Haber: Cevat Baran ÇAYDAŞ
*
Zonguldak’ta çoğunluğu yerel basından olan gazeteciler, dün geçim zorluklarına, itibarsızlaştırmaya, emek hırsızlığına ve sansüre karşı dikkat çekmek amacıyla, bu kez kendi hakları için sokağa çıktı.
Gazipaşa Caddesi üzerindeki Madenci Anıtı önüne fotoğraf makinelerini ve kameralarını bırakan gazeteciler, burada oturma eylemi yaptı.
Eyleme, DİSK’e bağlı Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Turgut Dedeoğlu, Türkiye Gazeteciler Sendikası Mesleki Hakları Uzmanı İlyas Coşkun, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Mustafa Emen, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık, çeşitli gazetelerde çalışan gazeteciler, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları katıldı.
Eylemde gazeteciler adına bir açıklama yapan Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık, gazeteciler olarak mesleğin içinde bulunduğu mali sıkıntıları ve taleplerini dile getirmek için eylem kararı aldıklarını belirtti; yıllardır süregelen sorunların mesleğin onurunu ve geleceğini tehdit eder hale geldiğini söyledi.
Anadolu basını can çekişiyor
Akbıyık, gazetecilerin can güvenliği olmadan, 17 bin 2 liraya mesai saati gözetmeksizin çalıştıklarını ifade etti:
“Bizler sırf işimizi yapabilmek için mobbingin her türlüsüne boyun eğmek zorunda kalanlarız. Tehditlere maruz kalan, darp edilen ve bununla başa çıkmaya çalışan insanlarız. Ve artık yeter! Sesimizin duyulmasını, Anadolu basınının can çekiştiğini görmenizi istiyoruz. Bizler ve mesleğimiz yok oluyor, siz bunu görmüyorsunuz!
Sürekli üreten ve tüketen bir konumdayız, ancak tasarruf tedbirlerinden en ağır şekilde biz etkileniyoruz. Tasarruf bahanesiyle yerel basını görmezden gelen, aboneliklerini iptal eden kurumlar, yerel basına büyük bir darbe vuruyor. Bizleri her etkinlikte yanlarında görmek isteyen bu kurumların, basını desteklemesi zorunludur. Gazetecilik onuruyla yapılır, asgari ücretle değil! Asgari ücretle, hatta bunun da altında çalışan arkadaşlarımız var! Gazetecinin geçim derdiyle boğuşarak doğru haber yapmaya çalışması basın özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir.”
‘Hükümet sansürü ve Basın İlan Kurumu uygulamaları özgür haberciliği engelliyor’
Hükümetin medya üzerindeki sansürünün halkın doğru bilgiye ulaşma hakkını kısıtladığına dikkat çeken Akbıyık, “Özgür bir basın olmadan demokrasiden bahsedilemez. Ayrıca herkesin kolayca internet haber sitesi açabilmesi sektörde denetimsizliği ve güvenilirlik sorunlarını artırıyor. Bu konuda acil düzenlemeler yapılmalı” diye konuştu.
Cemiyet başkanı Basın İlan Kurumu’nun uygulamalarının da gazetecilik faaliyetinin önünde büyük engeller oluşturduğunu belirtti:
“İlk olarak 30 bin gösterge şartı gibi anlamsız ve ağır koşullar, onca mücadelemize rağmen resmen emeğimizle alay edilerek başarılı olduktan sonra 5 bine düşürüldü. Basın İlan Kurulu gazeteciliği değil, kağıt üzerinde rakamları hedefliyor. Bizler mesleğimizi göstergelerle değil, halkın bilgiye ulaşma hakkını savunarak yapıyoruz.”
Akbıyık’ın açıklamalarının ardından alanda bulunan gazeteciler makinelerini yere bırakarak, Madenci Anıtı önünde 1 saatlik oturma eylemi yaptı.