Akbelen Ormanı’ndaki kıyım Anayasa Mahkemesi’ne taşındı

Akbelen Ormanı kesimleri hakkında, Limak‘ın sahibi Nihat Özdemir ve IC İçtaş‘ın sahibi İbrahim Çeçen başta olmak üzere ilgili yetkililer hakkında Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunuldu.

24 Temmuz’da başlayan ve çevresel hasara yol açan orman kesimlerine ilişkin şikayetler, yerel mahkemeler tarafından reddedilmişti. Bu karar üzerine, Akbelen Ormanı’ndaki kesimlerle ilgili olarak sorumluluğu bulunan yetkililere karşı davanın gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, İkizköy’deki çevre derneği KARDOK adına Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuru, ağır çevresel zararların yanı sıra, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin faaliyetleri nedeniyle halk sağlığına olan etkilerini de gündeme getiriyor.

Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuru, orman kesimlerinin hukuki, çevresel ve toplumsal etkilerini detaylı bir şekilde ele alıyor. Başvuruda, termik santrallerin işletilmesinin yıllık 44 milyar Türk Lirası sağlık maliyetine neden olduğu ve Bodrum‘un su kaynaklarına zarar verdiği belirtiliyor. Ayrıca, bölgenin turizm gelirlerine potansiyel zararlar ve ekolojik dengenin bozulması gibi konular mahkemenin dikkatine sunuluyor.

Akbelen, YK Enerji’nin madeni için patlatılan dinamitlerle toz içinde kaldı
Akbelen’de gece gündüz iş makinaları çalışıyor
Akbelen’de büyük buluşma: Köylerimizi bu topraklardan sökemeyeceksiniz

‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ suçlaması yer aldı

Akbelen Ormanı kesimleriyle ilgili olarak Limak’ın sahibi Nihat Özdemir, IC İçtaş’ın sahibi İbrahim Çeçen, eski Muğla Valisi Orhan Tavlı, şirket CEO’su Serhat Dinç ve Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey hakkında, Türk Ceza Kanunu‘nun 302. maddesi gereğince “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçlamasıyla 14 Ağustos 2023 tarihinde Milas Cumhuriyet Başsavcılığı‘na şikayet dilekçesi sunulmuştu.

Şikayet dilekçesinde, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin işletilmesi sürecinde ortaya çıkan çevresel ve sağlık sorunlarına dair deliller de yer aldı. Avrupa Sağlık ve Çevre Birliği (HEAL) tarafından 2021 yılında belirlenen rapora göre, bu santrallerin faaliyetleri nedeniyle Türkiye‘nin yıllık sağlık maliyetinin 44 milyar Türk Lirası olduğu tespit edildi.

Ayrıca, 2013 yılında Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Hidrojeoloji Bölümü tarafından yapılan bir araştırma, Bodrum’un su yataklarının Akbelen Ormanı altından geçtiğini ve kömür yataklarının çıkarılması durumunda Bodrum’un susuz kalabileceğini ortaya koydu.

Bu durum, şüphelilerin termik santrallerden elde edecekleri yıllık 200 milyon TL gelir karşılığında, Türkiye’ye yıllık 50 milyar TL sağlık maliyeti ve Bodrum bölgesinin turizm gelirlerinde önemli kayıplara neden olduğunu gösteriyor. Bu nedenlerle yapılan şikayet, şüphelilerin ekonomik ve çevresel zararların yanı sıra ulusal bütünlüğe de zarar verdikleri iddiasını içeriyor.

Paylaş
Yazar:
Yeşil Gazete