Dersim’de bombardıman sonucu yeniden başlayan yangın dört gündür devam ederken yetkililerin müdahale etmediği orman yangınını incelemek için bölgeye gelen HDP heyeti valiliğin emriyle engellendi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, Dersim Milletvekili Alican Önlü ile milletvekilleri Mahmut Toğrul, Erkan Baş, Meral Danış Beştaş, Erdal Aydemir, Murat Çepni, Mehmet Tiryaki, Dilşat Canbaz ve Kemal Bülbül’den oluşan heyet, orman yangınları için dün Dersim’e geldi. HDP milletvekillerinden oluşan heyet Dersim’de kurum ve kuruluşların temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirerek bilgi aldı.
Valilik isim vermeden huzuru bozmakla suçladı
Heyet daha yangın yerine gitmeden Tunceli Valisi Tuncay Sonel, valiliğin internet sitesinde yazılı bir açıklama yaptı. “Tunceli’nin huzurunu bozmak isteyenlere müsaade edilmeyecektir” başlıklı açıklamada, kentte onlarca hektarlık ormanlık alanın yanmasını ‘örtü altı yangın’ olarak belirtilmesi dikkat çekti. Sonel’in açıklaması şu şekilde:
“Tunceli, tarihinin en huzurlu günlerini yaşamakta olup istihdam başta olmak üzere şehrimize yapılan yatırımlarla Devletimiz ve vatandaşlarımız arasında sıcak bir diyalog ve iletişim ortamı sağlanmıştır. Bu durumdan rahatsız olan bazı art niyetli çevrelerce örtü altı yangınlar bahane edilerek esasen terörle mücadelemiz sekteye uğratılmak istenmekte gerçek olmayan paylaşım ve haberlerle vatandaşlarımızın çevre duyarlılığı istismar edilmektedir. Örtü altı yangınlarına yangın söndürme uçakları da dahil olmak üzere her türlü imkanlarımız seferber edilmiştir. Şehrimizin sahip olduğu bu huzurlu ortamı şu an kontrol altına aldığımız örtü altı yangınlarını bahane ederek bozmak, vatandaşlarımızın duyarlılıklarını istismar etmek ve terörle mücadelemizi sekteye uğratmak isteyen hiçbir kişiye, gruba ve oluşuma müsaade edilmeyecek ve gerekli her türlü kanuni işlem yapılacaktır.”
“Halkın değerlerini, kültürünü, ormanlarını savunmak üzere buradayız”
Öte yandan, Seyit Rıza Meydanı’nda açıklama yapan HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, Vali Sonel’in açıklamasına yanıt verdi. Kendi kendilerine vazife çıkarmadıklarını, halkın vekili olduklarını ve sorumluluklarını yaptıklarını söyleyen Bilgen, “Dolayısıyla daha biz çalışmaya başlamadan niyet okuması gibi bir tavır almak, pozisyon almak, valilerin ne yetkisindedir, ne de haddinedir. Eğer siyaset yapmak istiyorsa, bir rahatsızlığı varsa bizim siyaset tarzımızda tabi tercihini siyasetten yana yapabilir. Biz anayasa da bize verilmiş olan görev olarak halkı savunma, halkın değerlerini, kültürünü, ormanlarını savunmak üzere buradayız. Bu şehirde yangın olduğunu valilik daha sitesine koyamıyor. Bize ders vermeden önce, bize mesaj vermeden önce, bizim şehrin huzurunu kaçırmak üzere burada bulunduğumuza dair ahkam kesmeden önce sitesinde Türkiye tarihinin en büyük yangınlarından birisinin olduğunu kabul etsin. İtiraf etsin ondan sonra bize cevap yetiştirmeye çalışsın. Biz daha ziyaretimize yeni başlamışız. Bunu huzur kaçırma diye tarif etmek fiilen bir çalışmayı engelleme suçudur. Bunu kendisine hatırlatmak istiyoruz” dedi.
