DünyaManşet

Snowden’dan ABD’ye yalanlama, “Ne Çin ne de Rus hükümetine bilgi sızdırdım”

0

Yeni yapılan anket sonuçları Amerikalıların desteğini gösterirken NSA muhbiri medyadaki iddiaları öfkeyle yalanladı

NSA muhbiri Edward Snowden, Cumartesi ve Salı akşamı verdiği röportajlarda medyada yer alan Çin ya da Rus hükümetine gizli bilgi sızdırdığı iddialarını öfkeyle yalanladı. Bu hükümetlerden biri ya da her ikisinin de “dizüstü bilgisayarlarının içeriğini hortumladığı” açıklamalarını da reddetti. “Ne Rus ne de Çin hükümetine hiçbir bilgi vermedim, dizüstü bilgisayarlarımdan da hiçbir şey almadılar” dedi.

Çin’in Snowden’ın dizüstü bilgisayarlarının içeriğini hortumladığı iddiası ilk kez New York Times’da 24 Haziran’da yayınlanan bir yazıda yer aldı. Gazete, bu iddiayı hiçbir kanıtı olmaksızın ve kaynaklarının kimliğini belirtmeden yayınladı.

NY Times, bu önemli iddiayı kanıt yerine “bellibaşlı hükümet ajan temsilcilikleri için çalışan” “iki Batı istihbaratı uzmanı”ndan yaptığı alıntılarla dolaşıma soktu. Bu “uzmanlar”ın kimlikleri belirtilmedi. Yazıda daha sonra bu uzmanların “Çin hükümetinin Snowden’ın Hong Kong’a getirdiğini söylediği dört bilgisayarın içeriğini hortumlamayı başardığına inandıklarını söyledikleri” belirtildi.

İşte, Çin “Snowden’ın-laptoplarını-hortumladı” iddiası böyle yaratıldı: New York Times’ın ik anonim kaynağın bunun olduğuna “inandıklarını” belirtmesiyle. Buradan da tahminen her yere gerçekmiş gibi yayıldı.

Bundan kısa bir süre sonra New Yorker – “Çin Snowden’ın Gitmesine Neden İzin Verdi” manşeti altında – okuyucularına şöyle seslendi: “Ondan yararlanabildikleri kadar yararlandılar. Times’da bahsi geçen istihbarat uzmanları Çin hükümetinin “Snowden’ın Hong Kong’a getirdiğini ve Hong Kong’da bir otelde kaldığı dört gün boyunca yanında olduğunu söylediği dört laptop’un içeriğini hortumlamayı başardığına” inanıyorlardı. DC dedikodu sayfaları, sağ-kanat kuruluşlar ve Demokratik Parti sitelerinde Snowden’I kötülemek için bu ifadelere sürekli yer verildi.

Oysa, bunun doğru olduğuna dair hiçbir kanıt yoktu. NY Times bu kışkırtıcı iddiayı sadece iki anonim kaynağın ucuz spekülasyonlarına dayanarak bir haber yazısında yayınlama kararı aldı. Elbette, Snowden’ın inkarı bir teminat değildir, olmamalıdır da. Fakat şimdiye dek bu konuda elimizdeki tek kanıt bu.

Amerikalılar şaşırtıcı ölçüde bu kötüleme kampanyalarını gözardı etmeye istekli ve buna muktedir görünüyorlar. Bugün açıklanan yeni bir Quinnipac anketine göre tüm kötülemelere rağmen Amerikalıların Snowden’ın eylemleri hakkındaki görüşleri büyük oranda olumlu: “Yüzde elli-beş (%55) Snowden’ın telefon ve internet verisi toplayan çok gizli ABD programları hakkında bilgi sızdıran bir muhbir olduğunu söylerken… yüzde otuz dört vatan haini olduğunu söyledi.” Ve: “Snowden’ın vatan haininden ziyade muhbir olduğu görüşü parti, cinsiyet, gelir, eğitim ve yaşa göre ayrılan hemen hemen her katılımcı grupta baskın çıktı.”

Dahası, “anket, ayrıca, katılımcıların %45’e %40 hükümetin terörizmle savaşın bir parçası olarak kişisel özgürlükleri kısıtlamada çok ileri gittiğini gösterdi. Bu sonuç, Ocak 2010’da yapılan %63’ün anti-terörizm faaliyetlerinin ABD’yi saldırılardan korumaya yetmediğini, %25’in ise buna karşı çıktığı benzer bir yoklamayla çelişiyor.”

Yoklama firmasının analisti Peter Brown bu bulguların içyüzünü anlattı:

“Kamuoyunda kişisel özgürlükler ve Hükümetin anti-terörizm çabalarına dönük bu büyük değişim ve Edward Snowden’ın vatan haininden ziyade muhbir olduğu görüşü, halkın tepkisidir ve hükümetin ilerideki terörist vakalarını önlemek için aldığı önlemlere karşı duyulan şaşkınlığı göstermektedir. ….  Snowden’ın vatan haini olmadığı kararı, neredeyse tüm siyasi kurumların ortak görüşüyle ters düşüyor.”

Her zamanki gibi, ABD hükümeti, resmi basını ve her iki siyasi parti bu olayda neredeyse tamamen görüş ve hedef birliğine vardı. Amerikalılar ise onlar için hazırlanan ve üstlerine boca edilenden çok farklı bir sonuca varmış gibi görünüyorlar.

Latin Amerika yansımaları

Bazı Amerikalı gazetecilerin belirttiği gibi bir süredir yeni bir NSA hikayesi yayınlanmazken, ABD’nin casusluk aygıtına yönelik tartışma giderek şiddetleniyor. Avrupa’nın öfkesinin ardından, NSA’in milyonlarca Brezilyalıyı gözetlediğinin ortaya çıkması günlerdir bu ülkenin haber dolaşımını ve siyasi sınıfını meşgul ediyor, resmi cezai soruşturmalar ve Kongre’nin araştırmaları çoktan başladı bile.

Bu arada, O Globo gazetecileri Roberto Kaz ve Jose Casado ile birlikte pazartesi günü bu gazetede NSA’in milyonlarca email ve telefon konuşmasını içeren devasa koleksiyonunun Latin Amerika’nın büyük çoğunluğuna uzanmasını detaylandıran bir başka yazım yayınlandı. Bu kıta boyunca gözlenen reaksiyon da, özellikle Avrupa ve Brezilya’da gördüklerimizle aynı: ayrıntılar için  bkz. “Latin Amerika ülkeleri NSA casusluk iddialarına karşı burnundan soluyor”.

Farkettim ki bazı ABD’li gazeteciler dünyanın Amerika’nın sınırlarıyla başlayıp bittiğine inanıyor, oysa – bu olayların da gösterdiği gibi – gerçekte dünya çapında her tür tartışma, soruşturma ve reforma neden olacak olan oldukça önemli NSA hikayelerini yayınlamaya devam ediyoruz.

Yabancı kaynaklardan derleyen: Özde Çakmak

(Yeşil Gazete, NY Times, NewYorker, O Globo)

More in Dünya

You may also like

Comments

Comments are closed.