Enerjiİklim KriziManşet

Güneş ve rüzgar AB’de gazı yerinden etti

0

Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi’nin (CREA) bugün yayımlanan yeni raporuna göre, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde üretilen güneş ve rüzgar enerjisindeki artış, Ağustos 2023’te Rusya‘dan boru hattı ve LNG yoluyla yapılan toplam gaz ithalatının (33 TWh) yüzde 54’üne denk gelen 18 terawatt-saatlik (TWh) gaz tüketiminin yerine geçti.

Yenilenebilir enerji üretimindeki bu genişleme sadece elektrik üretim karışımını çeşitlendirmekle kalmadı, aynı zamanda dış kaynaklardan ithal edilen fosil yakıtlara olan bağımlılığı da azalttı.

AB’nin 2023 yılında elektrik üretiminde düşük kömür ve gaz tüketiminin yanı sıra güneş ve rüzgâr enerjisinden elektrik üretiminde en yüksek seviyelere ulaşması kutlanmalı, ancak yenilenebilir enerji kaynaklarına daha fazla yatırım yapılması gerekiyor. Birliğin, Putin‘in Ukrayna‘ya açtığı savaşı finanse eden Rus fosil yakıtlarına bağımlılığı azaltmanın bir yolu olarak temiz enerjiye geçişi hızlandırmak için daha fazla politika uygulaması bekleniyor.

Temel bulgular

Raporda, çalışmanın sonunda elde edilen veriler şu şekilde sıralanıyor:

  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimi, Ağustos 2023’te AB’nin Rusya’dan gaz ithalatının %54’üne eşdeğer gaz tasarrufu sağladı.
  • Ağustos ayında güneş ve rüzgardan elde edilen elektrik üretimi yıllık bazda 9 TWh arttı. Rüzgâr ve güneş enerjisinden elde edilen yıllık ilave elektrik üretimi, AB’nin 18 TWh’lik gaz tasarrufuna katkıda bulunarak Letonya ve Estonya’nın 2022’deki yıllık gaz tüketiminin toplamına eşit miktara ulaştı.
  • Ağustos 2023’te, AB’deki toplam elektrik üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 3’lük bir düşüş yaşandı ve bu da 6 TWh’lik bir azalmaya denk geliyor. Bu azalma hava koşullarından kaynaklanmadı.
  • Bir önceki yıla göre, AB kömür tüketimi elektrik üretimi sektöründe önemli bir düşüş göstererek yüzde 39 oranında azaldı ve 14 TWh’lik bir düşüşe denk geldi. Aynı zaman diliminde, elektrik üretimi için kullanılan gaz da yüzde 22’lik bir düşüş yaşayarak 8 TWh azaldı.
  • Ağustos 2023’te kömür ve gazdan elde edilen aylık elektrik üretimindeki azalma, karbon emisyonlarında önemli bir düşüşe yol açtı; Kömür ve gazdan kaynaklanan CO2 emisyonlarının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 45 oranında azaldığı tahmin ediliyor.
  • Ağustos ayında AB’nin güneş ve rüzgâr enerjisi üretimi bir önceki yıla göre yüzde 43 (9 TWh) gibi önemli bir artış gösterdi. Güneş enerjisi üretimi yüzde 14 (3 TWh) artarken, rüzgar enerjisi üretimi aylık yüzde 29 (6 TWh) artış gösterdi.
  • Elektrik sektörü dışındaki gaz talebi Ağustos 2023’te önemli ölçüde azaldı ve 2021’in aynı dönemine kıyasla yüzde 27’lik bir düşüş kaydetti.

Kömürde beklenen canlanma olmadı

Çalışma, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve ardından gelen enerji krizinin ardından AB, enerji sektöründe inişli çıkışlı bir döneme tanık olduğuna işaret ediyor. Buna göre, Ağustos 2022 ‘de, Dutch Title Transfer Facility (TTF) piyasasındaki gün öncesi doğal gaz fiyatları, Kuzey Akım 1 boru hattının kapatılması ve Avrupa’ya doğal gaz tedarikinin durdurulması ve üye devletlerin Rus kömür ithalatını yasaklaması nedeniyle 343 EUR/MWh gibi rekor bir seviyeye yükseldi.

