EğitimKadınManşet

İran’da kız çocukları hedefte: Zehirlenen öğrencilerin sayısı 900’e ulaştı

0

İran’da, kız öğrencilerin eğitim gördüğü okullarda toplu zehirlenme vakaları artıyor.

Daha önce Kum ve Burucerd başta olmak üzere Çaharmahal ve Bahtiyari ile Erdebil gibi kentlerdeki toplu zehirlenme vakaları, son olarak Tahran’da yaşandı. Perdis‘teki Hayyam Kız Lisesi’nde okuyan 35 öğrencinin zehirlenmesine ilişkin yerel medyada haberlerin yayımlanmasının ardından başkentin 13. Bölgesinde bulunan Zeyneb Yolu İlköğretim Okulu öğrencilerinin de zehirlendiği aktarıldı.

‘Aniden uykuya daldılar’

İran’da reformcu kanada yakınlığıyla bilinen Sharghdaily adlı internet sitesinin aktardığına göre, öğrenci velilerinden biri dünkü zehirlenme vakasını doğruladı. Adı açıklanmaya veli, kızının okulun üçüncü katında eğitim gördüğünü, söz konusu katta bir zehirlenme vakasının ardından birinci kattaki bir sınıfta okuyan öğrencilerin de halsiz düştüğünü anlattı.

Öğrenci velisi, daha sonra acil durum ekiplerinin okula gelerek bazı öğrencileri hastaneye götürdüğünü belirtti.

Olayın sebebinin henüz belli olmadığını dile getiren veli, “Kızımın anlattığına göre, belirli bir semptom yoktu veya en azından kızımın bundan haberi yok. Görünüşe göre herhangi bir semptom olmadan sınıftaki tüm çocuklar aniden uykuya daldı” dedi.

Söz konusu okulda kaç kişinin zehirlendiğine ilişkin resmi makamlardan henüz bir açıklama yapılmadı.

Veliler kızlarını okula göndermeye korktuğu için çevrimiçi eğitim talep ediyor. Fotoğraf: IRNA

Sağlık Bakanı: Zehir tespit edildi 

Ülkenin yarı resmi Tesnim Haber Ajansı’na göre, Sağlık Bakanı Behram Aynullahi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, zehirlenme vakalarının hafif geçtiğini, herhangi bir komplikasyonun oluşmadığını anlatarak, etkilenen kişilerin birkaç saat boyunca halsizlik ve uyuşukluk hissettiğini ifade etti.

Konuyu araştırmak üzere bir komisyon kurulduğunu aktaran Aynullahi, yapılan araştırmalarda söz konusu olaylarda “tesiri düşük bir zehrin” kullanıldığını tespit ettiklerini belirtti.

İran Başsavcısı “kasıtlı suç eylemleri olasılığı var” diyerek soruşturma emri verdi. İran İstihbarat Bakanlığı da soruşturma başlattı. 

Sağlık Bakanlığı sözcüsü Pedram Pakaieen zehirlenmenin bir virüs ya da mikroptan kaynaklanmadığını söyledi.

İran Sağlık Bakan Yardımcısı Yunus Panahi ise, “Meydana gelen zehirlenme çok hafifti ve kimsede herhangi bir komplikasyona neden olmadı. Yalnızca halsizlik belirtileri görüldü. Zehirde kullanılan malzemeler piyasada bulunabilen ürünlerden oluşuyor. Zehirlenmeler öldürücü değil ve paniğe yol açılmamalı” diye konuştu. 

Meclis Eğitim, Araştırma ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Alirıza Monadi Sefidan da komisyonlarının konuyla ilgili Eğitim, Sağlık ve İstihbarat bakanlığı temsilcileriyle ortak bir toplantı düzenlediğini bildirdi.

Sefidan, zehirlenmeleri “kasıtlı” olarak nitelendirdi.

İran’ın resmi haber ajansı IRNA‘ya göre Monadi, “kız çocuklarının eğitim almasını engellemek isteyen şeytanın varlığı ciddi bir tehlike. Bunun köklerini bulmaya çalışmalıyız” dedi.

Vakalarda “az miktarda zehirleyecek şekilde düşük dozda bir zehir” kullanıldığını ifade eden Sefidan, “Yapılan takip ve test sonuçlarına göre, okullarda kullanılan zehirde N2 (diazot) gazının bulunduğu tespit edildi” dedi.

‘Birileri kız okullarının kapatılmasını istiyor’

6 Şubat’ta bir basın toplantısı düzenleyen İran Sağlık Bakan Yardımcısı Yunus Panahi, “Anlaşılan o ki bazıları tüm okulların, özellikle de kız okullarının kapatılmasını istiyor” demişti.

