Paris’teki BM İklim Zirvesi yarın sona eriyor. İklim değişikliğiyle etkin bir mücadele sağlayacak ve küresel ısınmayı önleyecek kapsamlı bir anlaşmaya varılabilmesi için görüşmeler son dönemece girdi.
Fransa’nın başkenti Paris’te 30 Kasım’da başlayan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Taraflar Konferansı (COP 21), dünya genelinde iklim değişikliği konusunda yeni bir dönemin kapısını aralamaya çalışıyor. Zirvede, 2020’de sona erecek Kyoto Sözleşmesi sonrasında geçerli olacak dünyadaki yeni iklim, enerji ve tarım politikalarının çerçevesi çiziliyor.
Fabius: ‘Yeni taslak üzerinde çalışıyoruz’
Konferans başkanı, ev sahibi Fransa’nın Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, dün hazırlanan ve eleştiri toplayan anlaşma taslağı yerine bir yenisi üzerinde çalışıldığını açıkladı. Mevcut taslak, can alıcı konuları geçiştirdiği gerekçesiyle eleştiriliyor.
AB: ‘Kırmızı çizgilerimiz aşıldı’
AB adına açıklama yapan Lüksemburg Dışişleri Bakanı Carole Dieschbourg, taslağı yeterli bulmadıklarını söyledi. “Bazı noktalarda kırmızı çizgilerimiz aşıldı” diyen Dieschbourg, ulusal iklim hedeflerinin 5 yılda bir kontrol edilmesini öngören mekanizmanın gevşetildiğini savundu. Carole Dieschbourg, ilk revizyon tarihi olarak 2021 üzerinde durulmasına rağmen taslak metnine opsiyon olarak 2023 ve 2024’ün de eklenmesini eleştirdi.
‘Sanayileşmiş ülkelerin tarihi sorumluluğu’
Gelişmekte olan ülkelerin grubu olan G77 adına açıklama Güney Afrika Çevre Bakanı Edna Molewa tarafından yapıldı. Küresel ısınmada sanayileşmiş ülkelerin tarihi sorumluluğuna işaret eden Molewa, anlaşmanın Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin yaptığı gibi gelişmekte olan ve sanayileşmiş ülkeler arasındaki ayrımı net bir şekilde yapması gerektiğini söyledi. Güney Afrika Çevre Bakanı Edna Molewa, taslağın yoksul ülkelere sağlanacak mali yardımın nasıl artırılacağı konusunu belirsiz bıraktığını kaydetti.
Almanya Çevre Bakanı Barbara Hendricks, “Ortaya çıkan tasarı ileri doğru atılmış önemli bir adım. Ancak henüz nihai olarak hedeflenen belgeden söz edemeyiz” dedi.
‘Cılız bir anlaşmayla yetinmeyeceğiz’
100’den fazla ülkenin temsilcisi, zirveden geniş kapsamlı sorumluluklar öngören bir anlaşmanın çıkması için ittifak kurdu. İttifaka AB, ABD, en az gelişmiş ülkeler grubu, Ada devletleri, Meksiko ve Kolombiya dahil. “Hırslılar Koalisyonu” (high ambition coalition) adını benimseyen ittifakın sözcülerinden, Marshall Adaları’nın Dışişleri Bakanı Tony de Brum, “Cılız bir anlaşmayla yetinmeyeceğiz” dedi.
(Deutsche Welle Türkçe)