EmekManşetTürkiye

‘Şantiyede koronadan değil veba ya da koleradan öleceğiz’

0

Haber: Serpil Ünal

*

Artvin Yusufeli’nde Maksem Yapı‘nın üstlenici firma olduğu 336 konut 4 etap inşaat şantiyesinde taşeron firma ile yaşanan anlaşmazlık nedeniyle işçilerin ücretleri gasp ediliyor.

“Kaldığımız şantiye hayvan barınaklarından beter, günlerdir su bile akmıyor” diyen işçiler ücretlerinin ödenmesini istiyor.

3’üncü bölgede şu anda konut, okul, sağlık ocağı ve jandarma komutanlığı inşaatı sürüyor. İşçiler, çalıştıkları taşeron firma ile Maksem Yapı arasında yaşanan anlaşmazlık nedeniyle işin durdurularak kendilerine “Bir dahaki ayın 24’ünde ödeme yapılacak o zaman alırsınız” denildiğini söyledi’

‘Bayram demeden çalıştık’

Temmuz ayı başında taşeron firma ile anlaşarak Sakarya’dan Artvin’e gelen inşaat işçisi Mustafa Çıtır ve Ali Gündüz, “Bayram demedik çalıştık şimdi ise paramızı ödemedikleri için burada mahsur kaldık” ifadelerini kulalndı.

Maksem Yapı ile taşeron firma arasında nedenini bilmedikleri bir anlaşmazlık nedeniyle işin durdurulduğunu belirten Mustafa Çıtır, “Biz de çalıştığımız firmanın işi durdurulunca gitmek üzere ücretlerimizi istedik” dedi.

‘Şantiye Ümraniye çöplüğü gibi’

Maksem Yapı’nın işçilere “Bizimle çalışın” dediğini aktaran Çıtır, “Şantiyedeki çalışma koşulları çok kötü olduğu için devam etmek istemiyoruz. Kaldığımız koğuşlar, yemekhane, banyo tuvalet alanları pislik içinde, yemekleri yenmeyecek kadar kötü. Burada koronovirüsü geçtik pislikten kolera veba gibi hastalıklardan öleceğiz” açıklamasını yaptı.

Şantiyede çöp ve pislik içinde kaldıklarını ve insanlık dışı şartlarda çalışmak barınmak zorunda bırakıldıklarını belirten Çıtır “Şantiye Ümraniye çöplüğü gibi, kaldığımız koğuşlar, yemekhane temizlik alanları pislik içinde. Duş kabini yok duşlar kamyon bırandalarıyla ayrılmış. Sularımız günlerdir akmıyor. İnanın hayvan barınakları bile bizim kaldığımız yerden daha temizdir. Defalarca bu sorunları söylememize rağmen en ufak bir değişiklik yok” dedi.

‘Birçok kişi ishal oldu’

Yemekhanenin de aynı şekilde pislik içerisinde olduğunu belirten Çıtır, “Kantine yönlendiriliyoruz. Kantinde fiyatlar iki katında. Çeşmeden su içersek ishal oluyoruz. Ben dahil ishal olduk. Suyu kaynatınca bir şey olmaz diyerek cesaretlendik kullandık. Ama yine de ishal olduk. Burada korona değil yakında veba veya koleradan öleceğiz” diyerek kendilerine dayatılan insanlık dışı koşullara isyan etti.

Taşeronun işini durdurulunca şartlardan memnun olmadıkları için yedi işçinin de işten ayrılmak istediğini fakat Maksem Yapı’nın ‘Ücretlerinizi bir dahaki ayın 24’ünde alırsınız” dediğini belirten Çıtır, “Biz buraya ekmek paramız için Sakarya’dan kalkıp geldik. Bayramda bile çalıştık. Taşeron firmayla aralarındaki anlaşmazlığı bahane edip işçinin parasını keyfi şekilde gasp ediyorlar. Biz bu insanlık dışı şartlarda çalışmak, barınmak istemiyoruz” dedi.

Ücretlerinin ödenmesi için bugün saat 15.00’e kadar bekleyeceklerini söyleyen işçiler “Bundan sonra olacaklardan ve başımıza geleceklerden Maksem Yapı sorumludur” ifadelerine yer verdi.

Maksem Yapı sorumluluk almıyor

Maksem Yapı‘nın İnsan Kaynakları ise işçilerin kendi istekleri ile işten ayrılmak istediklerini ve ücretlerinden taşeron firmanın sorumlu olduğunu belirtti.

Üstlenici firmanın işçilerin ücretleri ve çalışma koşullarından sorumlu olduğu hatırlatılınca ise “Sanırım ödeme için görüşmeler sürüyor” yanıtı verildi.

İşçilerin çalışma ve barınma koşullarının kötü olduğu ve sağlıklarının bozulduğu, suların almadığı, içme suyunu iki katı fiyata kantinden almak zorunda kaldıkları duruma ilişkin ise “Bu konuyla ilgili bilgimiz yok. Şantiye şefine şikayetlerini iletmeleri gerekir. İhtiyaca göre gereken düzenleme yapılır” cevabını verdiler.

More in Emek

You may also like

Comments

Comments are closed.