EkolojiManşetYerel

Giresun Eynesil’de ‘kafes balıkçılığı’na ÇED olumlu raporu verildi

0

Giresun‘un Eynesil ilçesi Yalı Mahallesi’nde, denizin içine kafes balıkçılığı projesi yapılmak isteniyor. Yöre halkı ve ekolojistler kafeslerin denizin tüm ekosistemini bozacağı ve sahilin yok olacağı gerekçesiyle projeye karşı çıkıyor.

Karadeniz’de neredeyse her dereye kurulan hidroelektrik santraller, vadi ve ormanlardaki madencilik çalışmaları ve kıyılarda dolgu alan uygulamalarının yanı sıra bölgenin ekolojik dengesine ve biyoçeşitliliğine zarar verecek  “kafes balıkçılığı” projeleri de yaygınlaşmaya başladı. Bölgede neredeyse her ilçede yapımına başlanan kafesler ile doğal balıkçılık büyük tehlike altına girerken, denizlerde kirlilik ve ekosistemin yok olması ile karşı karşıya bırakılıyor.

MA‘nın aktardığına göre, Eynesil’deki Aralık köyünde Mavi Ay Su Ürünleri ve Gıda Maddeleri Sanayii Nakliyat Ticaret Limited Şirketi’nin  “Denizde Ağ Kafeslerde Kültür Balığı Yetiştiriciliği” projesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca  7 Temmuz 2020’de ÇED Olumlu kararı verildi.

Proje kapsamında kurulmak istenen 12 ağ kafesinde yılda bin ton balık yetiştirilecek ve kafesler deniz içinde 60 dönümlük bir alana kurulmak isteniyor. Projenin yapılacağı bölgede, bölge halkının denize girdiği plaj ve koyların yanı sıra Aralık Köyü Balıkçı Barınağı da bulunuyor.

 

Halkın projeye karşı açtığı “yürütmeyi durdurma” davasının ilk duruşması ise, 5 Eylül saat 10.00’da Giresun Bölge İdare Mahkemesi’nde görülecek.

Dört tanesi kuruldu

Ekoloji aktivisti Berat Torçuk, ilk olarak Ege sahillerinde ortaya çıkan bu kafeslerin, orada turizm göz önünde bulundurularak kaldırıldığını, sonrasında Karadeniz sahillerine taşınmaya başladıklarını söyledi.

Alana kurulmak istenen 12 kafesin dördünün şimdiden kurulduğunu fakat içine balık koyulmadığını bildiren Torcuk, bu alanın üç-beş yıl içinde yaşanmaz bir hal alacağını kaydetti:

‘Halka pisliği kalacak’

“Bu kafesler kadınlarda düşük, çocuklarda hastalıklara ve bölgenin ekolojik yapısının değişmesine neden oluyor. Hatta burada balıkların yavrulama kuyuları var. Bunların hepsini yok edeceğini bildiğimiz için karşı çıkıyoruz. Burada bir kişi para kazanacak diye binlerce mağdur yaratılıyor. Aralık köyünün toplamda 8 binlik bir nüfusu bulunuyor ve tamamı mağdur olacak. Üretilen balıklar Japonya‘ya satılacak, bize de pislikleri kalacak. Günlük bir tonun üzerinde genetiği ile oynanmış yemler ve antibiyotikler atılacak. Bunun yaydığı bir koku var. Burada yerleşim alanları var. Zaten Çavuşlu‘daki çöp tesisi burayı yaşanmaz hale getirdi. Birde bunların kokusu olacak. Burada çocuklarımıza temiz bir gelecek bırakmak istiyoruz.”

Denizde balık kalmadı

İklim değişikliğine bağlı olarak  suların ısınması ile birlikte balık rekoltesinde düşüş yaşandığını kaydeden Torcuk, şunları söyledi:

“Bunu kapatmak için balık kafesine yöneldiler. Ama sular biraz daha ısındığı zaman onlarda işe yaramayacak. Çevreci bir yurttaş olarak doğadan ellerini çekmelerini istiyorum. Doğayı kendi hallerine bıraktıklarında, bu kafeslere ihtiyaç kalmayacak. Çocukluğumuz burada geçti. 1970’li yıllarda 1-2 kilo civarında palamut olduğunu biliyorum. Şimdi balıkların boyu 10 santimi geçmiyor. Göz göre göre doğa ve yaşam alanlarımızı yok ediyorlar. Karadenizli yurttaşların Ege sahillerine gidip tatil yapma şansı yok. Burada hem fındığını toplayıp hem de tatilini yapmak istiyor. Ama bunu bile bize çok görüyorlar”.

5 Eylül’de görülecek duruşmaya katılım çağrısı yapan Torcuk, “Çevreye duyarlı, çocuklarına iyi bir gelecek bırakmak isteyen herkesi orada görmek istiyoruz. Mahkeme heyetinin de adaletli davranmasını, sermayeden yana değil halktan yana davranmasını istiyoruz” diye konuştu.

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.