Türkiye’de ‘işkence ve kötü muamele alanındaki gerileme’, bu yılın Avrupa Birliği (AB) ilerleme raporuna yeniden girdi.
AB, Türkiye’nin geçen seneki raporunda son iki yılda üç başlıkta “gerilemeye” işaret etmiş, bu başlıkları da, “ifade özgürlüğü”, “toplanma özgürlüğü”, yargı özelinde de “kamu ihale kanunlarına uyum” olarak açıklanmıştı.
AB Bakanı Ömer Çelik, rapora Ankara’nın tepkisini aktarırken, AB’nin bazı değerlendirmelerini ‘utanç vesikası’ olarak niteledi.
AB İlerleme Raporu’na, “işkence ve kötü muameleden korunma” da, Türkiye’nin gerilediği bir alan olarak yansıdı.
Türkiye, uzun süredir bu konuda “sıfır tolerans politikası” yürüttüğünü savunuyordu.
15 Temmuz darbe girişimi sonrasını da kapsayan dönemi inceleyen 2016 İlerleme Raporu’nda, yargı bağımsızlığındaki gerilemenin bu süreçte “daha da arttığı” belirtildi.
Gerilemeye örnek teşkil eden tespitler arasında, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eşbaşkanları ve milletvekillerine yönelik gözaltı ve tutuklamalar yer aldı.
Raporda, Türkiye’nin darbe girişimi sonrasında OHAL’i üç aydan altı aya çıkarırken gözaltı süresini de 30 güne yükseltmesi, Avrupa İnsan Hakları Bildirgesi ile uyumsuz bulundu.
Kanun Hükmünde Kararnameler’in (KHK) mevzuatta önemli değişiklikler getirdiği belirtilen raporda, akademi ve okullar, ordu, emniyet, kamu, yargı, basın ile iş dünyasındaki tasfiye, gözaltı ve tutuklamalar hatırlatıldı.
Rapor, yargı, ifade özgürlüğü ve diğer demokratik standartlarda “gerileme” olduğuna işaret etti.
Rapora göre, bu başlıklar Türkiye’yi AB üyeliğinden “eskisinden çok daha fazla uzaklaştırıyor”.
(BBC Türkçe)