Dünyanın dört bir yanından 40 foto muhabir araştırma, eğlence ve yemek için kullanılan hayvanların yaşamlarını belgeleyen Antroposende Hayvanlar isimli bir koleksiyon çalışmasına imza attı.
Koleksiyonun düzenleyicilerinden Jo-Anne McArthur, “Günlük hayatımızda en çok kullandığımız hayvanlar gizli kalıyor. Fabrika çiftliklerinde, kürk çiftliklerinde ve onları araştırma ve testlerde kullanan laboratuvarlarda saklanıyorlar” ifadelerini kullandı.
Bu gizlemeyi çoğu zaman da üstü kapalı bir şekilde yaptığımızı belirten McArthur “Örneğin, buzağı yediğimizi söylemiyoruz. Dana eti yediğimizi söylüyoruz” örneğini verdi.
‘İnkarı imkansız hale getirdi’
The Guardian’ın aktardığına göre geçtiğimiz yıl sonunda yayınlanan koleksiyon kitabında McArthur ve yardımcı editörü Keith Wilson şu cümleleri kullandı:
Hayvan hakları aktivistleri olarak savaşımız, her yıl milyarlarca hayvanın yemek, giyecek, eğlence ve deney için işkence görmesini ve öldürülmesini normalleştiren güçlü şirketlere karşıdır. Savaşı ve diğer insani krizleri belgeleyen çatışma fotoğrafçıları gibi, bu kitapta yer alan cesur foto muhabirleri de takdirimizi hak ediyor. Çalışmaları sömürücü endüstrilerin kapalı kapılar ardında yaşanan ıstırabı ve acıyı kasıtlı olarak inkar etmesini imkansız hale getirdi.
Hayvan foto muhabirliği
Çiftlikteki ve esir alınan hayvanların fotoğrafları birçok yasal kısıtlamaya tabi ve çoğunlukla şirket sahibinin takdirine bağlı. Kitapta, hayvan foto muhabirliği için “hiç görmediğimiz bu hayvanların deneyimlerini yakalayan, ortaya koyan ve anan bir fotoğraf türü” ifadeleri yer alıyor.
Wilson, “Bu kesinlikle tehlikeli, başıboş mermilerden veya el yapımı patlayıcılardan değil, hayvan ölümüne herhangi bir insan çatışmasından çok daha büyük ölçekte tanık olmanın neden olduğu duygusal ve zihinsel etkiden kaynaklanıyor” ifadelerini kullandı.
Hayvan endüstrisinin halka hizmet ettiği için şeffaf olması gerektiğini belirten McArthur, “Ancak milyonlarca dolarlık lobi faaliyetleri ile istismarlarını gizli tutuyorlar…Yoğunlaştırılmış hayvan besleme operasyonları ve hayvanları kullanan diğer endüstriler etrafta kamera istemiyor” dedi.
McArthur, “Halk ve çevre sağlığı krizlerinden zoonotik virüslere kadar, hayvanlar ayrılmaz bir şekilde mevcut küresel endişenin birçok alanıyla bağlantılı. Varoluşumuz iç içe geçmiş durumda ve bu gezegeni paylaştığımız diğer duyarlı varlıklara nasıl davrandığımıza dair etik sorgulanmaya başlandı” çıkarımında bulundu.
Hayvanları her zaman kendimizden sakladığımızı söyleyen McArthur, “Sahip olabileceğimiz herhangi bir rahatsızlığı örtmek için duvarlar ve örtmeceler inşa ederiz. Sandıklarda ve kafeslerde tuttuğumuz hayvanlarla yüzleşirsek ve onların orada yaşamlarını ve neden orada olduklarını incelemek için biraz zaman harcarsak, jambon veya kaz ciğeri tadını çıkaramayabiliriz” dedi.