Vermont’ta GDO’lu gıdayı bilme hakkı kabul edildi

Genetiği değiştirilmiş organizmalı (GDO) gıda üretiminin yüksek olduğu ABD’de gıda sağlığı açısından önemli bir gelişme yaşandı. Ülkenin en küçük eyaletlerinden biri olan Vermont’ta kabul edilen yasa gereği artık gıda şirketleri sattıkları ürünün GDO’lu olup olmadığını paketine yazmak zorunda kalacak.

Vermont’ta yaklaşık on senedir kabul ettirilmeye çalışılan yasa tasarısı geçtiğimiz çarşamba (24 Nisan) eyalet meclisinden geçti.

GDO karşıtı eylemden bir pankart. 'Monsanto, madem ürünlerinle bu kadar gurur duyuyorsun, neden etiketeyazmıyorsun?
GDO karşıtı eylemden bir pankart. ‘Monsanto, madem ürünlerinle bu kadar gurur duyuyorsun, neden etikete yazmıyorsun?

GDO varsa ‘doğal’ yazılamayacak

1 Temmuz 2016 tarihinden itibaren geçerli olacak yasaya göre; Vermont’ta satılacak gıdaların yüzde 0.9’undan fazla GDO bulunması durumunda etikete ‘genetik mühendislik’ yapıldığı belirtilecek. Ayrıca GDO ibaresi düşülmüş gıdalarda ‘doğal‘ ibaresi kullanılamayacak. Bunun yanında yasa GDO’yla beslenmiş hayvanlardan sağlanan süt, yumurta ve et için GDO etiketi öngörmüyor.

23 eyalet sırada

ABD’de GDO etiketi zorunluluğu getiren ilk yasa Vermont’tan çıkmış olsa da devamının geleceği tahmin ediliyor; zira ülkedeki 23 eyaletin meclisinde kabul edilmeyi bekleyen 62 GDO etiketi yasa tasarısı var.

Yasanın kabul edilmesi GDO karşıtları tarafından’zafer’ olarak değerlendirildi; gıda ve tarım endüstrisi grupları ise pek mutlu değil. Diğer eyaletlerdeki yasa tasarılarının kabul edilmemesi için yoğun lobi faaliyeti yürüten endüstri grupları kararın ‘yanlış bir bilim anlayışıyla kabul edildiği ve tüketiciye zarar vereceği’ iddiasında.

Gıdaların yüzde 80’i GDO’lu

ABD’de üretline mısır ve soya fasulyelerin büyük bir kısmında GDO bulunuyor. Gıda şirketlerinin tahminine göre ülkede tüketilen paketlenmiş yiyeceklerin yüzde 80 bir şekilde GDO bulunduruyor.

(permaculturenews.org/ WSJ/ Yeşil Gazete)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR