Van Gölü Havzası’ndaki Sarımehmet Barajı’nda iki yıldır görülen ve istilacı tür olarak bilenen zebra midyelerin bölgedeki akarsulara yayılması durumunda, dünyada sadece Van Gölü‘nde yaşayan inci kefalini etkileyebileceği belirtildi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Bu baraj gölünün amatör balıkçılığa tamamen kapatılması lazım. Çünkü buradaki zebra midyenin diğer akarsulara taşınması Van Gölü’ndeki inci kefallerinin üreme habitatlarını tamamen yok olması demektir” dedi.
Akkuş şu bilgileri verdi: “Normalde Van sınırları içinde zebra midye türü yok. Fakat bugün bulunduğumuz noktada barajın her tarafını zebra midyelerin kapladığını görüyoruz. Bu Van için çok büyük bir tehlikenin habercisi. Çünkü göl havzasındaki akarsuların hepsi su kalite kriterleri olarak zebra midyenin yaşamasına uygun ve bu akarsular 14 bin insanın geçim kaynağını sağladığı inci kefallerinin üreme habitatı. Bir zebra midye, bir üreme döneminde bir milyon tane yumurta bırakıyor ve bu yumurtalar planktonlar gibi 1 aya yakın su içerisinde yüzme kabiliyetine sahip. Yani akıntılarla beraber çok hızlı bir şekilde yayılıyor.”
Zebra midyelerin Van Gölü Havzası‘ndaki başka akarsulara taşınmaması gerektiğini belirten Akkuş şöyle konuştu: “Eğer buradan başka akarsulara giderse inci kefali üreme habitatlarını tamamen işgal edebilir. Zebra midyenin taşınması çok kolay, çünkü su dışında nemli ortamda günlerce hayatta kalabiliyorlar. Şu andaki Sarımehmet Barajı’nda kullanılan bir av aracının gidip yakın bir akarsuda kullanılması bu zebra midyeyi alıp kendi elimizle oraya taşımamız, çok büyük sorunlarla karşı karşıya kalmamız demektir. Zebra midyeler, akarsularda kumların, taşların üzerinde büyük koloniler oluşturuyor. Ortamdaki planktonları süzüyor. Yani bir zebra midye günde bir litre suyu süzme kapasitesine sahip. Yani besin zincirinin en alt tabakasına yeni bir canlıyı ekliyoruz” ifadesini kullandı.
Bu istilacı midye türlerinin Van Gölü Havzası’ndaki diğer doğal midye türlerini de yok edeceğini anlatan Akkuş, acilen bir yönetim planı hazırlanması ve bu baraj gölünün amatör balıkçılığa tamamıyla kapatılması gerektiğini söyledi.
Akkuş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çünkü buradaki zebra midyenin diğer akarsulara taşınması, Van Gölü’ndeki inci kefallerinin üreme habitatlarını tamamen yok olması demektir. Van Gölü Havzası 800 bin yıldan fazla bir yaşa sahip. 800 bin yıl boyunca Van il sınırları içinde böyle bir midye türü yoktu. Yani bu, buranın doğal bir türü değil ve sonradan taşındı. Nasıl taşındığına dair elimizde kesin bir veri yok. Araştırmalarımız devam ediyor. Fakat Van Gölü’nün hemen yanı başında bulunan Fırat, Dicle Havzası’nda, Keban ve Atatürk Barajı‘nda zebra midyeler fazla var. Ve bildiğimiz gibi Keban Barajı’nda yetiştirilen sazan yavruları Van’daki değişik göllere ve barajlara atılıyor. Öncelikle şunu bilmemiz lazım. Oradan alıp getirdiğimiz balıklarla beraber o midyeler çok rahat taşınır. O yüzden Van sınırları içerisinde hiçbir zaman dışardan getirilen balıkların buraya taşınmaması lazım. Buraya yurtlandırdığımız balıklarla beraber ne getirdiğimizi bilmiyoruz. Bugün zebra midye geldi, yarın başka hastalıklar veya yeni türler getireceğiz. Dolayısıyla Van gibi ülkemiz balıkçığının önemli bir alanını oluşturan yerde, yani iç sularda elde ettiğimiz avcılığın 3’te biri tek başına Van Gölü Havzası’ndan karşılanıyor. Bu inanılmaz ve çok büyük bir rakam demek.”
Küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği yüzünden Türkiye denizlerine ve göllerine yayılan ‘istilacı türler’, su habitatını ve ekolojik dengeyi olumsuz etkiliyor.