“Zehirde kullanılan malzemeler piyasada bulunabilen ürünlerden oluşuyor” diyen Dr. Panahi, zehirlerin öldürücü olmadığını ve paniğe yol açmamak gerektiğini de ekledi. Panahi daha sonra açıklamalarının yanlış anlaşıldığını öne sürdü. 

En fazla vakanın görüldüğü yer, muhafazakar Kum kenti. İlk zehirlenme vakası da bu kentte, 30 Kasım’da yaşanmıştı. Fakat ülke genelinde sekiz kentte daha kız öğrenciler zehirlendi. Halkın tepkisi ise artıyor.

900’den fazla öğrenci 

“Khabar_fouri” adlı Telegram kanalı tarafından yayımlanan ve zehirlenme vakalarını gösteren listede, birçok şehirde 850’ye yakın öğrencinin olaydan etkilendiği ileri sürülüyor.

Tarih, yer ve sayıların yer aldığı listenin yayımlanması sonrasında da 50’nin üzerinde öğrencinin zehirlendiğine ilişkin haberler yayımlandı. Resmi makamlardan ise şimdiye kadar sayıya ilişkin herhangi bir bilgi verilmedi.

Amini protestolarına karşı intikam eylemleri mi?

Zehirli saldırılar Şii İslam’ın dini liderlerinin kenti olarak bilinen Kum’da yoğunlaşıyor. Kent, İslam Cumhuriyeti’nin de omurgası niteliğinde.

Ancak dini liderlerin etkisi, geçen sonbaharda Mahsa Amini’nin polis karakolunda ölmesinden bu yana, özellikle kadınlar ve kız çocukları tarafından sorgulanıyor. Kitlesel hükümet karşıtı protestoları örtülerini çıkaran kadın ve kız çocukları ateşlemişti. Halen de protesto ve gösteriler yatışmış değil. 

Bazı İranlılar, genç kızlara yönelik saldırıların bu eylemlerin intikamı olup olmadığını sorguluyor.

İran rejimi bugüne kadar başörtüsü zorunluluğuna getirilen eleştirileri görmezden gelirken, kadınların üniversite okuma oranındaki artışla övünüyordu. Ancak kız çocuklarına yönelik bu ve benzeri saldırılar nedeniyle liseyi bitirememeleri halinde, üniversiteye girmeleri de mümkün değil.

Saldırıların arkasında kim var?

Eski reformist milletvekili ve gazeteci Cemile Kadivar, Tahran’da yayımlanan Ettelaat gazetesinde saldırıların arkasında “yıkıcı muhalif” grupların olabileceğini yazdı. 

Zehirlenmelerde 400 kadar öğrencinin hastalandığını hatırlatan Kadivar, saldırılarla ilgili “İslam Cumhuriyeti’nin yerine bir halifelik ya da Taliban tipi bir İslami emirlik kurmayı amaçlayan” “yerli aşırılık yanlıları” ihtimalini gündeme taşıdı. 

Kadivar, Fidayeen Velayat adlı bir grubun “kız çocuklarının eğitiminin haram olduğunu” söylediği ve kız okullarının açık kalması halinde “onların zehirlenmesini İran geneline yaymakla” tehdit ettiği iddia edilen bir bildiriye atıfta bulundu.

İranlı yetkililer Fidayeen Velayat adında bir grup olduğunu kabul etmiyor. 

New York merkezli İran İnsan Hakları Merkezi İcra Direktörü Hadi Ghaemi, saldırıları “Bu, toplumda su yüzüne çıkan çok köktenci bir düşünce” şeklinde değerlendirdi. 

Kadınları hedef alan asit saldırıları

İran’da en son 2014’te İsfahan çevresinde “kadınları giyim tarzları nedeniyle hedef alan asit saldırıları” dalgası yaşandı. 

Ancak daha önce hiç kimse kız öğrencileri derslere katıldıkları için hedef almadı.

Reformist siyasetçi Azar Mansouri, İsfahan’daki asit saldırılarına atıfta bulunarak şüpheli zehirlenmelerin sertlik yanlısı gruplarla ilişkili olduğunu savundu.

Mansouri, “Eğer o zaman saldırıları düzenleyenler tespit edilip cezalandırılsaydı, bugün bir grup gerici okullardaki masum kızlarımıza saldırmazdı” diye yazdı. 

More in Eğitim

You may also like

Comments

Comments are closed.