Yeşil Düşünce Derneği ve İklim İçin Ben de Varım Kampanyası organizasyonu ile Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampüsü içerisinde bulunan Ayhan Şahenk Salonu’nda bu akşam (11 Haziran 2015 Perşembe) 19:00’da “İklim için Çalıyoruz” konseri var.
Hande Akkan ve öğrencileri, iklim değişikliğine karşı farkındalığı bir nebze de olsa arttırabilmek adına Vivaldi’den Schopen’e Satie’den Hendel’e pekçok müzisyenin eserlerini icra ederek “İklim için Çalıyoruz” konseri katılımcılarına müzik ziyafeti çekecek.
Peki, “İklim değişikliği” ile müzik nasıl biraraya geldi. Vivaldi’nin Dört Mevsim’inden İlkbahar’a iklim değişikliği nasıl tesir etti, Hande Akkan ve Öğrencileri kim? gibi soruların yanıtlarını konserin icracısı Hande Akkan’a sorduk, o da sağolsun bizi kırmadı, Yeşil Gazete okurları için sorularımızı içtenlikle yanıtladı.
Hande Akkan ve Öğrencileri
Yeşil Gazete: Hande Akkan’ı ve öğrencileri’ni tanıyarak başlayalım
Hande Akkan: Mimar Sinan Üniversitesi Orkestra Şefliği ve Bestecilik bölümü mezunuyum. 11 yıl konservatuar eğitimi aldım. Tüm bu süre zarfında da ilkokuldan başlatıp üniversiteden mezuniyetine kadar müzik eğitimi verdiğim özel öğrenci grubum oldu.
İşte bu akşam Boğaziçi Üniversitesi’ndeki, “İklim için Çalıyorum” konserini de 20 öğrencim ile birlikte gerçekleştireceğim. 5 ila 25 yaş arası 20 öğrencim piyano ile Bizet’in Carmen’nden Webber’in Phantom of Opera’sına kadar pek çok eseri seslendirecek.
YG: “İklim için Çalıyoruz” ismini biraz açabilir misiniz?
HA: Bu sene öğrencilerimle Yeşil Düşünce Derneği ile birlikte hareket etmek istedik. “İklim için ben de varım!” kampanyasına destek için konserde olacağız. Öğrencilerimden Galatasaray Üniversitesi Endüstri Mühendislği bölümü mezunu Batuhan Çetinkaya ile konserde aynı piyano üzerinde dört el Vivaldi’nin 4 Mevsim’inden İlkbahar’ı çalacağız.
İklim değişikliği sonucu hepimizin de bildiği gibi ara mevsimler yok olacak. Vivaldi’nin eseri üzerinden buna vurgu yapmak için eserin bir bölümünü ben yeniden besteledim. İklimler değiştiğinde gelecekteki çocuklarımız torunlarımız Vivaldi’nin 4 Mevsim’ini dinlemeye devam edecek ama biz iklim değişikliğini durduramaz isek onların 4 Mevsim algısı maalesef bulunmayacak.
İlkbahar’ın bir bölümünü kendim bestelemek bu şekilde geldi aklıma. Vivaldi, bugünleri 300 sene önce hissetmiş olmalıki bu soneleri yazdı diye düşündüm. Şimdinin çocukları ve yetişkinlerine, “Hala yapacağımız bir şeyler var” demek içinde “İklim için Çalıyoruz” konserini organize ettik.
YG: Peki bu öğrencilerinizle birlikte ilk etkinliğiniz mi yoksa daha önceden benzer çalışmalarınız oldu mu?
HA: Hayır, bu ilk değil. Ben yıllardır her yıl bir sivil toplum kuruluşu yararına buna benzer konserler düzenliyorum öğrencilerimle birlikte. Bundan önceki senelerde de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Nesin Vakfı, ÇOKSEV Çocuk Kanserleri Sevgi ve Dayanışma Derneği ve Neurofibromatosis Derneği gibi stklara destek sağlamak amacıyla buna benzer konserlerimiz oldu.
O yılki sivil toplum kuruluşunun hangisi olacağına ben karar veriyorum. Bu o yılki farkındalığımla alakalı olan bir şey. Burda kendi amacım hem öğrencim olan çocuklara hem de ailelerine çeşitli konulada farkındalık yaratmak ve onların dikkatini bu yöne çekmek. Benim elimde çocukların gücü var. Çocukların ve müziğin gücü. Hapsolan bir müziği kabul edemiyorum. Müzik ile her konu ile ilgili farkındalık yaratabilirsiniz.
İklim için Çalıyoruz
YG: Peki, bu sene ilgi alanı olarak İklim Değişikliği’ni nasıl belirlediniz?
HA: Bu aslında benim Açık Radyo’da geçen yıllarım içinde kendiliğinden içinde olduğum bir durum. 7 yıldır Açık Radyo’da program yapıyorum. Önceleri Alla Turca, son dönemde de Yeni programını hazırlayıp sunuyorum. Açık Radyo, siz Yeşil Gazete ekibinin de çok iyi bildiği gibi iklim değişikliği konusunda Türkiye’deki farkındalığı arttırmak adına yayınlar, programlara ağırlıkla yer veren öncü bir medya kuruluşu.
Özetle bu sene sonunda Paris’te toplanacak olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP21 Zirvesi) öncesi, iklim için harekete geçmek isteyen herkesi bir araya getiren, ortak bir alan yaratma çabasının sonucunda oluşan “İklim İçin Ben de Varım” Kampanyası’na farkındalık yaratmak istiyoruz.
YG: Konseri konuşalım biraz da. Bu akşam neler bekliyor Boğaziçi’ne gelecek olanları?
HA: Saat 19:00’da Açık Radyo’dan da yakinen tanıdığınız, iklim değişikliği konusunda yıllara varan çalışmaları herkeşçe bilinen Ömer Madra, bir sunuş konuşması yapacak. İklim değişikliğinin geldiği son durumu, engelleme adına neler yapabileceğimizi dinleyicilerimiz ile paylaşacak.
20:00’de ise konsere geçiyoruz. 20 öğrencim tek tek, seçtikleri müzisyenlerin eserlerini piyanodan solo olarak icra edecekler. Daha önce de değindiğim gibi öğrencilerimden Batuhan Çetinkaya ile birlikte piyanoda dört el Vivaldi’nin 4 Mevsim’inden İlkbahar’ı icra edeceğim ben de. İlkbahar’ın bir kısmı, iklim değişikliği vurgusu ile bir parça değiştirilmiş olacak.
Konserde pekçok müzisyenin eserlerine yer verme imkanımız olacak. Schopen, Grieg, Satie, Bizet, Tarrega, Dave Brubeck, Webber, Bach, Hendel ve Çaykovski gibi
YG: Bize zaman ayırdğınız için çok teşekkür ederiz.
HA: Asıl ben teşekkür ederim. Buradan son söz olarak tüm okurlarınızı da , “İklim için ben de varım!” kampanyasına katılmaya, iklim için ses çıkarmaya çağırıyorum.
Röportaj: Alper Tolga Akkuş
(Yeşil Gazete)