EkolojiManşet

İmrahor Vadisi, vadi kalsın

0

Peyzaj Mimarları Odası Genel Başkanı Ayşegül Oruçkaptan: İmrahor Vadisi’ne yapımı planlanan millet bahçesi projesinden vazgeçilmelidir. Yoksa İmrahor Vadisi yok edilir ve Ankara çok büyük sel felaketleri ile karşı karşıya kalır.

Sahip olduğu güçlü ekolojik altyapısıyla Ankara’nın merkezinde bir vahayı andıran 650 hektarlık İmrahor Vadisi, Melih Gökçek’in 25 yıllık belediye başkanlığı sürecinde yapılaşmaya açılarak talan edildi. Şimdi de “yeşillendireceğiz” denilerek millet bahçesi yapımı ile talan edilmek isteniyor.

Birgün Gazetesi’nin haberine göre, Peyzaj Mimarları Odası Genel Başkanı Ayşegül Oruçkaptan vadinin yapısını şöyle anlattı: “İmrahor Vadisi’nin doğal yaşam alanı olarak korunmasını gerektiren pek çok özelliği barındırdığını belirterek, “İmrahor, Mogan ve Eymir gölleri ile yüzey ve taban suyu varlığı açısından zengin bir sistem oluşturuyor. Mogan ve Eymir gölleriyle belli jeolojik ve ekolojik özellikler açısından bağlantılı bir su alanı olan İmrahor Vadisi, bu gölleri su kaynaklarını beslemesi nedeniyle özel ekolojik değere sahip ve korunması gereken bir alandır. Gökçek döneminde yapılaşmaya açılan bu alan daha fazla tahrip edilmemelidir. Kesinlikle koruma altına alınmalıdır.”

Sinpaş konutları büyük zarar verdi

Gökçek’in yapılaşmaya açmasıyla ‘vadi manzaralı’ denilerek satışa sunulan Sinpaş konutlarının zeminle ne kadar uyumsuz olduğunu anlatan Oruçkaptan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oran’dan indiğimizde bir yanda köylerin doğal hayatı bizi karşılarken öte yandan Sinpaş Yalı Vadi projesi kapsamında yapılan çirkin konutlar dikkati çekiyor. Gökçek döneminde İmrahor’un yapılaşmaya açılması ile birlikte ‘vadi manzaralı’ denilerek Sinpaş konutları yapıldı. Zemin açısından sulu olan bu vadiye yapılan konutları ayakta tutmak için defalarca istinat duvarı yapıldı. Doğayı talan eden bu konutlar, vadinin ekolojik yapısına da zarar verdi.”

Su varlığı, zengin ve çeşitli habitatı ile önemli yaban yaşama alanı olan bölgedeki biyoçeşitliliğin yok edildiğine dikkat çeken Oruçkaptan “Doğanın kent içine sızdığı İmrahor Vadisi’nde mikroklima özelliği nedeniyle doğal bitki örtüsünde yer alan otsu, çalı ve ağaç türlerinin oluşturduğu zengin bir koleksiyon bulunuyor. Ankara kenti metropoliten ölçeğinde biyolojik çeşitliliğin hızla azaldığı, birçok türün yok olduğu göz önünde bulundurulduğunda İmrahor Vadisi’ne daha fazla zarar vermemek için yapılaşma faaliyeti durdurulmalıdır” diye konuştu.

‘Asla izin vermeyeceğiz’

Oruçkaptan, vadinin yağmalanmaması için TMMOB’nin uzun yıllardır mücadele ettiğini hatırlatarak şöyle konuştu: “2014 yerel seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ‘çılgın proje’ olarak İmrahor Vadisi’nden Mogan Gölü’ne kadar uzanan geniş alanda yapılacak ‘kanal’ projesini açıkladı. Plana göre Vadi’de 1.40 emsalle konut inşa edilecek ve turizm tesisi kurulacaktı. Davalar açtık bunun bir talan olduğunu söyleyerek itiraz ettik. Süreç askıya alındı ama yeniden gündeme gelmesi İmrahor’un sonu olur. Buna asla izin vermeyeceğiz.”

Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, ‘çılgın proje’ olarak İmrahor Vadisi’nden Mogan Gölü’ne kadar uzanan alanda yapılacak ‘kanal’ projesini açıklamıştı. Buna göre Vadi’de 1.40 emsalle konut inşa edilecek ve turizm tesisi kurulacaktı.

İmrahor’a sahip çıkalım

“Gökçek’in çılgın projesi şimdilik askıya alınmış olsa da vadiyi bekleyen büyük tehlike millet bahçesi projesi” diyen Oruçkaptan sözlerini şöyle sonlandırdı: “Millet Bahçesi’nin 193 bin metrekarelik ilk etabının ihalesi yapıldı. Projenin ilk etabı toplam 193 bin metrekare olacak. Bu proje ile sosyal tesisler, yürüyüş parkurları, dinlenme ve piknik alanları yapılacağı belirtiliyor. Millet Bahçesi, Eymir Gölü’nün alt kotundan başlayıp, Çankaya-Mamak Viyadüğü’ne kadar uzanıyor. Bu proje kesinlikle uygulanmamalıdır.

İmrahor Vadisi, iklim özellikleri yanı sıra, sahip olduğu 30-40 cm. derinlikteki killi-tınlı ve killi, koyu gri kahverengimsi, kırmızı kahverengi granüler karakterdeki toprakları ve alüviyal oluşumlarıyla tarım için çok uygun bir alan. Geçmişte olduğu gibi gelecekte de, her türlü sebze-meyve ve çiçek yetiştiriciliği için uygun ortam olarak kullanılabilir. Vadinin korunmaması yaşanan sel felaketlerinin artmasına neden olur. Vadi, mutlak korunması gereken bir alan. İmrahor Vadisi’ne sahip çıkmalıyız.”

 

 

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.