Kategoriler: ManşetTürkiye

Nezih Kitabevi’nden “Nefret Suçlarına Karşı Ajanda”ya satış engeli

İstanbul ve Ankara’da 9 şubesi olan büyük kitabevi zincirlerinden Nezih Kitabevi Metis Yayınları’nın çıkardığı “Nefret Suçları” temalı 2011 ajandasının satışını durdurdu.

Yayınevinin web sitesinde yer alan açıklamada “…kurumumuz, tüm faaliyetlerini, Türkiye Cumhuriyeti yasaları ve Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği ilke ve düşünceler doğrultusunda yürütmektedir. Metis Yayınları tarafından hazırlanan, Kurumumuzun hiçbir şekil ve şartta, hiçbir ilgisinin bulunmadığı, sadece mağazalarımızda değil, bugün ülkemizde basılı yayın satış ve dağıtımı yapan diğer tüm şirket ve kitapevlerinde de satılan söz konusu ajanda ile ilgili olarak, gerek ajanda içeriği üzerinde yapmış olduğumuz inceleme ve gerekse Sayın Müşterilerimizin tarafımıza iletmiş oldukları yorum ve görüşler doğrultusunda derhal söz konusu ürünün satışına son vermiş ve bu konuda, tüm yasal haklarımız saklı kalmak kaydıyla, ilgili yayınevine de bilgilendirme yapmış bulunmaktayız. Kurumumuz ilkeleri doğrultusunda, söz konusu ajandaları iade etmek isteyen müşterilerimize ürün bedeli iadesi yapılacaktır.” denildi.

Konuyla ilgili görüştüğümüz Nezih Kitabevi pazarlama uzmanı Seda Sırma kurumları içinde farklı görüşten insanlar olduğunu, yaptıkları değerlendirme sonucunda ajanda içeriğinin doğru ya da yanlış olmasına takılmadıklarını, ancak müşterilerinden aldıkları tepki nedeniyle ajandanın satışını durdurduklarını söyledi. Sırma “Ajandayla ilgili başka internet sitelerinde de olumsuz yorumlar gördük, bizim için müşteri memnunuyeti önemli olduğu için ajandayı satışa çıkarmadık. Zaten ajanda depolarımızda duruyordu, henüz mağazalarımıza satışa çıkarmamıştık. Depolarımızdan iade ettik” dedi. Nezih Kitabevi yetkilisi ayrıca müşterilerinin Metis Yayınevi’ni kendilerine ait sandıklarını, bu nedenle böyle bir açıklama yaptıklarını belirtti.

Metis Yayınevi her yıl farklı temalarda ajandalar yayınlıyor. 2011 ajandası “Irkçılığa, Ayrımcılığa ve Nefret Suçlarına Karşı” başlığını taşıyordu. Yayınevinin web sitesinde ajandanın amacı şöyle tanımlanıyor:

“2011 Ajandası için “Irkçılık, Ayrımcılık ve Nefret Suçları”nı konu olarak seçtik. Gerekçesi hepimizin yaşadığı hayatta yatıyor. Türkiye, 20. yüzyıl boyunca ektiklerini biçiyor, ırkçı zihniyetin cenderesinden çıkmayı başaramıyor. Irkçı zihniyetin ürünü olarak uzun süredir bir savaş hali içinde, bir nefret toplumu içinde yaşıyoruz.

Konuyu Metis Ajandalarının mucidi olan araştırmacı arkadaşımız Levent Şensever önerdi ve hazırladı. Nefret söylemi ve nefret suçları, Türkiye’de olduğu kadar dünyada da yeni bir kavram. Nefret suçları, ırkçı ve ayrımcı bir zihniyetin korkularına, inanç kalıplarına, klişelerine dayanıyor. Yani şiddetten, saldırıdan, cinayetten, sokaktaki vurdu kırdıdan önce yanlış inanç, yanlış bilgi, yanlış düşünce söz konusu.

Bu ajanda bir anlamda okurlarımıza bir davet. Nefret suçlarının yasalarda ayrı bir tanıma kavuşturulması, yasal mevzuatın nefret suçlarına hassas hale getirilmesi önemli bir hukuk mücadelesi. Hepimizin bir ucundan tutmamız, desteklememiz gereken bir mücadele. İçerde de alıntıladığımız gibi, evet, yasalar insanların birbirini daha çok sevmesini sağlayamaz ama birbirlerine karşı suç işlemelerini engelleyebilir. En azından bunu umabiliriz.

Kuşkusuz ayrımcılık kolay kolay bitmeyecek: Eşitlikten nasibini almamış hiyerarşik ve otoriter bir toplumda, “ırk”tan vazgeçildiğinde kültüre, oradan inanca ya da inançsızlığa, olmadı cinsiyete, olmadı başka bir farklılığa geçilecek. Çünkü asıl mesele, insanlar arasındaki mevcut farkları tahakküm edebilmek için kullanmak. Bunca eşitsizliğin olduğu bir dünyada ayrımcılıktan tümüyle kurtulmak bir hayal. Ama özlenen, gerçekçi bir hayal. Tarihten öğreniyoruz ki, insanın adalet arayışı da bitmeyecek, hep sürecek.”

Haber: Yazgülü Yeşil – Yeşil Gazete

Paylaş
Yazar:
Haber Merkezi