Uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan Kıyıköy, santral tehdidi altında. Zorlu Enerji, çoğunluğu tarım arazileri olan alana Doğalgaz Kombine Çevrim Santralı kurmak için harekete geçti.
Proje 30 Mart Perşembe günü Edirne Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’nda görüşüldü. Santral, Papuçdere 1. derece doğal sit alanına 50 metre mesafede ancak santralın “su alma yapısı” ve “derin deniz deşarj hattı” 1. derece doğal sit alanı içerisinde kalıyor.
Cumhuriyet’ten Hazal Ocak’ın haberine göre, bölge sakinleri, balıkçılık ve hayvancılığa darbe vuracağı için projeye tepki gösteriyor.
“Canlıları yüksek sesle kaçıracağız”
Elektrik üretecek santralın tanıtım dosyasına göre, orman ekosistemi içerisindeki proje alanı ve çevresinde, doğal “kumullar” yer alıyor. Santralın faaliyet alanı içerisinde 341 bitki türü var. Bunların 12’si “endemik ve endemik olmayan veya nesli tehlike altında olan bitki türleri” olarak geçiyor. Proje çalışmalarının “habitat bölünmesi, deniz canlıları ve bitki örtüsü üzerinde oluşacak baskı ve deniz tabanında rahatsızlık” gibi etkilere yol açacağı öngörülüyor. Proje dosyasındaki “çalışmalar sırasında, kaçırma-kovalama veya yüksek ses çıkararak rahatsız etme yöntemiyle canlıların yani fauna türlerinin alandan uzaklaşması sağlanacak” ifadesi dikkat çekici. Santral için mevcut yolların kullanılması planlanıyor. Santralın yakıt ihtiyacı Lüleburgaz doğalgaz ana istasyonu ile proje sahası arası yapılacak 65 km uzunluğundaki doğalgaz iletim hattı ile karşılanacak. Projede soğutma sistemi olarak deniz suyu kullanılacak.
“Yürümek bile eziyet”
Trakya Platformu Yürütme Kurulu Üyesi ve Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Göksal Çidem, komisyon toplantısına katıldı. Çidem, projeyi şöyle değerlendirdi:
“Kıyıköy’ün kumulları, kum zambağı, kum incisi, kum midyesi gibi nadir endemik türlerin yetişme ve yaşama alanı. 1. derece sit alanı ve kesin kaydıyla koruma altında. Değil santral kurmak, neredeyse insan ayağının dahi basmaması gereken yerlerdir. Kıyıköy geçimini turizm, balıkçılık ve hayvancıklıkla sağlıyor. Tek gelir kaynağı bu. Karadeniz’in en önemli balık üreme alanı burası. Deniz çayırları yok olacak. Köye de zarar verecek. Kimse artık Kıyıköy’e gelip yürümek, denize girmek istemeyecek.”
(Cumhuriyet)