Nikaragua, İsrail‘e yapılan silah sevkiyatları konusunda Almanya‘yı Uluslararası Adalet Divanı‘nda (UAD) dava etti. Lahey‘de görülen duruşmalar, Almanya’nın İsrail’e askeri ve finansal destek sağlayarak Soykırım Sözleşmesi‘ni ihlal ettiği ve Gazze‘de soykırım işlenmesine zemin hazırladığı iddialarını merkeze alıyor.
NY Times’ın aktardığına göre Lahey’de Pazartesi günü (8 Nisan’da) başlayan duruşmalarda Nikaragua, Almanya’nın Gazze’de soykırım işlenmesine olanak tanıdığını ve Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiğini, İsrail’e askeri ve finansal yardım sağlayarak savundu. Nikaragua büyükelçisi Carlos Jose Arguello Gomez, mahkemeye “Bir top mermisinin doğrudan Almanya’dan bir İsrail tankına, bir hastaneyi bombalarken teslim edilmesi ya da İsrail’in stoklarını yenilemek için gitmesi önemli değil” dedi. “Saldırıların devamı için silah ve mühimmat tedariğinin ve değişiminin sağlanmasının kritik olduğunu” söyleyen Gomez, Almanya’nın “soykırım işlenme riskinin ciddiyetinin farkında olduğunu” ekledi.
Nikaragua, Almanya’nın Soykırım Sözleşmesi’nin bir tarafı olarak, İsrail’e askeri yardımı derhal durdurması ve ülkedeki mevcut malzemelerinin yasa dışı kullanılmadığını sağlaması için mahkemeden acil emirler çıkarmasını istedi.
Almanya Şansölyeliği sözcüsü Christine Hoffman, gazetecilere hükümetin Nikaragua’nın suçlamalarını reddettiğini söyledi.
Nikaragua, İsrail’e yönelik askeri ve finansal desteğin Soykırım Sözleşmesi’nin ihlali olduğunu ve Gazze’de soykırım riskini artırdığını iddia ederek Almanya’ya karşı açtığı dava uluslararası hukukta, silah sağlayan ülkelerin çatışmalardaki rolü ve sorumluluğu konusunda yeni tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Uluslararası Adalet Divanı’na tam yetki veren Almanya ile aksine sınırlı yargı yetkisini kabul eden Amerika Birleşik Devletleri arasındaki fark, davanın uluslararası boyutunu daha da karmaşık hale getiriyor. Nikaragua’nın açtığı dava, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili bu yıl mahkemeye taşınan üçüncü ve en geniş kapsamlı dava olarak dikkat çekiyor.
Bu dava, aynı zamanda, Gazze’deki insani duruma uluslararası dikkati çekme ve İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki uygulamalarına karşı çıkan uluslararası bir platform sunuyor. Nikaragua, İsrail’i sivillerin korunması gerektiğini vurgulayan Cenevre Sözleşmeleri ve soykırıma karşı sözleşmenin ihlalleri ile suçlarken, mahkeme bu iddiaları acil önlemler talebinde dikkate almak zorunda.
İsrail’in bu dava içinde doğrudan taraf olmamasına rağmen, Almanya’nın İsrail’e verdiği destek, özellikle Holokost’un gölgesinde, tarihi bir bağlamda ele alınıyor. Ancak Gazze’deki durumun ağırlaşması, Almanya’da bu desteğin sorgulanmasına yol açıyor.
Mahkemede son zamanlarda artan aktivite ve uluslararası ilgi, Uluslararası Adalet Divanı’nı, Gazze’deki savaşı durdurma çabalarında bir diplomatik araç olarak öne çıkarıyor. Uluslararası Kriz Grubu gibi düşünce kuruluşları, davanın Almanya üzerindeki baskıyı artırarak dış politikada yeni bir baskı unsuru oluşturduğunu belirtiyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…