Yerleşiklerin Tanrı’sı vardır!
Tanrı düzen, disiplin ve itaat ister. Nasıl yaşanacağını anlatır, uyulmasını zorunlu kıldığı kural ve yasaklar koyar. İtaat edenlerin yanlış anlamasını önlemek için emirlerini yazılı hale getirir; kutsallaştırır.
Yazı’dan yanadır.
Kendini imha ederek yeniden icat edemeyenler, yola çık(a)mayanlar, tek başına kalmaya cesaret edemeyenler, karanlıkta yürü(ye)meyenler, uçuruma atla(ya)mayanlar Tanrı’ya itaat eder; korkularını bastırmak için sık sık bir araya gelip birbirlerinden güç alır, secde eder, mabet yapar, düzenli ordu kurarlar.
İtaatleri mabetlerinin çokluğu ve büyüklüğü ile ölçülür.
Tapındıkları oranda kendilerinden vazgeçerler.
Vazgeçtikleri oranda da pan-kapitalizme teslim olurlar.
…
Artık görelim: Tanrı insanları doğarken öldürür.
“Ölümden sonra hayat” inancı bu dünyada yaşamayı pasif bir sürece dönüştürür; kişinin kendi özerkliğini edinmesini, kendini ele geçirmesini, kendini icat etmesini, bir hikâye edinmesini engeller.
Doğrudanlık yerine başkası adına davranmayı (= temsili) normalleştirir.
Hayatın bir mahkûm gibi kapatılmalar (= sınırlar) içinde yaşanmasına neden olur.
Böylece doğum ölüme eşitlenir, ölüm ölümle tartılır.
…
Hayatı bu dünyada yaşamak isteyenlerin Tanrı’sı yoktur! [1]
*
[1] Yeni İnsan Yayınevi tarafından yayımlanacak olan Yarabıçak adlı deneme kitabından bir bölüm.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…