Yokoluşu finanse etmek: Biyoçeşitlilik kaybına en çok destek olan 10 banka

Portfolio Earth tarafından hazırlanan raporda 2019 yılı boyunca 50 küresel bankanın, küresel yok olma krizinin birincil nedenleri olarak belirlenen sektörlere 2,6 trilyon ABD dolarından fazla kredi ve sigorta sağladığı tespit edildi.

Portfolio Earth dünyanın en büyük bankalarının biyoçeşitlilik tahribatına sebep olan belli başlı sektörlerdeki şirketlere sağladığı kredileri ve sigortaları incelemeye aldığı “Yokoluşu finanse etmek” isimli raporunu yayınladı.

Raporda 2019 yılı boyunca 50 küresel bankanın, küresel yok olma krizinin birincil nedenleri olarak belirlenen gıda, ormancılık, madencilik, fosil yakıtlar, altyapı, turizm ve ulaştırma ve lojistik sektörlerine 2,6 trilyon ABD dolarından fazla kredi ve sigorta sağladığı tespit edildi.

Değerlendirilen bankaların hiçbiri, kredilerinin biyolojik çeşitlilik kaybı üzerindeki etkisini izlemek veya ölçmek için herhangi bir sistem geliştirmeyi veya bu gidişatı durdurmak için kapsamlı politikalar hazırlamayı seçmemiş durumda.

Biyoçeşitlilik kaybının ana müsebbibi olan sektörlere en çok finansman sağlayan bankalar şöyle: Bank of America, Citigroup, JP Morgan Chase, Mizuho Financial, Wells Fargo, BNP Paribas, Mitsubishi UFJ Financial, HSBC, SMBC Group ve Barclays.

‘İnsan haklarını da baltalıyor’

Günümüzde türlerin yok olma oranı doğal süreçlerle yokoluş oranından 10 bin kat daha yüksek. Rapora göre ise ortalama olarak 50 bankanın her biri, 52 milyar dolarlık biyoçeşitlilik kaybı riski ile bağlantılı.

Yok oluşu finanse etmek raporu; bankaların, onları koruyan düzenleyiciler ve kurallar ile denetlemelerden büyük ölçüde kaçabildiğini ortaya koyuyor ve bankacılık faaliyetlerinin biyoçeşitliliğin bu kadar korunmasız olduğu bir sistemde kilit bir rol oynadığını gösteriyor.

Rapor, finans sektörünün kitlesel bir yokoluş krizini finanse ederken aynı zamanda insan haklarını ve yerli toplulukların egemenlik alanlarını da baltaladığını belirtiyor ve şu politika önerilerinde bulunuyor:

  • Bankalar doğa üzerindeki etkilerini açıkça raporlamalı ve radikal bir şekilde azaltmalı, ayrıca fosil yakıtların, ormansızlaşmanın, aşırı avlanmanın ve ekosistem yıkımının finansmanı durdurmalıdır.
  • Hükümetler, biyolojik çeşitliliğin yok edilmesinde önemli rol oynayan bankaları korumayı bırakmalı ve bankaları kredilerinin neden olduğu zarardan sorumlu tutmak için finansal kuralları yeniden oluşturmalıdır.
  • Dünyanın her yerinden insanlar paralarının nasıl yatırılacağı konusunda söz sahibi olmalı ve bankaların insanlara ve gezegene ciddi zararlar vermesini durdurma hakkına sahip olmalı.

Chan: Dönüşümün merkezinde küresel ekonomi

IPBES Küresel Değerlendirme raporunun baş yazarlarından British Columbia Üniversitesi Profesörü Kai Chan “İnsanlığın iklim ve ekolojik krizlerle başa çıkabilmesi için ihtiyaç duyduğu dönüşümün merkezinde sürdürülebilir bir küresel ekonomi yer alır. Ve bunun merkezinde, yatırımları dünyanın dört bir yanında kalkınmaya güç veren bankalar ve finans kurumları bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

Chan, “Projelerin ancak gezegenin cömertliğini ve herkes için güvenli bir iklimi geri kazanmaya anlamlı ve olumlu bir şekilde katkıda bulunacağını gösterdiğinde sermaye bulabilecekleri bir dünya hayal edin. Bu raporun öngördüğü ve üzerine inşa ettiği gelecek budur” değerlendirmesinde bulundu.

Fotoğraf: Shutterstock

‘Hunutlu termik santralinin finansörleri de yer alıyor’

Türkiye’den de Doğu Akdeniz Çevre Platformu’ndan Dr. Sadun Bölükbaşı Hunutlu termik santral projesi kapsamında raporu değerlendirdi ve şu ifadeleri kullandı:

Türkiye’de biyolojik yıkıma neden olacak projelere destek veren bazı Çin bankaları da raporda yer alıyor. En çok biyoçeşitlilik kaybına finansal destek sağlayan bankalar listesine Hunutlu Termik Santrali’nin kredisini üstlenen Bank of China 14’üncü sıradan, ICBC ise 24’üncü sıradan giriyor.

Biyoçeşitlilik yıkımına sebep olacak projelere küresel ölçekte toplamda 100 milyar dolardan fazla kredi veren bu iki banka, Türkiye’de Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan Deniz Kaplumbağalarının Korunmasına İlişkin 2009-10 sayılı Genelge’ye göre koruma altında olan Sugözü kumsalına yapılan Hunutlu termik santral projesini finanse ediyor. Bu anlamda, Türkiye’nin en önemli kaplumbağa yuvalama kumsallarından biri olan Sugözü kumsalı’nda yaşanacak biyoçeşitlilik kaybından da sorumlu olacaklar.

Birss: Finans kurumları Amazonlar’ı yok ediyor

Amazon Watch İklim ve Finans Direktörü Moira Birss: Şu anda Amazon yağmur ormanlarında, tarım ticareti, madencilik ve fosil yakıtlar gibi endüstriler yerel toplumların haklarını ayaklar altına alıyor ve büyük bankalardan kredi ve sigortalarla finanse edilen kapsamlı bir ormansızlaşmaya neden oluyor” dedi.

Birss Amazonların hayatta kalması için finans kurumlarının” trilyonlarca doları hiç çekinmeden biyoçeşitlilik kaybına neden olan endüstrilere aktarmayı” bırakması gerektiğini söyledi.

Paglia: Verilen zararı tersine çevirmeliyiz

Stand.earth İcra Direktörü Todd Paglia ise “Günümüzün vizyon sahibi finans kurumları, okyanuslarımızı, ormanlarımızı ve iklimi yeniden canlandıran projelere yatırım yapan kurumlardır” dedi.

Paglia,  “Gezegenimizin kalbinin, akciğerlerinin, elleri ve kollarının yok edilmesine yatırım yapan bankaların birkaç asırdır verdiği zararı tersine çevirmemiz ve bunu kısa sürede yapmamız gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Türkiye’de kömür yatırımlardan tamamen çıkan banka sayısı 4

Türkiye’nin en büyük 17 bankasından sadece dördünün kömür yatırımlarından tamamen çıkma kararı aldı. Temiz enerji projelerine yönelmeyi taahhüt eden banka sayısı ise 12.

[COP29] Zirvenin sonuç metni taslağına tepki yağıyor: Boş kağıda imza istiyorlar

Bakü'deki iklim zirvesinde sona yaklaşılırken COP29 Başkanlığı'nın yayımladığı nihai metnin taslağında iklim finansmanı'nın karşısına 'X' ifadesinin konulması büyük tepki topladı.

[İklim Masası] Toplumun yüzde 79’u iklim değişikliği ile daha güçlü mücadele istiyor

Türkiye halkının yüzde 64'ü iklim değişikliğini günümüzün en önemli sorunu olarak tanımlıyor. Toplumun büyük kesimine göre ise Ankara’nın iklim politikaları yetersiz.

350 hak aktivisti ve sanatçıdan AYM’ye mektup: Katliam Yasası’nı bir an önce iptal edin!

Katliam Yasası'nı esastan görüşecek AYM'ye açık bir mektup yayımlayan 350 hak savunucusu, yasanın bir an önce gündeme alınmasını ve iptalini talep etti.

[COP29] Türkiye’nin iklim politikaları performansı bu yıl da ‘düşük’

Bu yılki İklim Değişikliği Performans Endeksi'nde 53'üncü sırada yer alan Türkiye’de yenilenebilir enerji kapasitesi artarken, bunun fosil yakıtları ikame etmediği vurgulanıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR