İnsan HaklarıManşetTürkiyeVideo

Vekillerden Can Atalay için Meclis’te eylem

0
atalay

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, İstanbul Milletvekilleri Sera Kadıgil ve Ahmet Şık ile birlikte Hatay Milletvekili Can Atalay‘ın hukuksuz şekilde cezaevinde tutulmasına tepki olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nu terk etmeme eylemi başlattıklarını duyurdu.

Baş, eylemi başlatma kararlarını şu sözlerle açıkladı:

“53 gündür halkın ve meclisin iradesi gasp edilmiş durumda. Milletvekilimiz Can Atalay hâlâ Silivri’de esir tutuluyor. Konuyla ilgili pek çok milletvekili arkadaşımız dayanışmasını gösterdi. Dayanışma gösteren milletvekillerine, siyasi parti gruplarına teşekkür ediyoruz. Biz de konuyu hem kamuoyunda hem meclis başkanlığı düzeyinde gündeme getirmek için çaba sarf ettik. Bugün Sera Kadıgil, parti sözcümüz, Genel Kurulun gündemine taşıdı. Anayasa’ya açıkça aykırı bir biçimde bir hukuksuzluk devam ettiriliyor. Biz artık buna sessiz kalmamak gerektiğini düşünüyoruz.”

Hatay halkının yakın zamanda ağır bir deprem yaşadığını hatırlatarak Atalay’ın tutukluluğuyla kentin temsil hakkının layıkıyla yerine getirilmediğine işaret eden Baş, Hatay halkının “sabrı taşmış durumda” olduğunu belirtti.

6 Temmuz’da Hatay’ın birçok mahallesinde Can Atalay’ın tutukluluğunun sona erdirilmesi için oturma eylemi düzenleneceğini aktaran Erkan Baş, “Biz de Hatay halkının bu eylemine Genel Kurul çalışmaları nedeniyle katılamıyoruz. Ama onların yanında olduğumuzu göstermek için, şu anda Genel Kurul kapatılacak, Genel Kurul’u terk etmeyeceğiz” dedi.

Baş, “Milletvekilimiz Can Atalay’ın özgürlüğüne kavuşması anına kadar Türkiye‘nin her yerinde halkın ve meclisin iradesinin gasp edilmesine karşı sesimizi yükselteceğiz” diye konuştu.

Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca ve İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala ve Yeşil Sol Parti Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş‘ın da aralarında bulunduğu diğer partilerden pek çok milletvekili de TİP vekillerinin eylemine destek verdi.

Kadıgil, Genel Kurul’da Atalay’ın tutukluluğuna tepki gösterdi

TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak TİP Hatay Milletvekili Can Atalay‘ın hukuksuz şekilde cezaevinde tutulmasına ilişkin konuştu.

Meclis’in 28’inci Dönemi’nde görevine başlayamayan tek ismin Atalay olduğunu hatırlatan Kadıgil, Genel Kurul’daki milletvekillerine seslenerek şunları söyledi:

“Meclis tebrik ziyareti yapan heyetlerle dolup taşıyor. Bu süreçte hak ettiği tebrikleri kabul edemeyen tek bir seçilmiş milletvekili var: TİP Hatay Milletvekili Can Atalay. Seçildiği günden bugüne Anayasa’ya ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına aykırı biçimde Silivri’de siyasi bir esir olarak tutuluyor ve buna rağmen bu Meclis’in çoğunluğu ne acı ki bu hukuksuzluğa, Meclis iradesine yönelik bu saygısızlığa sessiz kalıyor.”

Bu duruma sessiz kalabilmeniz için iki sebep mevcuttur: Ya bilgi eksikliğiniz vardır ya da ortada bir kötülük durumu vardır. Üçüncü bir şık yoktur.

‘Ne biz ne yüksek yargı konuyu ilk kez tartışıyor’

Kadıgil, “Benim de katılmaktan ve parçası olmaktan onur duyduğum Gezi Direnişi’nin üzerinden 10 yıl geçmiş olduğuna göre, demek ki ortada bir suç üstü halinden bahsetmemiz mümkün değil” diyerek, Atalay’ın yaşadığı hukuksuz süreci daha önce de yaşayan milletvekilleri olduğunu hatırlattı ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un “Gezi dokunulmazlık kapsamı dışında” iddiasına da değindiği konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Konuya dair çiçeği burnunda Adalet Bakanınız çıkıp bir açıklama yaptı, ben utandım bir hukukçu olarak yaptığı açıklamadan. Çünkü şöyle dedi: ‘Biliyorsunuz Gezi Davası, Anayasal düzenle alakalı bir konu. Anayasa’nın 14’üncü maddesindeki dokunulmazlık kapsamına girmez.’

