğim zaman dışarıdan görmek farklı. Burada çok farklı. İnsan böyle bir güzelliğe nasıl kıyabilir? Gerçekten akıl almıyor. Şu güzelliğe kıymak için nasıl bir şey verilmiş olabilir? Nedir bunun karşılığı? Gerçekten anlamak mümkün değil. Ancak ranta karşı yürüttüğünüz mücadelenin kıymetini biliyoruz. Zannetmeyin ki yalnızsınız. Hepiniz sizin yanınızda, bundan sonra da bu mücadelede gereken neyse yapmaktan bir adım dahi geri durmayacağız. Emin olun sesiniz, soluğunuz, Türkiye’nin her yerinden hatta sınırlarımızın dışından duyuruldu. Aslına bakarsanız mücadelemiz çok ciddi bir karşılık bulmuş durumda.”

Havva Ana: Bir çare bulun, bizi yerimizden yurdumuzdan atmasınlar

24 Temmuz’da kesimin başlamasından saatler sonra jandarmanın köylüler üzerinde kullandığı tazyikli su ve biber gazı nedeniyle fenalaşarak hastaneye kaldırılan, köylülerin “Havva Ana” dediği 65 yaşındaki Havva Ova, avukatlara seslendi, durumuna bir çare bulunmasını istedi.

Bir tane evladı olduğunu söyleyen Havva Ana, şunları söyledi:

Ben anayım kardeşlerim, ana yüreği dayanmaz kardeşlerim… Bir çare bulun, bizi yerimizden yurdumuzdan atmasınlar. Ben 65 yaşındayım, nereyi mekan tutarım? Mekan yuyacak bir yerim yok kardeşlerim. Lütfen bizlere acısınlar. Benim iki tane torunum var, onlara bırakacak bir yerimiz kalmadı. Çok üzgünüm, yaralarımız çok derin. Mümkünse her yerden bize desteğe bekliyorum. Lütfen, [sadece] bizler susuz kalmayacağız, bütün Türkiye susuz kalacak, [sadece] ben yanmayacağım, bütün Türkiye yanacak kardeşlerim.”

You may also like

Comments

Comments are closed.