Oturma eylemi yapıldı
Yapılan açıklamadan sonra yangın yerine gitmek isteyen HDP heyetine polisler tarafından Valilik açıklaması gerekçe gösterilerek izin verilmeyeceği söylendi. Buna rağmen yola çıkan heyet Dersim-Elazığ yolunda oturma eylemi düzenledi.
“Yazılı bir talimat somut bir karar olmamasına rağmen en uzak bölge olan Çemişgezekten girişimize dahi izin verilmedi” diyen HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, “Biz buraya kendi yorumumuzu paylaşmak için değil, olanı bütün dünyaya, Türkiye kamuoyuna duyurmak için geldik. Ama gördüğümüz manzara en az yangın kadar bu şehrin yönetim anlayışının da hakkı, hukuku, Evren anayasasını bile önemsemeyen her şey iki dudağı arasında canı ne istiyorsa onu yapan bir tablo ile karşı karşıya kaldık. Heyetimiz dışındaki bütün araçların geçişine izin verildi. Hozat Kaymakamı yazılı bir karar olmadığını kabul etti. Orada bulunan askerlerde bunu açıkça beyan etti. Hozat Kaymakamı görüşmeler yapıp döneceğini söylemesine rağmen dönüş yapmadı. Bu şehirde her şeyin keyfi olduğunu kendileri de kabul etti” dedi.
Bilgen, “Türkiye tarihinin en büyük yangınlarını orman müdürlüğü bile paylaşmıyor. Bu suç bastırmaktır. Neyi saklıyorsunuz? Bizim girişimiz engellendiğinde bu şehirde yaşayanlar sizin söylediklerinize mi inanacaklar? Bize bu yapılıyorsa halka ne yapılıyoru anlatmaya çalışacağız” diye konuştu.
Pertek’te heyete ikinci kez engelleme
Oturma eyleminin ardından heyet yoldaki araçlara dönük engellemeye ilişkin açıklama yaptı. Yer yer vekiller ve güvenlik güçleri arasında gerginlik yaşandı. Yolun trafiğe açılmasından sonra heyet Pertek üzerinden yangın bölgesine gitmeye çalıştı fakat burada da engelle karşılaştı.
Heyet Hozat, Pertek, Çemişgezek kavşağında Hıdırdamı köyünde durduruldu. Hozat Kaymakamlığı tarafından heyetin girişi engellenirken yapılan görüşmelerden sonuç alınamadı. Heyetin yangın bölgesine girişine izin verilmedi.
Tunceli Barosu’ndan orman yangınlarına müdahale çağrısı
Tunceli Barosu Başkanı Barış Yıldırım Orman Genel Müdürlüğüne Dersim Merkez İlçesi Dikenli köyü, Eğriyamaç köyü, Karşılar köyü ile Ovacık İlçesi Garipuşağı köyü kırsalında devam etmekte olan yangınlara müdahale edilmesi çağrısı yaptı
Çağrısında Anayasa’nın “Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir.
Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz” maddesini hatırlatan Yıldırım, yangınların söndürülmesi için ivedi olarak gerekli iş ve işlemlerin icrasını bu kapsamda yangına havadan müdahale edilmesini talep etti.
Ne olmuştu?
Dersim’in Hozat ilçesinde üç hafta önce başlayan yangın günlerce kent merkezi kırsalında sürmüştü. Yangınlara “güvenlik bölgelerinde” olduğu gerekçesiyle müdahale edilmesine izin verilmemişti. Bölgeye yangını söndürmek için giden gönüllü ekipler yol güzergâhlarındaki karakollar tarafından engellenmişti. Ancak orman yangınları buna rağmen gönüllülerin yoğun çabası sonucu kontrol altına alınmıştı. Fakat yangınlar, yine bombardıman sonucunda 26 Ağustos’ta yeniden alevlenmişti.
(Evrensel, Karınca)