Can Atalay bu konuda, bu şekilde bulunan ilk milletvekili olsaydı, yani tutuklu olduğu halde milletvekili seçilen ilk milletvekili olsaydı Adalet Bakanının bu cümlelerinin belki en küçük bir hukuki değeri olabilirdi ama böyle bir durum söz konusu değil. Bugüne dek farklı farklı partilerden onlarca milletvekili seçildi ve Anayasa’nın, [Anayasa Mahkemesi] AYM’nin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun (YCGK) kararlarıyla serbest bırakıldı. Bu konuda yapılmış içtihatlar var.”

‘Yargıtay savcılığı kanuna karşı hile yapıyor’

Kadıgil, “Bu arkamızdaki yazının [‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’] bir hükmü varmış gibi davranmaya devam ediyorsunuz!” diyerek mecliste konuya sessiz kalan vekillere tepki gösterdi.

Yargıtay’ın Atalay’a ilişkin başvuruyu işleme almamasına da işaret eden Kadıgil sunları ekledi:

“Çünkü Yargıtay savcılığı kendisine sunulan dilekçeyi ilgili ceza dairesinin önüne bile koymuyor, üstüne yatmış bekliyor! Çünkü daireye sunduğu 3 gün içerisinde kabul ya da ret kararı verilmesi CMK madde 105 uyarınca kanuni bir zorunluluk. İşte bu karar verilmesin diye, üstünde savcı cübbesi bulunan kişiler hukuka karşı hile yapıyor. Bu kapsamda soruyorum size: Siz milletvekiliyseniz, bu koridorlarda o rozetleri takarak gururla dolaşıyorsanız, Meclis iradesine sürülen bu lekeyi kendinize nasıl yediriyorsunuz? Bu durumu kendinize yedirerek o vekil rozeti yakanızda gururla etrafta dolanmaya devam edebiliyorsanız ne acı size!”

Atalay’ın bulunduğu komisyonda ‘tutuklu hakları’ alt komisyonu oluşturuldu

TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın üyesi olduğu halde tutukluluğu nedeniyle katılamadığı TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’nun ikinci toplantısında Tutuklu ve Hükümlü Hakları Alt Komisyonu oluşturulmasına oy birliğiyle karar verildi.

Atalay, hukuksuz tutukluluğu nedeniyle TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na cezaevinde toplanılması çağrısında yapmıştı. Dün (5 Temmuz) bir araya gelen komisyonun başkanlığını AKP Osmaniye Milletvekili Derya Yanık‘ın yaptı. Yanık, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık’ın komisyona Can Atalay’ın fotoğrafı ile katılmasına itiraz ederek “Şahsi temsiliyet esastır, fotoğrafla temsil olmaz” ifadelerini kullandı ve “Şahsi temsilin yolunu ayrıca konuşuruz” diye ekledi.

‘Komisyon üyesi tutuklu iken toplanılması utanç verici’

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Şırnak Milletvekili Nevruz Uysal “Başlamadan önce tam da bu konuda bir şeyler söylemek gerekir” diyerek Can Atalay’ın “milletin iradesi” ile seçildiğinin ve komisyon toplantısında bulunması gerektiğinin altını çizdi:

İnsan Hakları Komisyonu olarak komisyon üyesi tutuklu bir milletvekili olmadan toplanıyor olmamız bizler açısından başlı başına utanç vericidir. Halkın oyuyla seçilmiş, milletvekili olmuş birisinin yeri Meclis’tir. Seçilmiş olan bir milletvekilinin tahliyesi noktasında insan haklarının temel ilkeleri olarak bu komisyonun ana gündemlerinden bir tanesi olması gerektiğinin başlıca altını çizelim.

Uysal, Sebahat Tuncel’in tutukluluğu sürecinde de benzer bir hukuksuzluk durumu yaşandığını aktardı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekillerinin de benzer süreçleri yaşadığını hatırlatan Uysal, “Bugün bu sorun yeniden önümüze gelmiştir. Bu konudaki ısrar demokrasiye, hukuka, insan haklarına kazandırmaz, kaybettirir. Bu fotoğraf aynı zamanda protesto şeklidir” diye konuştu.

Nevruz Uysal, Can Atalay’ın hukuksuz tutukluluğunun komisyon gündemine alınması gerektiğini belirtti.

Komisyon Başkanı Derya Yanık, sosyal medya platformu Twitter üzerinde yaptığı bir paylaşımda toplantıda “Tutuklu ve Hükümlü Hakları” adıyla bir alt komisyon kurulması kararı alındığını açıkladı.

Yanık, “TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonumuzun ikinci toplantısını bugün icra ettik. Tutuklu ve Hükümlü Hakları, Göç ve Uyum, Çocuk Hakları Alt Komisyonlarının kurulması kararlarımız oy birliğiyle oluşturulmuştur. Milletimize ve Meclisimize hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

You may also like

Comments

Comments are closed.