Son aylarda saldırılarla sarsılan ve Brexit referandumu sonrası AB içindeki geleceği belirsizleşen İngiltere’de oy verme işlemi başladı. 46 milyon kayıtlı seçmenin en az yüzde 60’ının sandığa gitmesi bekleniyor.
Bugün sandık başına giden İngiltere’de iki ana parti olan Muhafazakârlar ve İşçi Partisi arasında çekişme bekleniyor. Parlamentoya girmesi öngörülen diğer partiler ise İskoç Ulusal Partisi, Liberal Demokratlar ve Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP).
Ülkede 65 milyonluk nüfusun yaklaşık 46 milyonu oy kullanabiliyor. TSİ sabah 09.00’da açılan sandıklar gece yarısı kapanacak. Seçme ve seçilme yaşının 18 olduğu ülkede oy vermek zorunlu değil.
Parlamenter monarşi ile yönetilen ülkede iki kamara bulunuyor. Bugünkü seçimlerle meclisin alt kamarası olan 650 sandalyeli Avam Kamarası’na girecek milletvekilleri belirleniyor.
Kim önde?
Reuters haber ajansının dayandırdığı anketlere göre, Başbakan Theresa May liderliğindeki Muhafazakâr Parti’nin tek başına hükümet kurmak için gerekli sandalye sayısının üzerinde oy alması bekleniyor. May’in Nisan ayında erken seçim kararı almasının nedenlerinden birisi olarak anketlerde önde gitmesi gösteriliyor.
Ancak anket şirketlerinin birçoğu seçimi May’in kazanacağı sonucuna ulaşsa da, ne kadar bir farkla kazanacağı konusunda bir görüş birliği bulunmuyor. Ayrıca Jeremy Corbyn liderliğindeki İşçi Partisi de gene aynı anketlere göre son haftalarda aradaki farkı kapamış durumda. Kantar şirketinin seçimlerden bir gün gün önce yayınlanan kamuoyu anketine göre İşçi Partisi farkı 5 puana düşürdü.
Muhafazakâr Parti’ye olan desteğin yüzde 43 olduğunu belirten anket, İşçi Partisi’ne verilen desteği bir hafta önce yapılan ankete göre 5 puan yükselterek yüzde 38 olarak verdi. Ankette 30 yaş altındaki ve orta yaşın sonlarındaki seçmenlerde Muhafazakârlar’dan İşçi Partisi’ne doğru bir destek kayması olduğu belirtildi.
Seçim sistemi
İngiltere’de bir seçim bölgesinde en çok oyu alan parti, kendisini takip eden partilerin oy dağılımına bakılmaksızın tüm oyları almış sayılıyor. Bu basit çoğunluk sistemine göre 650 sandalyelik Avam Kamarası’na 326 milletvekili sokan parti tek başına hükümet kurma imkanına kavuşuyor. Ancak Kuzey İrlanda’daki Sinn Fein Partisi Londra’ya milletvekili göndermeyi reddettiği için 323 sandalyeye ulaşan parti hükümet kurabiliyor.
Her seçim bölgesinden bir milletvekilinin çıktığı ülkede, ortalama her 72 bin kişiye bir temsilci düşüyor.
Avam Kamarası’nda iktidara gelen parti fiiliyatta ülkeyi yönetse de, parlamenter monarşiyle yönetilen ülkede kanun tekliflerinin teknik olarak parlamentoda bir üst kamara olan Lordlar Kamarası’nda da onaylanması gerekiyor. Ancak üyeleri seçimle göreve gelmeyen Lordlar Kamarası usulen veto yetkisi kullanmıyor ve yasama sürecini sekteye uğratmıyor.
(DW Türkçe)