2016 iklim eğilimleri rekor kırmaya devam ediyor

2016 yılında gerçekleşen iklim eğilimleri rekor seviyelerde gerçekleşmeye devam ediyor. Haziran ayı, şimdiye kadar gözlemlenmiş en sıcak ay oldu. Ocak ve Haziran ayları arasında iki ana iklim değişikliği göstergesi – küresel yüzey sıcaklıkları ve Kuzey Kutup Bölgesi deniz buz sahası büyüklüğü- da rekor seviyelerde seyretti. Bu analizler NASA tarafından, yer yüzeyi gözlemleri ve uydu verileri kullanılarak yapıldı.

Kaynak: NOAA
Kaynak: NOAA

NASA’nın Goddard Uzay Çalışmaları Enstitüsü’ndeki bilim insanlarına göre, 2016 yılının ilk altı ayından her biri, küresel olarak bu zamana kadar yaşanmış en sıcak ay oldu. Ocak’tan Haziran’a kadar olan altı aylık dönemin ortalama sıcaklığı ise 19. yüzyıl sonlarından 1,3oC daha yüksek gerçekleşti. Böylece bu dönem, gezegenimizde şimdiye kadar kaydedilmiş en sıcak yarı yıl oldu. Ayrıca, Haziran ayıyla beraber son 14 aydır her ay “şimdiye kadar ölçülmüş en sıcak ay” rekoru da kırılıyor. NASA bu ölçümleri 1880 yılından beri yapılan modern sıcaklık ölçümlerine dayandırıyor.

Ayrıca, geçtiğimiz altı aydan beşinde Kuzey Kutup Bölgesi’nde görece en küçük deniz buz sahası gözlemlendi. Bu gözlemler, 1979’dan beri ölçülen uydu kayıtlarına ve Maryland Greenbelt’de bulunan NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi kayıtlarına dayanarak yapılıyor.

Bu iki ana iklim göstergesinin rekor seviyelerin üzerinde seyretmesiyle beraber, NASA bilim insanları küresel sıcaklıklar ve Kuzey Kutup Bölgesi deniz buz sahasında onyıllardır süregelen değişim eğilimlerinin devam etmesinin önemi üzerinde duruyor. İki eğilim de ısı kapanı etkisi yapan karbondioksit ve diğer gazların atmosterdeki artan yoğunlukları sonucu ortaya çıkıyor.

 

(Yeşil Gazete, NASA, NOAA)

Ayşe Ceren Sarı
Ayşe Ceren Sarı

ODTÜ İktisat mezunu. Lisans eğitiminin ortasından beri yeşil ekonomist ve aktivist. Norveç Ekonomi Üniversitesi’nde Enerji, Çevre, Doğal Varlıklar Ekonomisi ve Uluslararası İşletme yüksek lisansları yaptı, iklim değişikliği ve yenilenebilir enerji politikaları konularında uzmanlaştı. Bu sırada Viyana Ekonomi Üniversitesi’nde geçirdiği sürede ekolojik ekonomi okuluyla tanıştı, sonunda deli olmadığını anladı, sevindi. Şu anda da Sivil Toplum Çalışmaları alanında yüksek lisans yapıyor (Yüksek lisans seviyor). Degrowth, politik ekoloji, ekolojik müşterekler, ekolojik adalet, toplumsal cinsiyet, göçmen meselesi, demokrasi-temsiliyet-katılım, kent hakkı gibi konularla ilgileniyor, kafasını açmaya çalışıyor. Sivil itaatsiz. Kedi olmadan devrim olmaz diyor. Yeşil Gazete’de çeviri havuzu editörlüğü yapıyor, yetişebilirse ilgilendiği konular dahilinde yazılar yazmaya çalışıyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR