Karadeniz’in üç endemik türü ‘kirlenen sulak alanlar’ nedeniyle tehdit altında

Yazar:
Haber Merkezi

Dünyada sınırlı bölgelerde yaşayan, Türkiye‘de ise Doğu Karadeniz Bölgesi‘nde görülen ve Uluslararası Bern Sözleşmesi’nin koruması altındaki Kafkas semenderi, Kafkas şeritli semenderi ve Kafkas kurbağasının nesli, yaylalarda kirlenen sulak alanlar nedeniyle tehlike altında.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ufuk Bülbül, “Düzensiz ve kaçak yapılaşmalar, atıklarla çevrenin ve su ortamlarının kirletilmesi hayvanları azalma stresine sokuyor ve üreme başarılarını olumsuz etkiliyor” dedi.

Trabzon’un Akçaabat ilçesi Hıdırnebi Yaylası’ndaki durgun ve temiz su kaynaklarında araştırmalar yürüten Bülbül, insanlardan uzak alanlarda yaşayan üç türün azaldığını tespit etti.

Sulak alanlara kanalizasyon suyu veriliyor

Üç türün yaşam alanları olan temiz su kaynaklarının kirletildiğini belirten Prof. Dr. Bülbül şunları anlattı: “Kaçak inşaatlar yapılıyor, tesisler yapılıyor, yol geçiyor, kanalizasyon suyu verilerek sular kirletiliyor. Suda oksijen bitiyor ve bu hayvanın yumurta ile larvasının yaşama imkânı kalmıyor.

Hayvanlar daha temiz su olan yerlere gitmeye çalışıyor. Zaten küresel ısınmaya bağlı olarak sular da azalıyor. Hem bu olurken hem de insan etkisi olduğunda hayvanların habitatları bozuluyor. Yaylalardaki yapılaşmalar, atıklarla çevrenin ve su ortamlarının kirletilmesi gibi olaylar hayvanları azalma stresine sokuyor ve üreme başarılarını olumsuz etkiliyor”

‘Yaylalar doğallığını kaybediyor’

Doğu Karadeniz yaylalarındaki yapılaşmanın her geçen gün arttığını kaydeden Prof. Dr. Bülbül, “Bölgedeki yaylalarımız yapılaşma ve doğallığını kaybetme tehlikesi altında ve bu her gün giderek artıyor. Bunlar ileride yerine konulacak, kaybettiğimizde geri kazanabileceğimiz değerler değil” diye konuştu.

Prof. Ufuk Bülbül, söz konusu hayvanların, doğal dengede ve besin zincirinde çok önemli rolleri olduğunu vurguladı:

“Böcekle beslendikleri için böcek popülasyonlarını baskılıyorlar. Hiçbir canlı doğada boşuna yaratılmamıştır. Bu canlılar özetle yaşamak istiyorlar. Tek gayeleri çoğalmak yaşamak ve nesillerini devam ettirmek. Bunlara yardımcı olabilecek bir tek insanoğlu varken tam tersine biz bunu bozuyor ve engel oluyoruz çünkü maalesef sadece kendi yaşantımızı düşünüyoruz.”

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024