[COP27] Afrikalı kadınlar iklim adaleti istiyor

İklim krizinin etkilerinden en adaletsiz şekilde etkilenen Afrika ülkelerinin kadınları, cinsiyet adaleti ve insan hakları sağlanmadan iklim adaletinin olamayacağını söylüyor. 'Dünyanın tüm kadınlarıyla dayanışma!', 'Ne istiyoruz? İklim adaleti!' sloganlarıyla 9 Kasım Finans Günü'nde COP27 salonlarında seslerini yükselten Afrikalı kadınların 8 talebi var.

Dünyanın en önemli uluslararası iklim konferansı kabul edilen BM iklim sözleşmei taraflar konferansının 27’ncisinde (COP27) seslerini duyurmak için Afrikalı ekofeministler de Şarm El-Şeyh‘te.

Kadınlar ve Toplumsal Cinsiyet Seçmenleri’nin (Women and Gender Constituency –WGC) üyeleri, COP27’de “Ne istiyoruz? İklim adaleti!” sloganı ve danslarıyla taleplerini yükseltiyor.

İklim krizine en az katkıda bulunmasına rağmen krizin en yıkıcı etkileriyle boğuşan ülkelerin çoğu, Afrika kıtasında yer alıyor. Savunmasız ülkelerin kayıp ve hasarlarının tazmin edilmesi, bu yılın COP’unda bugünden itibaren başlayacak müzakerelerin temel gündemi olacak. Tematik olarak 9 Kasım, COP27’de ‘Finans Günü’ olarak belirlendi.

Cinsiyet adaleti ve insan hakları olmadan iklim adaleti olamaz

WGC’den kadınlar, COP27’nin sonuçları için temel taleplerini şöyle özetliyor:

“Her zaman olduğu gibi, cinsiyet adaleti ve insan haklarının yerine getirilmesi olmadan iklim adaletinin olamayacağını savunuyoruz. Kanıtlar ve deneyimler, iklim değişikliği ve çevresel krizlerden en çok etkilenenler arasında kadınların, kız çocuklarının ve cinsiyet kimliği çeşitli insanların olduğunu göstermektedir. Cinsiyete duyarlı iklim eyleminin daha etkili olduğunu biliyoruz. Kadınlar, kızlar ve diğer marjinal topluluklar, değişen çevresel koşullara uyum sağlama ve sürdürülebilirliğe doğru ilerleme konusunda benzersiz bilgi ve çözümlere sahiptir.”

Afrikalı Kadınların ve Kız Çocuklarının COP27 için Talepleri:

1) Tüm iklim eylemlerinde kadınların tüm çeşitlilikleriyle tam ve kapsayıcı katılımı ve ara dönem gözden geçirmesi yoluyla toplumsal cinsiyet eylem planının (GAP) önceden uygulanması.

2) Zengin ve sanayileşmiş ülkelerin tarihsel sorumluluklarını ve ekolojik borçlarını kabul ederek ve en marjinalleşmiş insanları ve toplulukları merkeze alarak, kayıp ve zararı (her türlü adaptasyon girişiminin ötesinde meydana gelen iklimle ilgili acil ve eşitsiz yıkımı) tanıması ve tazmin etmesi.

3) İklim finansmanını bir  sosyal ve cinsiyet adaleti meselesi olarak görülmesi ve sağlanması. Bu kapsamda, asgari olarak yılda 100 milyar ABD Doları hedefinin ve finansmanın toplumsal cinsiyete duyarlılılığının sağlanması; uyum için hibe temelli finansman oranının önemli ölçüde artırılması ve kayıp ve hasar için yeni, ek fonlar sağlanması.

4) İklim ve biyolojik çeşitlilik alanlarında iklim değişikliğine karşı yanlış çözümlerin ortadan kaldırılması.

5) Fosil yakıta dayalı bir ekonomiden, kadınların insan haklarını koruyan ve sosyal ve çevresel adaleti geliştiren düşük karbonlu ve yenilenebilir bir enerji sistemine geçerek adil ve eşitlikçi bir enerji geçişinin ilerletilmesi.

6) Esnek, cinsiyet kapsayıcı bir iklim adaleti eğitimine yatırım yapılması.

7) İklim eylemine, cinsel sağlık ve üreme sağlığı ve haklarının tamamını (SRHR) içeren bir sosyal adalet çerçevesi ve insan haklarına dayalı bir yaklaşım uygulanması.

8) Sürdürülebilir kalkınma ve biyolojik çeşitlilik hedeflerinin tam olarak uygulanması ve gerçekleştirilmesi yoluyla toplumsal cinsiyet eşitliği ve ekosistem bütünlüğüne yönelik taahhütlerin yerine getirilmesi.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR