AB, kanserle ilişkilendirilen GDO’lu mısır hakkında “her şeyi anlatıyor”

Avrupa Birliği gıda güvenliği birimi, daha önce Fransız bir araştırmacı tarafından kansere yol açtığı öne sürülen genetiği değiştirilmiş mısırla ilgili tüm verileri Pazartesi günü kamuoyuna açarak şüphecilere meydan okudu.

(Phys.org sitesinde, AFP mahreciyle yayınlanan haberi, Yeşil Gazete gönüllü çevirmenlerinden Bora Kabatepe‘nin çevirisiyle sunuyoruz.

***

Avrupa Birliği gıda güvenliği birimi, daha önce Fransız bir araştırmacı tarafından kansere yol açtığı öne sürülen genetiği değiştirilmiş mısırla ilgili tüm verileri Pazartesi günü kamuoyuna açarak şüphecilere meydan okudu. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) artan kamuoyu ilgisini de göz önüne alarak genetiği değiştirilmiş NK603 mısırıyla ilgili tüm verileri websitesinde paylaşacağını bildirdi. Açıklamada EFSA’nın daha önce talep üzerine bu bilgileri paylaşıyor olmasına rağmen yeni uygulama ile toplumun ya da bilim dünyasının herhangi bir bireyinin de risk analizinde kullanılan tüm verilerden faydalanma olanağı bulacağı söylendi. Genetiği değiştirilmiş ekin ve gıda ürünlerinin kullanım ve izin alma süreçlerini inceleyen EFSA, geçtiğimiz Kasın ayında Caen Üniversitesi’nden Gilles-Eric Seralini’nin NK603 mısırlarını denek farelerinde görülen kanser ile ilişkilendiren bir araştırmasını reddetmişti.

EFSA o dönemde Seralini’nin çalışmasının “kabul edilebilir bilimsel standartlara” uymadığını, dolayısıyla ABD’li tarım devi Monsanto’ya ait NK603 ürünü ile ilgili kararını gözden geçirmeye gerek görmediğini açıklamıştı. Avrupa Birliği ayrıca Seralini’den çalışmasının detaylarını paylaşmasını talep etmiş ancak Seralini de aynı şekilde önce EFSA’nın kendi verilerini açıklamasını isteyerek karşılık vermişti.

 

Santa Fe, Arjantin’de bulunan Litoral Üniversitesine bağlı bir biyoteknoloji laboratuarında genetiği değiştirilmiş deney bitkileri, Ağustos 2012

 

EFSA Pazartesi günü NK603 verilerinin paylaşılmasının, kurumun tüm çalışmalarının daha görünür hale getirme planının bir parçası olduğunu da açıkladı. EFSA yöneticisi Catherine Geslain-Laneelle bir demecinde “Risk değerlendirmesi gelişen bir bilim ve EFSA, yeni bilimsel yöntemler geçmiş sonuçları değiştirebilecek yeni bakışlar getirdiği takdirde geçmişteki çalışmalarını gözden geçirmeye açıktır” demişti. Pazartesi hamlesi, “risk değerlendirmesinde kullanılan verileri kamuya açarak” araştırmaların ve bilim insanları ile çalışmanın teşvik edilmesi anlamına geliyor diyor Geslain-Laneelle. “Bu hamle, kamu sağlığını güvence altına alırken, risk değerlendirmelerinin sonuçlarını daha güçlü yapacak ve EFSA’nın çalışmalarına olan güveni arttıracak”.

Çevre örgütleri, EFSA’yı genetiği değiştirilmiş gıdaları test etmek için üzerine düşeni yapmaması nedeniyle uzun süredir eleştirirken Pazartesi hamlesine mesafeli bir yaklaşım içindeler. “Bu açıklama kulağa Avrupa Birliği’nin gizli kapaklı GDO izinleri dünyasını biraz olsun aydınlatacak olumlu bir gelişme gibi geliyor” diyor Greenpeace Avrupa tarım politikaları direktörü Marco Contiero. “EFSA bugüne kadar sadece tek bir genetiği değiştirilmiş ürünle ilgili verileri açıkladı. Bu uygulamanın Avrupa Birliği’nden izin almış ya da izin almak için başvurmuş genetiği değiştirilmiş tüm ürünler için  devam ettirilmesi gerekiyor” diyerek devam ediyor Contiero. “Gizlilik gerektiren veriler saklanmaya devam edecek, bu yüzden EFSA’nın ne kadar geniş bir gizlilik tanımı kullanacağını görmek çok önemli bir adım”

 

Yeşil Gazete için çeviren: Bora Kabatepe

(AFP, Phys.org, Yeşil Gazete)

Durukan Dudu
Durukan Dudu

Ekoloji editörü, haberci.

Olduğundan yaşlı gösterir (Sakalı var, ondan). Blues’a aşık. İsveç’te Kırsal Kalkınma yüksek lisansının ardından TEMA ve Buğday gibi STK’larda çalıştı, bu süreç içinde Ormanevi Kolektifi’yle kırsala göçtü, bi’ ekoköy kurmaya çabalıyorlar. Çiftçilik, marangozluk ve ekolojik restorasyon denemelerinden kalan boş zamanlarında koordinatörlük, eğitmenlik, proje yönetimi falan yapıyor. Yaşlanıp emekli olunca bir şehre yerleşmeyi düşünüyor. Mektep, 136.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR