Diyelim ki; bilmem kaç milyon kilometre öteden, örneğin Mars’tan bir canlı dünyamıza gelse, herhalde Dünya denen bu gezegende ne kadar farklı çeşitlerde canlının varlığını sürdürdüğünü düşünüp bu çeşitliliğe hayran kalırdı. Gerçekten de dünyamızdaki canlı hayat, insan türünün yıkıcı faaliyetlerine rağmen, muazzam bir çeşitlilik sergiliyor.
Peki, acaba Marslı konuğumuz dünyadaki çeşit çeşit canlının bu kadar farklı olmakla birlikte, aynı zamanda kökdaş olduklarını, aynı kökten geldiklerini de fark eder miydi? Eğer, Elin Kelsey’nin yazdığı, Soyeon Kim’in resimlediği Sen Yıldız Tozusun kitabını okumuş olsaydı, bunu şıp diye fark ederdi!
Sen Yıldız Tozusun, dünyadaki canlı hayatın oluşumu konusunda çocuklar için temel fen bilgisi anlamında muazzam bir çocuk kitabı. Kitabın başlığının seçimi, başlı başına dünyadaki canlı yaşamın oluşumuna dair astronomi biliminin gerçeklerini tek bir cümlede eritip çocuk okura sunuyor. Dünyadaki yaşamı, kendi nükleer yakıtını tüketen ya da aşırı madde biriktiren bir yıldızın ömrünü tamamlayarak patlaması olayına, yani bir süpernova’ya borçluyuz.
Ömrünün sonuna gelen bir yıldızın patlaması sonucunda dünyadaki yaşamı var eden elementler de uzay boşluğuna saçıldı ve böylece canlı yaşamın ilk adımı da atılmış oldu.[1],[2] Özetle, Elin Kelsey’nin kitapta da dediği gibi, “hepimiz birer yıldız tozuyuz”. Bu kısacık cümle aslında öylesine büyük ki, yalnızca astronomi bilimine ve dünyadaki canlıların evrimine dair temel gerçekleri çocuk okura çocuğa göreliği gözeten bir dille, en sade şekilde ifade etmekle kalmıyor, aynı zamanda olanca farklılıklarımızla beraber ne kadar da aynı olduğumuzun altını olağanüstü yaratıcılıktaki çizimleriyle ve şiirsel diliyle tekrar tekrar çiziyor.
Hepimiz birer yıldız tozuyuz, hepimiz birbirimize sonsuz bağlantılarla bağlıyız. Bir yavru kuşun şakımayı öğrenmesi gibi insan yavrusu da konuşmayı öğreniyor. Sonbaharda ağaçların yapraklarını dökmesi gibi, biz insanlar da en çok saçı sonbaharda döküp, en gür saçı kışın çıkarıyoruz. Büyümek için uyumaya ihtiyacımız var, tıpkı uyumak için saydığımız koyunların da uykuya ihtiyacının olması gibi…
Kelsey, bu ve daha nice örnekle canlılar olarak hepimizin doğanın birer parçası olduğunu tekrar hatırlatıyor bize. Hepimiz doğayız. Ama doğanın içinde olduğumuzu büyüdükçe unutup doğa diye manzaralar arar oluyoruz. O yüzden Kelsey, en çok çocuklardan umutlu. Çünkü hepimizin içinde birer küçük Dünya nefes alırken, içimizdeki gezegene hala en çok çocukken dokunabiliyoruz. Bu gezegene dokunmayı unutmamayı ve yazımızın başındaki Marslı dostumuz gibi, doğadaki bu çeşitliğe hayran olmayı hatırlatıyor Sen Yıldız Tozusun…
Yalnız, Marslı dostumuzdan tek bir farkla… Kitabı okudukça, doğadaki sadece bu farklılıklara değil, aynı olmaya da, aynı kökten gelip aynı evi paylaşmaya da hayran kalıyorsunuz. Aynı yıldızdan geldiğimiz tüm dostlarımızı tekrar selamlamak için, Sen Yıldız Tozusun kitaplığınızın bir köşesinde bulunsun.
*
KÜNYE
Yazan: Elin Kelsey
Resimleyen: Soyeon Kim
Çeviren: Fatoş Atay
Yayınevi: 1001 Çiçek Kitaplar
Yayın yılı: 2016
[1] Çağrı Mert Bakırcı, “Süpernova Nedir? Uzaydaki En Şiddetli Patlamalara Yönelik Temel Bilgiler”
[2] Zafer Emecan, “Bir Süpernova Patlaması Nasıl Oluşur?”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…