Kültür-Sanat

İstanbul Modern’de ‘sessiz sedasız’

0

İstanbul Modern Sinema, Kino İstanbul tarafından İstanbul Şehir Ünivesitesi işbirliğiyle bu yıl ilk kez düzenlenen İstanbul Sessiz Sinema Günleri’ne ev sahipliği yapıyor.

“Sessiz Sedasız Geliyorlar” başlığı altında, İtalya’nın Bologna kentindeki film restorasyonı alanında dünyanın en prestijli kurumlarından Cineteca di Bologna’nın da resmi desteğiyle gerçekleşecek etkinlik, Türkiye’de sinemanın 100. yılını kutladığı 2014’te, sinemanın erken döneminden çeşitli örnekleri sunuyor. Panellerle zenginleşen programda Osmanlı döneminden gösterilecek kareler, Şehir Üniversitesi bünyesinde gerçekleşecek bir konferansla akademik camiaya taşınıyor. Bunun yanı sıra Orson Welles’in uzun süre kayıp olduğu sanılan ve seyirciyle ilk defa 2013 yılında buluşan Too Much Johnson adlı 1938 tarihli filmi dikkatleri üzerine çekiyor.

sessiz_1465_5308418

9-12 Ekim tarihleri arasında gösterilecek sessiz filmler şöyle: 

Mavi Kan / Sangue Bleu, 1914
Yönetmen: Nino Oxilia
İtalya (Celio Film) | 63’ | Renkli | DVD
Restorasyon: EYE Filmmuseum – Desmet Collection
Yüz yıl öncesinin toplumunda kadının dramını anlatan, başrolde meşhur İtalyan aktris Francesca Bertini’nin oynadığı bir diva filmi. Zengin ve soylu bir kadın, boşanma ertesinde hem çocuğunu hem de mal varlığını kaybederek bir kabarede çalışmak zorunda kalır. Film bir taraftan I. Dünya Savaşı öncesinin Avrupası’ndaki asalet, sınıf farkı, kadının toplumdaki yeri gibi konulara değinirken, diğer taraftan evrensel bir değer olan annelik duygusunun kadını ittiği duygusal ve sosyal çıkmazı anlatıyor.
Piyano: Daniele Furlati

*Mariann Lewinsky Sträuli’nin sunumu ile

Kahrolsun Savaş / Maudite Soit La Guerre, 1914
Yönetmen: Alfred Machin
Belçika (Belge Cinema Films Pathe) | 48’ | Renkli | DCP
Restorasyon: Belçika Kraliyet Arşivi ve EYE Filmmuseum
Belçika Hükümeti, I. Dünya Savaşı’nda tarafsız kalmak istiyordu. Almanlar ise Fransa’ya ulaşmak için Belçika topraklarından geçme kararını çoktan almıştı. Bu durum ülkeyi savaşın en kanlı cephelerinden biri haline dönüştürecekti. Bu film 1914’te (henüz I. Dünya Savaşı başlamadan önce) olası bir sınır çatışması ihtimaline karşı pilotluk eğitimi alan iki arkadaşın hikayesini anlatıyor. Savaşın çıkmasıyla iki arkadaşın mecburen ayrı saflarda yer alıp, birbirlerine karşı savaşmak zorunda kalması ve bu durumun ailelerinde uyandırdığı yankılar filmin ana temasını oluşturuyor. Henüz savaş başlamadan çekilmiş ancak adeta savaşın 1918’de bırakacağı inanılmaz kayıpları önceden gören ve buna isyan eden, savaş karşıtı bir film.

Müzisyen: Ozan Tekin

*Elif Rongen Kaynakçı’nın sunumu ile

** Filmden önce 1. Dünya Savaşı sırasında çekilen Vardar Nehri Sularında / Dans Les Ajoncs du Vardar ve Alpler Üzerinde Bir Uçak Gezisi/ Een vliegtuigtocht door de Alpen adlı iki kısa film gösterilecektir.

Sakıncalı Görüntüler / Perils Of The Pictures
(Seçki: 50 dakika)
Restorasyon: EYE Filmmuseum – Desmet Collection
Hazırlayan: Elif Rongen-Kaynakçı
“Sakıncalı Görüntüler” seçkisi bize yüz yıl önce, panayır ortamından yerleşik düzene daha yeni geçmiş sinemanın atmosferini tüm detaylarıyla yansıtıyor. O dönemde sinemaya kimlerin hangi koşullarda gittiği ve orada çalışan piyanist, makinist ve diğer görevliler hakkında görsel ipuçları sunuyor. Seçki, aynı zamanda görsel kültürün yaşamımıza getirdiği hazların yanı sıra sebep olduğu çeşitli endişelere de vurgu yapıyor.

Saksafon: Richard Laniepce, Akordeon: Tamer Karaoğlu, Cello: Burak Ayrancı

*Elif Rongen-Kaynakçı’nın sunumu ile

Too Much Johnson, 1938
Yönetmen: Orson Welles
ABD | 66’ | Siyah-beyaz | DCP
Restorasyon: National Film Preservation Foundation, George Eastman House, Cineteca di Friuli, Cinemazero
Efsane yönetmen Orson Welles’in 23 yaşındayken çektiği ve geçtiğimiz yıl İtalya’nın Pordenone şehrinde bir hangarda bulunan sessiz filmi ”Too Much Johnson” ilk kez İstanbullu izleyicilerle buluşuyor. 2013 yılındaki Pordenone Sessiz Film Festivali’nde ilk kez gösterilen filmin büyük bir kısmı New York’un Meatpacking District semtinde çekildi. Komedi tarzındaki film abartılı hareketlere dayanan “slapstick” ve kadın karakterin daha baskın çıktığı “screwball” türlerinin bir karışımı. Aynı zamanda 1894 yılındaki William Gillette’in üç perdelik evlilik komedisinden uyarlama. Uzun bir süredir kayıp olduğu düşünülen film, başarılı restorasyonuyla ilk kez İstanbul Sessiz Sinema Günleri’nde sizlerle buluşuyor.
Carroll Catcher: laptop/synth
*Nezih Erdoğan’ın sunumu ile

Dr. Caligari’nin Muayenehanesi / Das Cabinet des Dr. Caligari, 1920
Yönetmen: Robert Wiene
Almanya | Murnau Stiftung | 75’ | Renkli | DCP
Restorasyon: Cineteca di Bologna, Murnau Stiftung

Sinema tarihinde çığır açan, Alman dışavurumcu sinemasının en temel yapıtı sayılan, sahne ve dekor tasarımında öncü bir yol çizen, kimi eleştirmenlere göre ilk korku filmi Caligari, bu yılki Berlinale Film Festivali’nde dünya prömiyeri gerçekleştirilen dijital restorasyonuyla karşınızda… Dr.Caligari yerel bir karnavalda hipnotize ettiği uyurgezer Cesare vasıtasıyla geleceğe dair kehanetlerde bulunuyor. Fakat Cesare geceleri, tabut benzeri yatağından kalkıp kasabada cinayetler işlemeye başlıyor.
Theremin: Cihan Gülbudak

Otlak: Bir Halkın Yaşam Mücadelesi / Grass: A Nation’s Battle for Life, 1925
Yönetmenler: Merian C. Cooper, Ernest B. Schoedsack
ABD (Paramount Pictures) | 71’ | Siyah-beyaz | DVD
Restorasyon: Library of Congress / Milestone Films
Geçim kaynakları hayvancılık olan Bahtiyari kabilesinin, bugünkü coğrafyada İran’a denk gelen topraklara zorunlu göçünü konu alan sessiz bir belgesel. Hareket noktası Ankara olan bu belgeseldeki göç bize 1925 yılındaki Anadolu coğrafyasından büyüleyici kareler sunuyor. Filmin yönetmenlerinin daha sonra King Kong’la büyük üne kavuşacak olmaları da ayrıca merak uyandırıcı. Bu film, Kürtleri konu alan ilk film olması üzerine tartışmalarla da son yıllarda gündeme geldi.

Müzik: Richard Einhorn (Gösterim kayıtlı müzik üzerinden gerçekleşecektir.)

Charlie Chaplin Keystone’da / Charlie Chaplin At Keystone, 1914
ABD | DVD | Restorasyon: Cineteca di Bologna, BFI ve Lobster Films
İngiliz aktör Charlie Chaplin sinema deneyimine ilk olarak ABD’de Keystone Stüdyoları’nda başladı. Bundan tam 100 yıl önce, 1914’te, daha sonraki sinema figürünün ve sinema dilinin ana özelliklerini belirleyecek olan 34 kısa filme imza attı. Bu süreç onun büyük bir hızla yıldız olmasının yanı sıra, her aşamasıyla sinemayı da öğrenmesine vesile oldu. 20. yüzyılın en ikonik kimliklerinden birinin doğmasına ve gelişmesine tanık olan bu sürece ait kısa filmlerden oluşan iki seçki (filmlerin son restore edilmiş halleriyle) festivalimizde sizinle buluşuyor.
Müzik: Uninvited Jazz Band

*Mariann Lewinsky Sträuli’nin sunumu ile

Osmanlı Görüntüleri

Bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu’na dahil olan topraklarda çekilmiş, gerek haber ve belgesel, gerekse kurmaca filmleri dünya film arşivlerinde bulmak artık mümkün. Oysa I. Dünya Savaşı ve İmparatorluk’un çöküşünün ardından bu görüntüler pek çok kimse tarafindan dikkate alınmamış, sahiplenilmemiş ya da terk edilmişti. “Yeni Temâşâgerân: Osmanlı’dan Sinema Manzaraları” ilk bakışta birbiri ile ilişkisiz gibi görünen görüntüleri birarada sunarak yeni sinema seyircisinin ortaya çıktığı bir dönemde Osmanlı tarihi, toplumu ve kültürü etrafında sorular sormayı, yeni tartışma alanları açmayı hedefliyor. Programda 1902-1925 tarihleri arasında çekilmiş, Cezayir’den Kırım’a, Balkanlar’dan Irak’a Osmanlı’dan izler bulabilirsiniz.
Piyano: Çiğdem Borucu Erdoğan, Kanun: Güniz Alkaç, Daire: Nurcan Betül Arısoy (9 ve 10 Ekim gösterimleri)
Grup Burgaz’dan Sonra Heybeliada (12 Ekim 2014 gösterimi)
*Elif Rongen-Kaynakçı’nın sunumu ile
Söyleşi: Osmanlı’dan Sinema Manzaraları, 17.00

You may also like

Comments

Comments are closed.