Buna karşılık, bu ağustos ayı kömürde beklenen canlanmanın gerçekleşmediğini gösterdi. Bunun yerine, çok sayıda ülkenin kömürden çıkış politikalarını benimsemesi ve yenilenebilir enerji kaynakları yatırımlarının meyvelerini toplamasıyla belirgin bir dönüşüm yaşansa da hala yapılması gerekenler olduğuna dikkat çekiliyor.

Ağustos ayı, LNG tedarik zincirindeki herhangi bir kesintinin piyasadaki gerilimi arttırdığını ve fiyatları yükselttiğini ortaya koydu. Rapor, AB’nin üçüncü ülkelerden fosil yakıt ithalatına olan bağımlılığı nedeniyle hala kırılgan olduğunu hatırlatıyor. Ayrıca, 2022 yılına kıyasla AB’nin Rus fosil yakıtlarına olan bağımlılığının azalmasına rağmen, devam eden endişeler var:

“Ağustos 2023’te AB’nin Rusya’dan fosil yakıt ithalatı geçen yılın aynı ayına göre parasal olarak yüzde 87 azaldı. Bununla birlikte, AB Ağustos 2023 ‘te hala Rus fosil yakıtlarının en büyük dördüncü ithalatçısı durumunda ve Putin’in Ukrayna’ya karşı savaşını finanse etmeyi durdurmak için daha fazla şey yapılması gerektiğini gösteriyor. Bununla birlikte AB Üye Devletleri Rusya’dan fosil yakıt, özellikle de gaz tedarik etmeye devam ediyor. Ağustos ayında AB Üye Devletleri 33 TWh Rus gazı (boru hattı ve LNG kargoları) ithal ederek birliğin enerji güvenliğine ve fosil yakıtlara olan genel bağımlılığına tehdit oluşturdu.”

Güneş ve rüzgar enerjisi AB’nin elektrik talebinin yüzde 27’sini karşılıyor

Ağustos 2023’te fosil yakıtlardan elektrik üretiminde belirgin bir düşüş yaşandı. 2022 yılında kömür ve doğal gaz AB’nin toplam elektrik talebinin yüzde 39’una katkıda bulunurken, bu oran bir önceki yıla göre sadece yüzde 28’e düştü.

Buna karşılık, güneş ve rüzgar kaynaklarından elde edilen elektrik üretiminde yıldan yıla kayda değer bir artış görülüyor. Geçen yıl yenilenebilir enerji kaynakları güneş ve rüzgâr AB’nin toplam talebinin yüzde 21’ini oluştururken, bu yıl bu kaynakların toplamı tüm elektrik üretiminin yüzde 27’sini oluşturdu.

Geçen yıl AB’yi etkileyen sıcak yaz ve kuraklığın ardından hidroelektrik enerji üretiminde önemli bir artış görüldü. Hidroelektrik kaynakların AB’nin toplam elektrik talebinin sadece yüzde 11’ini karşıladığı bir önceki yılın aksine, bu Ağustos ayında AB’nin toplam elektrik arzının yüzde 14’ünü oluşturdu.

Olkiluoto (Finlandiya) nükleer enerji santralindeki (NGS) reaktörlerden birinin Ağustos ayı sonunda geçici olarak kapatılmasına rağmen, nükleer enerji üretimi de bir önceki yıla göre artış gösterdi. Nükleer enerji üretimi, geçen yılın aynı döneminde yüzde 23 iken bu Ağustos ayında AB’nin toplam enerji üretimine yüzde 25 oranında katkıda bulundu.

Ağustos ayında güneş ve rüzgar enerjisinde artış, kömür ve gazda düşüş

Ağustos 2023’te AB’de kömür ve gazdan elektrik üretimi bir önceki yıla göre yüzde 31 (-22TWh) azaldı. Özellikle, kömürden elektrik üretiminde yüzde 39’luk (-14 TWh) önemli bir düşüş görülürken, fosil gaz üretimi yüzde 22 (-8 TWh) azaldı.

Aynı zamanda, birleşik güneş ve rüzgâr enerjisi üretimi yüzde 22’lik (+9 TWh) kayda değer bir artış yaşadı. Aylık rüzgar enerjisi üretimi Ağustos 2022’ye kıyasla yüzde 29 (+6 TWh) artarken, yıllık güneş enerjisi üretimi yüzde 14 (+3 TWh) gibi kayda değer bir artış gösterdi.

