Türkiye

MLKP Davası’nda Çiçek, Polat, Ulusoy ve Kayacı’ya tahliye

0

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 sanıklı MLKP davasında beş yıldır hapiste tutulan Atılım Gazetesi genel yayın yönetmeni İbrahim Çiçek ve üç sanığı daha tahliye etti. Özgür Radyo yayın koordinatörü Füsun Erdoğan’ın tahliye istemi reddedildi.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi,  Marksist Leninist Komünist Partisi’ne (MLKP) yönelik operasyonla ilgili 16’sı tutuklu 24 sanıklı davada, Atılım gazetesi yayın koordinatörü İbrahim Çiçek, Ali Hıdır Polat, Ziya Ulusoy ve Uğur Kayacı‘yı tahliye etti. Bir sonraki duruşma 13 Ekim 2011’de görülecek.

Mahkeme, dün (17 Mayıs) süren davada, aralarında İstanbul Özgür Radyo genel yayın koordinatörü Füsun Erdoğan ve Atılım gazetesi çalışannı Sedat Şenoğlu‘nun da içlerinde bulunduğu 12 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Eylül 2006’da bir çok ilde yapılan “Gaye” operasyonu kapsamında yargılanan sanıklar MLKP örgütüne üye olmakla suçlanıyorlar. Mahkeme heyetinin tamamın değiştiği dünkü duruşma müdahil avukatların savunmasıyla başladı.

Müdahil avukatlar, tutukluların suçlanmasına delil oluşturan  Nazilli’de yapılan operasyonda ele geçirildiği iddia edilen 40 sayfalık dökümanın “gerçek” olmadığını belirtti. Operasyon esnasında çekilen ses ve görüntü kayıtlarının karartıldığını ve mahkeme heyeti tarafından tekrar incelenmesini talep etti.

Sanıkların tutukluluk hallerinin cezaya dönüştüğünü belirten avukatlar, bunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarına uygun olmadığını belirttiler.

Avukat Ercan Kanar, sanıkların yargılandığı özel yetkili mahkemelerin “savaş hukuku”nu gündeme getirdiğini belirtti. Avukat Gülser Tuncer, “yalan üzerine” kurulu bu davayı yürüten mahkeme heyetinin beş yıldır devam eden bu süreci sorgulaması gerektiğini söyledi. Avukat Ahmet Koç, “Hakimler kanun ve vicdanlarıyla hareket ederler, burada kanun konuşuldu artık bu davayı sizin vicdanınıza bırakıyoruz” dedi.

Sanık ve sanık yakınlarına jandarma müdahalesi

Sanıkların savunmasına geçildiğinde mahkemede gerginlik yaşandı. İlk gerginlik, Arif Çelebi’nin savunmasını mahkeme heyetinin çok uzun bulup, bitirmesini istemesiyle başladı. Bu gerginlik Seyfi Polat‘ın savunmasında Gözaltında Kayıplara Karşı Mücadele Haftası” nedeniyle Hasan Ocak‘ı anmasıyla yükseldi.

Savunmasını kısa tutması için uyarılan Polat beş dakika süre istedi. Mahkeme heyeti buna izin vermeyip Polat’ı mahkeme salonundan çıkarmak isteyince, sanık ve sanık yakınları buna engel olmak istedi. Bu esnada, jandarma sanık, sanık yakınları ve müdahil avukatlar arasında arbede yaşandı.

Heyet, Polat’ın duruşmanın inzibatını bozduğu gerekçesiyle duruşmalara getirilmemesi kararı verdi.

“TMY kaldırılmalı, Çiçek serbest bırakılmalı”

Dava sırasında 50 kişilik grup, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), adliye önünde MLKP davasından tutuklu İstanbul birinci bölge bağımsız milletvekili adayı İbrahim Çiçek‘in serbest bırakılması için basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, Terörle Mücadele Yasası (TMY) ortadan kalkmadığı sürece devrimcilere yönelik tutuklamaların devam edeceği belirtildi.

“Birçok sosyalist emekçi, Kürt siyasetçi TMY dayanak gösterilerek yüzlerce yıl cezaya mahkum edildi. AKP’nin emekçileri sindirme yasası TMY derhal kaldırılmalıdır.

Meclise girip ezilenlerin sözcülüğünü yapacak bağımsız aday İbrahim Çiçek’in özgürlüğünü istiyoruz. Herkesi seçim sürecinde Çiçek’e destek olmaya çağırıyoruz.”

GÖP de davayı izledi

Davayı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) genel sekreteri Sibel Gümüş, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) başkanı Ercan İpekçi, Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Derneği başkanı Necati Abay, Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) dönem sözcüsü Ferai Tınç da davayı izleyerek mahkemeye gazetecilerin ifade özgürlüğünün kısıtlandığına dair bir açıklama verdi.

Duruşma arasında açıklama yapan Tınç, GÖP heyetiyle bugüne kadar gazetecilerin yargılandığı 95 tane dava izlediklerini ve hepsinde de karşılaşılan sıkıntıların aynı olduğunu söyledi.

“Her davada delil oluşturan ses ve görüntü kayıtları bölük pörçük. Aralar usulsüz, bilirkişi raporları dikkate alınmıyor. Tutukluluk hali cezalandırma gibi işleniyor. Gazeteciler her iktidar döneminde terör örgütü üyeliği bah

More in Türkiye

You may also like

Comments

Comments are closed.