iflscience.com‘da Lisa Winter imzası ile yayınlanan yazıyı Yeşil Gazete gönüllü çevirmeni Berk Ergin‘in çevirisi ile sunuyoruz
* * *
Alzheimer hastalığı gibi nörodejeneratif hastalıklarda, hastalığın ilerlemesine müdahale etmek ve yavaşlatmak için erken teşhis kritik önemdedir. Ne yazık ki klinik belirtiler hastalık ortaya çıkana kadar genellikle fark edilmez ve amiloid plaklar birikerek beyne zarar vermeye başlar. Alzheimer hastalığı, temel olarak beyindeki bu amiloid plaklarının kontrolsüz ve düzensiz bir şekilde kümelenmesi ile meydana gelir
Yeni geliştirilen kan testi sayesinde klinik belirtilerin başlangıcından 10 yıl önce Alzheimer hastalığının tespit edilebileceği iddia ediliyor.
Yeni geliştirilen kan testi sayesinde klinik belirtilerin başlangıcından 10 yıl önce Alzheimer hastalığının tespit edilebileceği iddia ediliyor. Araştırma, deneysel biyoloji alanında çalışan Amerikan dernekleri federasyon dergisinde yayınlandı. (The Journal of the Federation of American Societies for Experimental Biology.) Baltimore Yaşlanma Ulusal Enstitüsü başyazarı Dimitrios Kapogiannis ise bu hafta Washington’da Nörobilim Derneğinde, yapılan araştırmanın sunumunu yaptı.
Kan testine ilişkin ilk çalışma nörolojik sağlığı çeşitli derecelerde farklılık gösteren 174 hasta üzerinde yapıldı. Katılımcıların 84’ü sağlıklı yetişkinlerden oluşuyordu, 20’si bunama yakınması olmayan sadece yaşlı deneklerden ve diğer 70 kişi ise Alzehimer tanısı konulan hastalardan oluşuyordu. Alzehimer tanısı konulan 70 hastadan 22’sinin 1 ila 10 sene arasında değişen zamanlarda alınmış kan örneklerini bulunuyordu. Ayrıca da araştırmacıların tüm donmuş kan testi örneklerine erişim için yetkileri vardı.
Alzehimar hastalığını önlenmesinde de tip 2 şeker hastalığı için kullanılan benzer tedavi seçeneklerinin yararlı olabileceği görüşünü dile getiriyor.
Kan testi doğrudan kandaki proteinlere odaklı olarak yapılıyor ve insülin direnci için izler arıyordu. Ulusal Yaşlanma Enstitüsü kıdemli yazarı Edward Goetzl’in yaptığı basın açıklamasında belirttiği gibi bu çalışmalar, insülin direncinin Alzehimera neden olan nöral hücre hasarını arttıran merkezi sinir sistemi ile alakalı bir metabolik anormallik olduğunu gösteriyor.’’ İnsülin direncinin tip 2 şeker hastalığının ortaya çıkışında ne kadar önemli olduğunu çok iyi biliyorduk. Ayrıca insülin direncinin tedavisi için uygulanan tedavi yöntemlerinden de oldukça başarılı sonuçlar alınıyordu’’ diyen Edward Goetz aynı basın açıklamasında Alzehimar hastalığını önlenmesinde de tip 2 şeker hastalığı için kullanılan benzer tedavi seçeneklerinin yararlı olabileceği görüşünü dile getiriyor.
Yapılan tüm deneyler sonucunda Alzeimer hastalarından alınan kan örneklerindeki IRS-1 inaktif formunun çok yüksek olduğu gözlemlendi. Alzheimer hastalarından 10 yıl önce alınan örnekler dahil tüm deney sonuçları o kadar tutarlıydı ki araştırmacılar aldıkları kan örneklerinin Alzeimer hastalarından mı yoksa diğer hastalardan mı alındığını hatasız olarak biliyorlardı. Yani bu kan testiyle Alzeimer tanısı koymak %100 olasılıkla güvenli idi. Aynı kan testiyle tip 2 şeker hastalığı tanısı koymak da %97 oranı üzerindeki kesinlikle olanaklı olabiliyor.
Testin çok yeni oluşu nedeniyle, bulguları doğrulamak için, çalışmaların çoğaltılması araştırmaların genişletilerek yapılması gerektiği düşünülüyor. Araştırmacılar hastalığın 10 yıl öncesinden teşhis edilebilmesi için gelecekte IRS-1’in biyolojik bir belirteç olarak kullanılabileceği konusunda oldukça hem fikirler.
Yazının İngilizce Orjinali
Yazı: Lisa Winter
Yeşil Gazete için çeviren :Berk Ergin
(Yeşil Gazete, iflscience.com)