Ağustos ayında YEK’ten elde edilen ilave üretim, Estonya ve Letonya’nın 2022’deki yıllık gaz tüketimine eşit olan 18 TWh doğal gaz tasarrufuna yardımcı oldu. Ayrıca, birleşik güneş ve rüzgar enerjisi üretimi, AB’nin Ağustos ayında Rusya’dan ithal ettiği gazın yüzde 54’üne eşdeğer doğal gaz tasarrufu sağladı.

Fosil yakıtların oranı azalırken güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üretiminin payının arttığı bu olumlu değişimin avantajları CO2 emisyonlarındaki azalmada açıkça görülüyor. Kömür ve gazla çalışan elektrik santrallerinden kaynaklanan CO2 emisyonlarındaki yıllık değişim Ağustos ayında yüzde 45 (-24 Mt/ay) azaldı. Özellikle, Ağustos 2023’te kömür yakıtlı enerji santrallerinden kaynaklanan aylık düşüş yüzde 50 (-18 Mt/ay) ve gaz yakıtlı enerji santrallerinden kaynaklanan düşüş yüzde 33 (-5 Mt/ay) oldu.

Enerji sektörü dışındaki gaz talebi, enerji krizinden sonra toparlanamadı

2022’deki enerji krizi arz ve talep dinamiklerini derinden etkileyerek gaz fiyatlarında tarihi zirvelere ve artan oynaklığa neden oldu. Sonuç olarak, Üye Devletler arasında fosil gazı tasarrufuna yönelik siyasi anlaşma nedeniyle, elektrik sektörü dışındakiler de dahil olmak üzere gaz talebi 2022’de 2021’e kıyasla yüzde 18 azaldı.

CREA’nın verileri, 2023 yılında gaz tüketiminin, potansiyel enerji tasarrufu önlemleri ve talep yıkımı nedeniyle daha da azalmaya devam ettiğini gösteriyor.

Ağustos 2023 ‘te, elektrik sektörü dışında gaz talebi önemli ölçüde azaldı ve 2021’in aynı dönemine kıyasla yüzde 27’lik bir düşüş kaydetti. Bununla birlikte, Ağustos 2022’ye kıyasla elektrik sektörü dışındaki gaz talebinde yıllık bazda yüzde 2,6’lık hafif bir artış oldu.

Politika önerileri

Raporda, bundan sonrası için öneriler de sıralandı:

  • AB Üye Devletleri Rus fosil yakıtlarına olan bağımlılıklarını azaltmaya devam etmelidir. Enerji kaynaklarını ve tedarik yollarını çeşitlendirmeye devam etmek önemini korumaktadır. Özellikle öngörülemeyen bir jeopolitik ortamda tek bir tedarikçiye olan bağımlılığın azaltılması AB’nin enerji güvenliğini güçlendirir.
  • Fosil yakıtlardan uzaklaşmak AB için bir öncelik olmaya devam etmeli ve Rusya’nın fosil yakıt bağımlılığına ilişkin acil endişelerin ötesine geçmelidir. Bu taahhüt enerji güvenliğini artırır ve AB’nin iklim hedefleriyle uyum sağlayarak nihai olarak sera gazı emisyonlarını azaltır.
  • Hükümetler ve işletmeler rüzgar, güneş, hidroelektrik ve diğer temiz enerji kaynaklarını kapsayan yenilenebilir enerji altyapısı ve teknolojilerine yönelik yatırımları artırmalıdır.
  • AB elektrikli araçlara geçtikçe, artan elektrik talebini karşılamak için daha büyük bir enerji üretim kapasitesine ihtiyaç duyacaktır. Bu durum, elektrikli araç pazarının büyümesini desteklemek için yenilenebilir enerji kaynaklarına, şebeke altyapısına ve enerji depolamaya yönelik yatırımların devam etmesinin önemini vurgulamaktadır.
  • Sektörler ve haneler genelinde enerji verimliliğinin artırılması, enerji dönüşümü açısından önemini korumaktadır. Enerji tasarrufu önlemleri, genel enerji talebini azaltmaya ve karbon emisyonlarını düşürmeye yardımcı olabilir.
  • AB, Rusya’dan Avrupa’ya boru hattı ile gaz ve LNG ithalatını yasaklamalı, işletmelere güneş ve rüzgâr enerjisine yatırım yapmaları için teşvik sağlamalı ve AB’nin Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini finanse etmesini engellemelidir.

 

More in Enerji

You may also like

Comments

Comments are closed.