Greenpeace, nükleer ve kömürlü termik santrallere karşı mücadele eden bölge halkı için yasal bir rehber niteliği taşıyan, “Yaşamı Savunmak” kitabını yayımladı
88 sayfadan oluşan ve Av. Gökhan Candoğan’ın kaleme aldığı kitap, Türkiye’deki enerji politikaları hakkında geniş bir özet sunarken, enerji santrallerinin öncesi, kurulum aşaması ve sonrasında izlenebilecek hukuki süreçleri, anlaşılır bir dille ve tüm ayrıntılarıyla ortaya koyuyor.
Greenpeace, 9-10 Haziran tarihlerinde Ankara’da ‘Yaşamı Savunmak’ kitabı rehberliğinde bir ‘Kömürle mücadelede ağ oluşturma çalıştayı” düzenliyor. Çalıştayın amacı kömürlü termik santrallere karşı Türkiye’nin dört bir yanında devam eden mücadelelerin bir platformda bir araya gelerek bilgi ve deneyimlerin paylaşması ve aynı zamanda bu projelere karşı çıkabilmenin hukuki yollarını da ortaklaştırarak daha kuvvetli bir mücadele zemini oluşturmak.
Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Dr. Uygar Özesmi, kitabın ön sözünde şunları söylüyor “Kirli ve doğayı mahveden enerji biçimleriyle mücadele etmek sadece çevre değil, aynı zamanda bir yaşam hakkı ve toplumsal sorumluluk meselesi. Yerel mücadelelerse, yaşam hakkı savunuculuğunun temeli. Türkiye’nin yüz yüze olduğu en büyük çevresel sorunlardan olan yapılaşma, yollar, madenler, termik santraller ve HES’lere karşı mücadelenin baş rolünde yerel mücadele var. Günümüzde yerel kalkınmayı ve kalkınma hedeflerini ulusal planlar belirliyor. Bu planlarda yerelin de, doğanın da sesi yok. Yerel için merkezde planlanan ve daha sonra yerelde uygulanan projelerin demokratik süreçler ve ahlaki açıdan ne kadar hatalı olduğunu anlatmaya gerek yok. Üstelik bu projelerin pek çoğu, yasalara da uygun değil ve doğru adımlarla açılan ve yerel halkın kazandığı davaların sayısı giderek artıyor. Bu kitap, Türkiye’nin herhangi bir yerinde, halk sağlığına, çevreye ve doğaya zarar verecek bir projenin her aşamasında bu projelere karşı çıkabilmenin hukuki yollarını anlaşılır bir dille, örneklerle anlatıyor.”
